Diyanetten "İslam ve Kadın" çalıştayı

- Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: "Kadını metalaştıran, kapitalizmin ekran yüzü olarak kullanan ve onun insan olarak bilgi, bilim ve toplumsal hayata katkısını önemsizleştiren bir yaklaşımın kadını yok saydığı ve değersizleştirdiği açıktır" - "Yazılı-görsel medyada zaman zaman müşahede edilen ve olumsuzlukları sıradanlaştıran özensiz yayınların kadına bakış ve şiddet konusundaki tahribatta önemli bir etkisinin olduğu da muhakkaktır" - "Şu anda 23 ilimizde kadın müftü yardımcımız var. 61 müftü yardımcısı daha alacağız. Bütün illerimizde bir kadın müftü yardımcımız olacak inşallah" - "Din eğitimi alamamış, bir şekilde ihmal etmiş ya da imkan bulamamış, orta yaşlara gelmiş, hatta ileri yaşlara gelmiş kadınlarımızdan şu ana kadar bir milyona yakın öğrencimiz var Kur'an kurslarımızda. Bunu biz çok değerli buluyoruz"

Google Haberlere Abone ol
Diyanetten "İslam ve Kadın" çalıştayı

ANKARA (AA) - Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, "Kadını metalaştıran, kapitalizmin ekran yüzü olarak kullanan ve onun insan olarak bilgi, bilim ve toplumsal hayata katkısını önemsizleştiren bir yaklaşımın kadını yok saydığı ve değersizleştirdiği açıktır." dedi.

Erbaş, "İslam ve Kadın: Güncel Dini Meselelere Çözüm Odaklı Yaklaşımlar" çalıştayının açılışında yaptığı konuşmada, kadınların insanlara yönelik söyleyeceği birçok sözünün olduğunu belirtti.

Kadın akademisyen ve öğrencilerin sayısındaki artışa işaret eden Ali Erbaş, İslam'a göre kadın ve erkeğin yaratılıştan aynı değerlere sahip olduğunu söyledi.

Erbaş, kadın ve erkek için Allah katında daha değerli olmanın tek ölçüsünün takva olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Aynı şekilde, insanın yaratılış gayesi, sorumluluğu, akıllı ve onurlu bir varlık oluşu, diğer yaratılanlardan farkı ve değerini ifade eden 'halife' sıfatı kadın ve erkek için ortaktır. Dolayısıyla Allah'ın rızasına uygun biçimde dünya hayatını şekillendirme, yeryüzünde iyiliğin ve adaletin hakim olması için çalışma vazifesi hem kadının hem de erkeğin ortak mükellefiyetidir. Kadın ve erkek doğuştan getirdikleri temel haklar olarak aynı şekilde can, din, akıl, nesil, mal dokunulmazlığına sahiptir. Burada da hiçbir fark yok."

- "Peygamber'in hayatından referans bulması mümkün değil"

Ali Erbaş, bütün peygamberlerin ve onların yolunu takip edenlerin kadını erkek üzerinden tanımlayan, ikinci sınıf sayan, değersizleştiren, olumsuz yorumlara konu eden, haklarını, onurunu ve iffetini ihlal eden bütün yaklaşımlarla mücadele ettiğine dikkati çekti.

Kadının onurunu ve toplumsal konumunu hedef alan, onu cinsiyeti üzerinden ayrımcılığa tabii tutan her türlü düşüncenin İslam'a aykırı olduğunu vurgulayan Erbaş, kadına yönelik ötekileştirici eylem ve söylemlerin adalet ve merhamet Peygamberi'nin hayatından referans bulmasının da asla mümkün olmadığını kaydetti.

- "Manevi sorumluluğu öteleyen yaklaşımın etkisi var"

Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, günümüzde küresel bir sorun haline gelen kadına karşı önyargılı, ayrımcı, olumsuz bakış ve davranışların temelinde ve yaygınlaşmasında, insana dair aşkın boyutu ve manevi sorumluluğu öteleyen, parçacı ve mekanik bir yaklaşımın etkisinin olduğunu anlattı.

Batı merkezli gelişen bu yaklaşımın ciddi şekilde kritik ve analiz edilmesi gerektiğini dile getiren Erbaş, şunları kaydetti:

"Kadını metalaştıran, kapitalizmin ekran yüzü olarak kullanan ve onun insan olarak bilgi, bilim ve toplumsal hayata katkısını önemsizleştiren bir yaklaşımın kadını yok saydığı ve değersizleştirdiği de açıktır. Bununla da mücadele edilmelidir. Aynı şekilde, yazılı-görsel medyada zaman zaman müşahede edilen ve olumsuzlukları sıradanlaştıran özensiz yayınların kadına bakış ve şiddet konusundaki tahribatta önemli bir etkisinin olduğu da muhakkaktır."

Bütün kurumlara ve sorumluluk sahibi herkese büyük görevler düştüğünü bildiren Ali Erbaş, özellikle Diyanet İşleri Başkanlığı ile ilahiyat ve İslami ilimler fakültelerinin bu konuda öncü olması gerektiğini vurguladı.

- "Her yerde kadın vaizimizin olmasını istiyoruz"

Diyanet İşleri Başkanlığında görevli kadın personel sayısına da değinen Erbaş, şöyle konuştu:

"Şu anda 23 ilimizde kadın müftü yardımcımız var. 61 müftü yardımcısı daha alacağız. Bütün illerimizde bir kadın müftü yardımcımız olacak inşallah. Şu an itibarıyla 40 bin civarında kadın Kur'an kursu öğreticimiz var. Bunların 20-25 bin kadarı kadrolu, sözleşmeli, gerisi de fahri olarak görev yapıyorlar. İhtiyaç olduğunda biz bu noktada kadro istiyoruz her zaman. Kadın vaizlerimiz var, sayıları 700 civarında. Kadın vaizlerimizin ne kadar faydalı olduğunu, bu kardeşlerimizin yapmış oldukları hizmetleri gördükçe kanaatimiz daha da çok artıyor. Sayılarını da artıracağız inşallah. Kadromuz var.

Biz her yerde kadın vaizimizin olmasını istiyoruz. Onların hizmetini bekleyen binlerce, milyonlarca kadınımız var. 50 kadar kadın murakıbımız var. Bunların da sayısını artıracağız inşallah. Kur'an kurslarımızın yüzde 90'ı kadın Kur'an kurslarımız. Din eğitimi alamamış, bir şekilde ihmal etmiş ya da imkan bulamamış, orta yaşlara gelmiş, hatta ileri yaşlara gelmiş kadınlarımızdan şu ana kadar bir milyona yakın öğrencimiz var Kur'an kurslarımızda. Bunu biz çok değerli buluyoruz."

Bir gün sürecek çalıştayda, "İslam ve Kadın Konusunda Gelişen Olumsuz Algının İyileştirilmesi ve Farkındalık", "Kadın Konusundaki Güncel Dini Meseleler" ve "Toplumun İnşasında Kadının Rolü" başlıkları ve alt başlıkları ele alınacak.

Yorumlar