Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu gündemi değerlendirdi

- Çavuşoğlu: (1) - "Güçlü, istikrarlı, güvenliği tesis edilmiş bir Mısır istiyoruz. Orta Doğu, Arap ve Müslüman dünyası ve özellikle Filistin için katkı sağlayabilecek bir Mısır istiyoruz. Maalesef, bugünkü Mısır, bu söylediklerimizin hepsinden çok uzak. Maalesef güvenlik bakımından büyük problem var. Ekonomik ve istikrar bakımından sorunlu" - "Amacımız Mısır'ı cezalandırmak veya düşmanlık yapmak değil. Böyle bir şey söz konusu olamaz ama yanlış bir şey varsa da söylüyoruz" - "Düşmanımızın sayısını azaltacağız, dostumuzun sayısını artıracağız"

Google Haberlere Abone ol
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu gündemi değerlendirdi

ANKARA (AA) - Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye-Mısır ilişkileri hakkında "Güçlü, istikrarlı, güvenliği tesis edilmiş bir Mısır istiyoruz. Orta Doğu, Arap ve Müslüman dünyası ve özellikle Filistin için katkı sağlayabilecek bir Mısır istiyoruz. Maalesef bugünkü Mısır, bu söylediklerimizin hepsinden çok uzak. Maalesef güvenlik bakımından büyük problem var. Ekonomik ve istikrar bakımından sorunlu." dedi.

Çavuşoğlu, TRT Haber'de canlı yayında gündeme ilişkin soruları yanıtlayarak, değerlendirmelerde bulundu.

"Mısır ile görüşmeye hazırım mesajı verdiniz. Bu konuda önümüzdeki dönemde bir gelişme bekleyebilir miyiz? Yakın ve orta vadede Mısır ile ilişkilerin normalleşmesi ne kadar mümkün?" sorusu üzerine Çavuşoğlu, nerede olursa olsun darbeye karşı olduklarını belirtti.

Mısır halkının Türkiye'nin kardeşi olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"Güçlü, istikrarlı, güvenliği tesis edilmiş bir Mısır istiyoruz. Orta Doğu, Arap ve Müslüman dünyası ve özellikle Filistin için katkı sağlayabilecek bir Mısır istiyoruz. Maalesef bugünkü Mısır, bu söylediklerimizin hepsinden çok uzak. Maalesef güvenlik bakımından büyük problem var. Ekonomik ve istikrar bakımından sorunlu. Yani, Mısır herkesin gözünde güçlü ve büyük Arap ve Müslüman ülke ve herkese yardım edecek bir ülke ama şu andaki Mısır bundan çok uzak. Kardeş bir ülke, Mısır halkı kardeşimizdir. Şu andaki rejime karşı tutumumuz böyle olsa da Mısır'ı kardeş bir ülke olarak görüyoruz. Kardeş bir ülkenin bu durumda olması bizi de rahatsız ediyor. Şu andaki siyasi sorunlar, siyasi mahkumlar, binlerce insanın içerde olması ve idam cezaları, esasen tüm ülkeler gibi biz de eleştiriyoruz."

"Mısır ile görüşmeye hazırım" cümlesinin aslında yeni bir şey olmadığını söyleyen Çavuşoğlu, "Bizim için Mısır'ın istikrarı çok önemli. O parti kazanmış, bu parti kazanmış, bizim böyle bir kaygımız olmaz. Tunus'ta önce Nahda vardı şimdi başka partiler var iktidarda. Önce de yardım ediyorduk, şimdi daha fazla yardım ediyoruz. Kardeşlerimiz arasında ayrım yapabilir miyiz?" dedi.


Mısır'ın bu şekilde gidemeyeceğini vurgulayan Çavuşoğlu, "Mısır'ın olumlu adımlar atması lazım. Gerek siyasi mahkumlar, ülkede istikrar, birlik ve beraberliğin sağlanması bakımından gerekse ekonomik olarak daha güçlü bir Mısır olması için. Mısır'ın çok ciddi potansiyelleri var. Bunları harekete geçirmesi için adımlar atması lazım." diye konuştu.

