Dünya Kız Çocukları Günü Konferansı

- Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Şahin: - "Erkek zihinsel bakışta hala ciddi sorunlarımız var. Bu zihinsel değişim için çok ciddi mücadele etmek gerekiyor. Vazgeçmek, 'olmuyor' demek yok. Öyle bir lüksümüz bulunmuyor" - "Avrupa'da bir kız çocuğu okumadığında bütün dünya nasıl ayağa kalkıyorsa, Ortadoğu'da da bir kız eğitimsiz kaldığında herkesin ayağa kalktığı bir dünya istiyorum"

Google Haberlere Abone ol
Dünya Kız Çocukları Günü Konferansı

İSTANBUL (AA) - Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, kız çocuklarının okula gönderilmemesi, "çocuk gelinler" ile kadına yönelik şiddet sorunlarının çözümüne ilişkin öneli mesafeler alındığını belirterek, "Ancak erkek zihinsel bakışta hala ciddi sorunlarımız var. Bu zihinsel değişim için çok ciddi mücadele etmek gerekiyor." dedi.

Şahin, Dünya Kız Çocukları Günü Konferansı kapsamındaki "2023'e Bakış; Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ve Kız Çocuklarının Güçlenmesi" konulu panelde, çocuk gelinlerin bütün toplumsal sorunlar gibi bir sonuç olduğunu söyledi.

Sorunun kontrol altına alınması için başa dönülmesi ve koruyucu tedbirlerle, olumsuz sonuçlarla karşılaşılmaması için neler yapılması gerektiği konusunda kafa yorulmasının şart olduğunu ifade eden Şahin, şöyle konuştu:

"Sorunu çözmek için önce anlamamız ve görevlerimizi çok iyi yapmamız lazım. Dolayısıyla böyle baktığımızda dünyada insan hakları, kadın hakları, engelli hakları ve çocuk hakları insanlık tarihi kadar eski bir mücadeledir. Gelinen nokta nedir diye baktığımızda aslında sorunun farkındalar. O yüzden son 100 yılda iki dünya savaşı yapıldı ve bu dünya savaşları yeniden yaşanmasın diye koca koca kurumlar ve AB gibi birlikler oluştu. BM çatısı altında bugün mücadele eden çok büyük bir altyapı oluştu."

Şahin, şiddetin, kanın ve göz yaşının durması noktasında yapılması gereken çok şey olduğuna dile getirdi.

Cumhuriyet kurulurken hayali kurulan kadın-erkek eşitliğinin çok partili dönemde de hayata geçirilmediğini, her 10 yılda bir gerçekleşen darbelerin, en çok sivil topluma, insan hakları, demokrasi ve kadın haklarına zarar verdiğini aktaran Şahin, şöyle devam etti:

"Dolayısıyla biz, 15 Temmuz'da partin, dünya görüşün, yaşamın ne olursa olsun, demokrasi özümseyen çok sağlam bir duruş sergiledik. Bu aslında çocuk gelinler için de çok önemli bir duruştur. Çünkü demokrasinin ilerlemesi lazım. Sağlam bir şekilde kalkınmanın devam etmesi gerekiyor. Son dönemlerde yaşananlara ben şahidim. Çok net olarak Cumhurbaşkanımızın, 'Kadına karşı ayrımcılık, ırkçılıktan beterdir. Kadınsız demokrasi, kalkınma olmaz' duruşu çok önemlidir."

- "Hepimizin bir hikayesi var"

Şahin, bir kadın olarak milletvekili seçildiğini, daha sonra bakanlık koltuğuna oturduğunu şimdi de bölgede önemli bir ilin kadın belediye başkanı olduğunu anımsattı.

