El-Halil Türk ziyaretçilerini bekliyor
- İsrail işgalinin en fazla hissedildiği şehirlerden El-Halil'de yaşayan Filistinliler, Türklerden, Müslümanlar için kutsal sayılan ve Hazreti İbrahim'in kabrine ev sahipliği yapan Harem-i İbrahim Camisini ziyaret ederek kendilerini yalnız bırakmamalarını istiyor - Harem-i İbrahim’in kadın murabıtlarından Ebu Subeyhe: - “Türklerin Harem-i İbrahim’e ziyaretlerini arttırarak sürdürmelerini istiyorum. Çünkü Yahudiler bu kutsal bölgeye yönelik acımasız saldırılarını aralıksız sürdürüyor. Harem-i İbrahim’i tamamen kendi kontrollerine almak istiyorlar. Türklerin buraya yapacağı ziyaret, Filistin halkının bu zorbalığa karşı direnç ve dayanma gücünü arttıracaktır” - El-Halil'de yaşayan Filistinli El Caberi: - “Emperyalistler bizleri Filistinliler, Ürdünlüler, Iraklılar, Suriyeliler, Türkiyeliler diye çeşit çeşit unsurlara ayırmış durumda. Türk kardeşlerimize de buradan çağrı yapıyorum, Harem-i İbrahim’i ve bizleri yalnız bırakmayın" - Harem-i İbrahim Camii Vakfı Müdürü ve caminin imamı Ebu Suneyne: - “Daha fazla sayıda Türkü burada görmek ümidiyle Türkiye devletine, buraya yapmış olduğu bağış ve hizmetlerden dolayı teşekkür ederim"
EL-HALİL (AA) - ESHAT FIRAT/TURGUT ALP BOYRAZ - İsrail işgalinin en fazla hissedildiği şehirlerden El-Halil'de bulunan Harem-i İbrahim Camii ve şehir halkı Türkiyeli ziyaretçilerini bekliyor.
Etrafı İsrail'in ördüğü ayrım duvarı ile çevrili Batı Şeria'nın güneyinde yer alan El-Halil'deki Harem-i İbrahim Camii, şehre ismini veren Hazreti İbrahim'in (Halilürrahman) kabrine de ev sahipliği yapıyor. Silahlı Yahudi bir fanatiğin 1994'te camiyi basarak secdedeki cemaati tarayıp 29 Filistinliyi öldürmesinin ardından ise Harem-i İbrahim Camisinin yarısı Sinagog'a dönüştürülerek Yahudilere tahsis edilmiş.
O tarihten buyana ibadet etmek isteyen Müslümanlar, camiye ulaşmak için İsrail askerlerinin nöbet tuttuğu demir turnikelerin arkasındaki arama cihazlarından geçmek zorunda. Görüntü alabilmek ve camaatle konuşabilmek için camiye girmek isteyen Anadolu Ajansı (AA) ekibi de İsrail askerleri tarafından yaklaşık yarım saatlik bir sorgulama sürecinin ardından ancak içeri girebildi.
İşgal altındaki topraklarda yaşayan Filistinlilerin İsrail askerlerine yönelik düzenlediği bıçaklı eylemlerle tansiyonun iyice yükseldiği şehri ve camiyi ziyaret eden Müslüman turist sayısı çok azalmış durumda. El-Halil'in binlerce yıllık tarihi şehrindeki dükkanların tamamına yakını işsizlikten kapanmış. Şehirdeki Şehitler caddesi ise ikinci intifadadan sonra Filistinlilerden arındırılarak illegal Yahudi yerleşimcilere tahsis edilmiş durumda.
El-Halil'de konuştuğumuz kişilerin dert yandıkları ilk şey, İsrail'in camilerine ve kendilerine yönelik ihlallerinin artması ile birlikte şehri ziyaret eden Türklerin sayısının azalması.
