Esaretlerini gümüşe işliyorlar

- İzmir 2 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundaki mahkumlar, gümüş atölyesinde çalışarak hem para kazanıyor hem de tahliye sonrası yeniden başlayacakları hayata meslek öğrenerek hazırlanıyor - Kurum Müdürü Başer: - "Amacımız, buradaki hükümlüleri topluma kazandırmak ve ailelerin yükünü azaltmaktır. Yapabilirsek ne mutlu bize" - Hükümlü M.B: - "Farkında olmadan meslek sahibi olduk. Piyasada herhangi bir kuyumculuk atölyesine girdiğimizde hiç acemilik çekmeden her işi yapabilecek durumdayız"

Google Haberlere Abone ol
Esaretlerini gümüşe işliyorlar

İZMİR (AA) - ÖMER SÜT - İzmir 2 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumundaki mahkumlar, gümüş atölyesinde meslek sahibi olurken ihtiyaçlarını karşılayacak geliri de elde etme fırsatı buluyor.

Adalet Bakanlığı İşyurtları Kurumu Daire Başkanlığınca açılan gümüş atölyesinde ayda yaklaşık 2 kilogram gümüş işlenerek takıya dönüştürülüyor.

Hem meslek sahibi olan hem de cezaevindeyken para kazanma imkanı yakalayan hükümlülerin yaptığı takılar, mağazalar ve fuarlarda satışa sunuluyor.

İzmir 2 Nolu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Bülent Başer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, atölyenin Aliağa Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğü işbirliğiyle faaliyet gösterdiğini belirterek amaçlarının hükümlü ve tutukluları meslek sahibi yapmak olduğunu söyledi.

Atölyede her dönem 13 mahkumun çalışma yaptığını belirten Başer, şimdiye kadar 50'nin üzerinde mahkumun diploma alarak mezun olduğunu aktardı. Bu mahkumlardan bir bölümünün tahliyelerinin ardından kuyumculuk sektöründe çalışmaya başladığını anlatan Başer, "Amacımız hükümlüleri topluma kazandırmak ve ailelerin yükünü azaltmaktır. Yapabilirsek ne mutlu bize." dedi.

Ürünleri İzmir Adalet Sarayında bulunan İşyurtları satış mağazasında sergilediklerini ve satışa sunduklarını anlatan Başer, gümüş takıların özellikle kaliteli ve uygun fiyatlı olması nedeniyle tercih edildiğini dile getirdi.

Atölyede hükümlü ve tutuklulara mesleği öğreten usta öğretici Nilgün Yılmaz ise boncuk halinde aldıkları has gümüşü son aşamaya kadar getirebildiklerini ifade ederek dökümden hazır bileziğe veya telkariye uzanan bir üretim sürecini karşılayabilen çok tesisin bulunmadığına dikkati çekti.

Yılmaz, "Aldığımız boncuk gümüşü istediğimiz tel formuna getirip ustaların ellerinde o anki ihtiyacımıza göre telkari, hasır bilezik veya kazaziye takılara dönüştürebiliyoruz. Bu kapsamda Türkiye'de döküm ve el sanatları anlamında bunu yapabilen çok yer yok." dedi.

- "Mahkum psikolojisi yaşamıyoruz"

Tahliyesine 6 ay kalan 33 yaşındaki hükümlü M.B, atölyede mahkum psikolojisi yaşamadıklarını, daha çok usta-çırak ilişkisi içinde çalıştıkları için zamanın hızlı ve verimli geçtiğini vurguladı.

Atölyeye ilk geldiklerinde amacının sadece zaman geçirmek olduğunu söyleyen M.B, "Fakat farkında olmadan meslek sahibi olduk. Piyasada herhangi bir kuyumculuk atölyesine girdiğimizde hiç acemilik çekmeden her işi yapabilecek durumdayız. Bir nevi buranın tozunu da yuttuk." diye konuştu.

24 yaşındaki hükümlü M.C. ise gümüş atölyesinde öğrendikleri sayesinde ilk defa bir mesleğinin olduğunu belirterek şöyle konuştu:

"Burada özellikle şefimiz ve hocamız herkese sevdiği işi yaptırıyor. Bu açıdan daha rahat oluyor. Öğretmek için gayret ediyorlar. Bizi bizden daha çok düşündükleri oluyor. Hocalarımız arasında ekstra gayret gösterenler oluyor. Bu da bizi ayrı sevindiriyor. Bu tür gayretli idarecilerimizin daha çok olmasını arzu ediyoruz."

M.C. tahliye olduktan sonra burada öğrendiği mesleği yapmayı planladığını kaydetti.

Yorumlar