Herkesin bir hayat hikayesi olduğunu, bu hayat hikayesinde "Bireysel başarıyı, toplumsal başarıya nasıl dönüştüreceğiz" denilen noktada önce kadının güçlenmesi gerektiğini dile getiren Şahin, şunları anlattı:

"Burada da eğitim çok önemlidir. Kız çocukları için yurt yapılması, Haydi Kızlar Okula Kampanyasıyla eğitimin önündeki yoksulluk kaldırılıyorsa, anneye destek vermek gerekiyor. Bu kadına öz güven getiriyor. Artık kız çocuklarının okula gönderilmesi konusunda erkeklerde de ciddi manada zihinsel bir değişim başladı. Sonuçlandırmada niye yarım kalınıyor? Bu sorunun cevabı geleneksel aile yapısından kaynaklanıyor şeklindedir. 1980'li yıllarda kız çocuklarını başka bir şehirdeki üniversiteye göndermekte zorluk yaşanıyordu. Bunu bilen ve yaşayan birisi olarak söylüyorum. Herkes benim gibi şanslı olmadı. Ama şimdi her şehirde bir üniversite var. Kızların üniversiteye gitme oranlarında çok ciddi bir iyileşme var."

Şahin, eğitim konusunda sürdürülebilirliği sağlamanın ve sonuçlandırmanın şart olduğunun altını çizdi. Bir kız çocuğunun, kendisinin zorla evlendirilmesine karşı çıkabilmesi için eğitimli ve sağlıklı olması gerektiğini vurgulayan Şahin, bütün çocukların Sosyal Güvenlik Kurumu içine dahil ederek korunması gerektiğini söyledi.

Şiddetle mücadele edildiğinde mutlaka "çocuk gelin" sorunuyla da karşılaşıldığını dile getiren Şahin, şöyle devam etti:

"Çocuk gelin beraberinde şiddeti artıran bir nokta. O yüzden şiddetle mücadelede de özellikle hukuk noktasında, ciddi yasal düzenlemeler yaptık. Ama erkek zihinsel bakışta hala ciddi sorunlarımız var. Bu zihinsel değişim için çok ciddi mücadele etmek gerekiyor. Vazgeçmek, 'olmuyor' demek yok. Öyle bir lüksümüz bulunmuyor. Su vura vura nasıl mermeri aşındırıyorsa, bu meselenin de mücadele edile edile halledilmesi gerekiyor. Bunun aynen ekmek, su ve özgürlük gibi özümsenmesi lazım. Bu mücadeleyi de tek bir kurumun, hükümetin vermesi mümkün değil. 79 milyon seferberliğiyle mücadele edilmesi gerekir."

- "Sağlam bir duruş çok önemli"

Şahin, 2,5 yıldan bu yana yerel yöneticilik yaptığını, Gaziantep'te şiddetle ve çocuk gelinlerle mücadele ederken, 350 bin sığınmacı ve 107 bin çocuğunun sorunuyla karşı karşıya kaldığını ifade etti.

Çocuk gelinlerin şehrin en büyük sorunlarından bir tanesi olduğunu belirten Şahin, "Sorunun çözümü konusunda bir sivil irade var. 19 STK kapı kapı dolaştı. İmamı, öğretmeni, muhtarı, herkes kız çocuklarının okula gönderilmesi için çaba gösterdi. Burada sağlam bir duruş çok önemlidir. Bir sayı, bir hayat demektir." ifadelerini kullandı.

Şahin, Suriyeli çocukların eğitim sorununu aşmak için okulları Suriyeli çocuklara açtıklarını, Suriyeli öğretmenleri sisteme dahil ettiklerini aktardı. Gaziantep'te hala 30 bin çocuğun eğitim hayatının dışında olduğunu aktaran Şahin, şunları kaydetti:

"Bu bir tek bizim üstesinde geleceğimiz bir husus değil. Herkesin birlikte mücadele etmesi gerekiyor. Sosyal politikalarla insanı, kız çocukları merkeze almak gerekiyor. Şu anda BM ile ortak çalışmalar yürütüyoruz. Hayat bir mücadeledir ve burada duracağınız yer çok önemlidir. Avrupa'da bir kız çocuğu okumadığında bütün dünya nasıl ayağa kalkıyorsa, Ortadoğu'da da bir kız eğitimsiz kaldığında herkesin ayağa kalktığı bir dünya istiyorum."

Panelde, Prof. Dr. Gülsün Sağlamer, Candan Fetvacı, Monica Singh, Mayyada Abu Jaber ve Ingibjoberg Solrun Gisladottır da birer sunum yaptı.

Yorumlar