Çavuşoğlu, bölge ülkeleriyle olan iyi ilişkilerin Mısır'a da olumlu yansıyabileceğini kaydederek, "Mısır'daki mevcut durumu iyileştirme bakımından da bazı ortak adımlar da atabiliriz. Amacımız Mısır'ı cezalandırmak, düşmanlık yapmak değil. Böyle bir şey söz konusu olamaz. Ama yanlış bir şey varsa da söylüyoruz." ifadelerini kullandı

- "Filistin ve Gazze'nin çok şeye ihtiyacı var"

Türkiye-İsrail ilişkileri konusunda ise Çavuşoğlu, özellikle Gazze ve Filistin üzerindeki ambargoların kaldırılması konusunu Hamas ve liderleriyle, El Fetih ve Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile görüştüklerini, onların da bu noktada güçlü bir destek verdiğini belirtti.

Bu kapsamda normalleşmenin yaşandığını dile getiren Çavuşoğlu, büyükelçilerin de gönderileceğini kaydetti.

Ambargoların kalkmasıyla insani yardım malzemesi taşıyan geminin Mersin'den yola çıktığını hatırlatan Çavuşoğlu, bunun bir başlangıç olduğunu, bayram öncesi bunları Filistinlilere ulaştırmak istediklerini, yardımların devam edeceğini anlattı.

Çavuşoğlu, ancak sadece insani yardımın yetmeyeceğini ifade ederek, "Filistin ve Gazze'nin çok şeye ihtiyacı var. Saldırılardan sonra altyapı çöktü, hastaneler ve okullar zarar gördü. BM binaları bile hedef alındı. Elektrik, su ve hastane ihtiyacı var. Bu konularda Türkiye destek verecek. Gazzeli ve Filistinli kardeşlerimize bugüne kadar 500 milyon dolarlık yardım yaptık. Cenin'de 6 bin kişiye iş verecek şekilde Organize Sanayi Bölgesi kuruyoruz. Ekonomisini de kalkındırmak lazım. Doğrudan para transferi konusunda engelleri kaldırdık. Birçok ambargoyu engeli kaldırdık." değerlendirmesinde bulundu.

Çavuşoğlu, içerde bunu siyasi malzeme yapmaya çalışanların olduğunu ifade ederek, Filistinlilerin ve Türk milletinin bu konuda kendilerine destek vererek güvendiğini kaydetti.

Bazı kesimlerin Rusya ve İsrail ile ilişkilerin normalleştirilmesi konusunda eleştirilerde bulunduğunu anlatan Çavuşoğlu, "Biz onlara göre adım atmayız. Çünkü siz 'beyaz' derseniz, onlar 'siyah' der. Sık sık fikir değiştiren ve tamamen olumsuz düşünce üzerine yol haritasını belirleyen insanlarla yola devam edemeyiz, onların görüşlerine göre hareket edemeyiz. Düşmanımızın sayısını azaltacağız, dostumuzun sayısını artıracağız." ifadelerini kullandı.

Çavuşoğlu, "Biz 6 yıldır Orta Doğu barış sürecine bir katkı sağlayabildik mi, hayır sağlayamadık. Niye? İsrail ile bir taraf ile ilişkileriniz iyi değilse sağlayamazsınız ama bundan sonraki süreçte, Orta Doğu barış sürecine de çok önemli katkı sağlayacağız." dedi.

- İsrail doğal gazı

"İsrail Başbakanı Netanyahu'nun 'İsrail doğal gazının Batı'ya transferinde Yunanistan değil Türkiye aracı ülke olmuştur' sözlerini nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Çavuşoğlu, İsrail'in bölgede çıkan doğal gaz konusunda da Türkiye ile işbirliği yapmak istediğini kaydetti.

Bölgedeki çıkan gazın Avrupa piyasalarına ulaşabilmesi için en mantıklı güzergahın Türkiye olduğunun altını çizen Çavuşoğlu, Türkiye'nin kuzeyden, doğudan, güneyden gelen doğal gaz ve petrol hatlarının merkezi olduğunu dile getirdi.

Çavuşoğlu, transit ülke olarak gelir elde etmek bakımından böyle bir iş birliğine her zaman "evet" diyeceklerini, bunun Türkiye'nin çıkarına olduğunu anlattı.

(Sürecek)






Yorumlar