- "Türklerin ziyareti direnme gücümüzü arttıracaktır"
Harem-i İbrahim'in murabıtlarından olan ve camideki ilim halkasında ders veren kadın hoca Menal Abdulcebbar Abdülkerim Ebu Subeyhe, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Ben hem kendi adıma hem de buradaki kardeşlerim adına, Türklerin Harem-i İbrahim’e ziyaretlerini arttırarak sürdürmelerini istiyorum." dedi.
Ebu Subeyhe, "Çünkü Yahudiler bu kutsal bölgeye yönelik acımasız saldırılarını aralıksız sürdürüyor. Harem-i İbrahim’i tamamen kendi kontrollerine almak istiyorlar. Türklerin buraya yapacağı ziyaret, Filistin halkının bu zorbalığa karşı direnç ve dayanma gücünü arttıracaktır." ifadelerini kullandı.
İsrail’in kendilerine yönelik baskılarını arttırdığını dile getiren El-Halil sakini Abdulşehid Halilurrahman (79) da, "Türkler geliyorlar ama çok azaldılar. Buralara hep Yahudi yerleşimciler yerleşti, belki de ondandır." diyerek, "Burası Halilurrahman İbrahim'in memleketidir, kutsal şehirdir, Türklerin başımız gözümüz üstünde yerleri var." ifadelerini kullandı.
Halilurrahman, Türklere Harem-i İbrahim’i yalnız bırakmamaları çağrısında bulunarak, "Türkler mütedeyyin insanlardır, kadınlarının başörtüsü, bizim kadınlarımızdan farksızdır. Gelsinler buralara, zaten yabancı değiller ki. Ancak maalesef son dönemde sayıları azaldı. Gelmiyorlar demiyorum, ama daha çok gelsinler, El-Halil'i kimsesiz bırakmasınlar." şeklinde konuştu.
- "El-Halil'i kimsesiz bırakmayın"
El-Halil’deki Harem-i İbrahim’in çevresinde yer alan eski şehir
esnafından Hasan İsa Recebi ise, "El-Halil, İslam toprağıdır, ancak
bugün Yahudilerin elinde. Buranın Türklere, Müslümanlara ihtiyacı
var. Hem maddi olarak hem de manevi olarak. İşgalciler buraları
kendi keyiflerine göre parçaladılar. İslam topraklarını kuvvet
zoruyla kontrollerine geçirdiler." diye konuştu.
Türkleri ve diğer Müslüman ülkelerden ziyaretçileri Harem-i
İbrahim'de çokça görmek istediğini belirten turist rehberi Lina
Hammuri de, "Türkleri ve diğer Müslüman ülkelerden insanları
buralarda görmeyi çok istiyorum. Bu durum Filistinliler için büyük
bir anlam ifade ediyor. Öncelikle dini açıdan, ziyaretleri buradaki
sessiz mücadeleye destek vermek olacaktır." dedi.
Harem-i İbrahim’in işgal altında olduğunu vurgulayan Hammuri,
"Biz Filistinliler için İslam dünyasının diğer bölgelerinden buraya
Müslümanların gelmesi çok önemli. Yapılan ziyaretler aynı zamanda
buradaki mücadeleye destek anlamına gelir." şeklinde
konuştu.
Hammuri, Harem-i İbrahim çevresindeki eski şehir esnafının
işlerinin düştüğünü ve çok zor durumda olduklarını belirterek,
"Harem-i İbrahim çevresinde yer alan kadim beldenin esnafından
alışveriş yaparak, dükkanlarının kapanmasına direnen esnafa destek
vermiş olurlar. Küçük, basit hediyelikler alarak bile buradaki
direnişe destek verebileceklerdir." ifadelerini dile
getirdi.
İsrail işgalinin insanları canından bezdirdiğinden yakınan
El-Halil esnaflarından Semih El Caberi ise, "Buralarda Türklerin
sayısı giderek azalmaya başladı. İsrail’in dayatmış olduğu yasaklar
buradaki insanları canından bezdirdi. Gençlere yapmış olduklarından
dolayı insanlar artık buralara gelemiyor." dedi.
El Caberi, "Harem-i İbrahim sadece Filistinlilerin değil.
'Lailaheillallah' diyen herkesindir. Filistin toprakları
'Lailaheillallah' diyen herkesindir." ifadelerini kullandı.
Türkiyeli ziyaretçilere kendilerini yalnız bırakmamaları çağrısı yapan El Caberi, "Emperyalistler bizleri Filistinliler, Ürdünlüler, Iraklılar, Suriyeliler, Türkiyeliler diye çeşit çeşit unsurlara ayırmış durumda. Bizimle oyun oynuyor. Türk kardeşlerimize de buradan çağrı yapıyorum, Harem-i İbrahim’i, bizleri yalnız bırakmayın." şeklinde konuştu.
- Caminin imamından Türkiye'ye teşekkür
Müslümanlarca kutsal sayılan Harem-i İbrahim Camisinin idaresinden sorumlu Harem-i İbrahim Camii Vakfı Müdürü ve caminin imamı Şeyh Hafız Ebu Suneyne, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Burası Mescid-i Aksa’dan sonra Müslümanlar açısından en kutsal sayılan Filistin'deki ikinci bir mekandır. Sadece El-Halillilerin ya da Filistinlilerin değil yeryüzündeki bütün Müslümanlara aittir." dedi.
Haremi-i İbrahim’i ziyaret eden Türkiyeli ziyaretçilerin sayısında düşüş olduğunu söyleyen Şeyh Ebu Suneyne, "Son dönemde Filistin'de yaşanan gerginlik ve çatışmalardan sonra Türk ziyaretçilerin sayısında düşüş oldu. Sizin de gördüğünüz gibi işgal güçleri Müslümanların buraya girişlerinde zorluk çıkarıyorlar, engellemek istiyorlar." ifadelerini kullandı.
Ebu Suneyne, İsrail'in, Yahudilerin dini ritüelleri gerekçesiyle uzun yıllardan bu yana akşam ezanının okunmasını yasakladığını vurgulayarak, "Geçen ay boyunca Yahudilerin bayramları dolayısıyla Akşam namazı ezanının yanı sıra, 78 namaz vaktinin ezanının okunması da yasaklandı.Daha fazla sayıda Türkü burada görmek ümidiyle Türkiye devletine, buraya yapmış olduğu bağış ve hizmetlerden dolayı teşekkür ederim." diye konuştu.
El-Halil’deki Harem-i İbrahim Camisinin altında bulunan mağarada Hazreti İbrahim ve eşinin kabirlerinin yanı sıra Hazreti İshak, Hazreti Yakup, Hazreti Yusuf ve eşlerinin kabirleri bulunuyor.
İsrail'in 1967 yılından beri işgal altında tuttuğu Batı Şeria'da
bulunan cami, 25 Şubat 1994 Cuma günü sabah namazını kılan
Müslümanlar üzerine ateş açan Yahudi bir fanatiğin eyleminden sonra
kapatılmış ve açıldığında yarısından fazlası Yahudilere tahsis
edilmiş şekilde bölünmüştü. Hazreti İshak ve eşinin bulunduğu
kabirler Müslümanlara ayrılan kısımda kalmış, diğerleri ise
Yahudilere ayrılan ve sinagoga çevrilen bölümlerde
bırakılmıştı.
Yılda onar gün caminin bölünmüş kısımları karşılıklı olarak Müslüman ve Yahudi ziyaretçilere açılıyor. 25 Şubat 1994 El-Halil Camii katliamı olarak tarihe geçen olayda 29 Filistinli öldürülmüş ve 150’den fazla kişi ise yaralanmıştı. El-Halil şehrinde, özellikle El-Halil Camii çevresinde Yahudi askerleri ile Filistinliler sık sık çatışmalar yaşanıyor.
Yorumlar