Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Muhtarlar Toplantısı

- Cumhurbaşkanı Erdoğan: (1) - "Hem projenin gerisindeki silüetler hem de darbenin başarılı olması halinde hayata geçirilecek niyetler itibarıyla 15 Temmuz, 1912'den 1923'e kadar geçen kısa sürede, beşte bire düşen topraklarımızdan elimizde kalan son parçanın işgali teşebbüsüydü. İşte millet o toprakları bunlara teslim etmedi" - "Daha önceki ihanet girişimlerinde hedef, genellikle doğrudan biz oluyorduk, başında bulunduğumuz hükümet oluyordu, ülkemiz ve milletimiz yaşananlardan dolayı olarak etkileniyordu. Bu defa bizimle birlikte canıyla, kanıyla, varlığıyla bizatihi milletimizin kendisi hedef alındı" - "Darbecilerin milletimize karşı hedef gözetmeksizin uyguladıkları şiddet, gerçekleştirdikleri eylemler ve kullandıkları yöntemler itibarıyla 15 Temmuz aynı zamanda bir terör saldırısıydı"

Google Haberlere Abone ol
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Muhtarlar Toplantısı

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimine ilişkin, "Hem projenin gerisindeki silüetler hem de darbenin başarılı olması halinde hayata geçirilecek niyetler itibarıyla 15 Temmuz, 1912'den 1923'e kadar geçen kısa sürede, beşte bire düşen topraklarımızdan elimizde kalan son parçanın işgali teşebbüsüydü. İşte millet o toprakları bunlara teslim etmedi." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan "27. Muhtarlar Toplantısı"nda Adıyaman, Ankara, Artvin, Bitlis, Bolu, Bursa, Çanakkale, Diyarbakır, Elazığ, Hatay, Isparta, Karabük, Kastamonu, Kırşehir, Niğde, Ordu ve Samsun'dan gelen muhtarlara hitap etti.

FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişiminin ardından gerçekleştirilen ilk muhtarlar toplantısında konuşan Erdoğan, muhtarlarla son toplantının 8 Haziran'da, ramazan ayında, iftar sofrasında yapıldığını hatırlattı.

Normal şartlarda muhtarlarla her ay ortalama iki, üç buluşma gerçekleştirdiklerini belirten Erdoğan, "15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasındaki gelişmeler sebebiyle 3,5 ayı aşkın süredir toplantılarımıza ara vermek zorunda kaldık. İnşallah bundan sonra muhtarlarımızla olan bu buluşmalarımızı yeniden sıklaştıracağız. Zira hedefimiz, Türkiye'deki tüm muhtarlarımızı, milletin evine en az bir kere olsun davet etmek ve kendileriyle bu buluşmamızı gerçekleştirmektir. Zaten yeni tesislerimizi yaptığımız zaman bunlar daha da artmış olacak." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, 15 Temmuz şehitlerini rahmetle anarak, muhtarların mahalleleriyle birlikte ülkelerine, milletine sahip çıkma konusundaki kararlılıklarını 15 Temmuz'da canlarıyla kanlarıyla ortaya koyduklarını vurguladı.

15 Temmuz şehitlerinin içinde iki muhtarın da olduğuna işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"Ankara Kazan Ahi Mahallesi Muhtarı Ali Anar ve İstanbul Üsküdar Acıbadem Mahallesi Muhtarı Mete Sertbaş kardeşlerimiz darbecilere karşı verdikleri kahramanca mücadele sırasında şehit oldular. Ayrıca Ankara Sincan Osmaniye Mahallesi Muhtarı Hakan Yiğit'in kardeşleri Erkan Yiğit ve Volkan Yiğit, o gece külliyemizin önünde darbecilerin saldırısına maruz uğradılar. Erkan Yiğit şehit olurken, Volkan kardeşimiz yaralı olarak kurtuldu ve kendisi şu anda külliyemizde görev yapıyor. Şehit muhtarlarımızı ve yakınlarının aileleriyle tüm muhtarlarımıza tekraren başsağlığı ve gazilerimize sağlıklı, hayırlı ve uzun ömürler diliyorum.

Sizlerle toplantılarımızı başlattığımız 2015 yılının Ocak ayından bu yana muhtarlarımıza özellikle şunu ifade ettim, 'Sizlerle bir araya gelmek, sizlerle birlikte olayları yakinen takip etmek için bu buluşmalar çok önemli' dedim. Açıkçası aramıza bir darbe girişiminin de girmeye çalışacağı aklıma gelmemişti."

- "Bizatihi milletimizin kendisi hedef alındı"

Türkiye'nin son 14 yılında maruz kaldığı ihanetler içinde FETÖ'nün darbe girişiminin çok farklı bir yere sahip olduğuna işaret eden Erdoğan, "Daha önceki ihanet girişimlerinde hedef, genellikle doğrudan biz oluyorduk, başında bulunduğumuz hükümet oluyordu, ülkemiz ve milletimiz yaşananlardan dolaylı olarak etkileniyordu. Bu defa bizimle birlikte canıyla, kanıyla, varlığıyla bizatihi milletimizin kendisi hedef alındı, ülkemiz hedef alındı, demokrasimiz hedef alındı." dedi.

Türkiye'nin 15 Temmuz'da hem bir darbe girişimine hem bir dizi terör eylemine hem de örtülü bir işgal girişimine maruz kaldığını dile getiren Erdoğan, yaşananların adını doğru koymak gerektiğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"15 Temmuz Türk Silahlı Kuvvetleri içinde yuvalanan üniformalı bir grubun, bir cuntanın eseri olması dolayısıyla elbette bir darbe girişimiydi. Darbecilerin milletimize karşı hedef gözetmeksizin uyguladıkları şiddet, gerçekleştirdikleri eylemler ve kullandıkları yöntemler itibarıyla 15 Temmuz aynı zamanda bir terör saldırısıydı. Bunlar milletin verdiği vergilerle, milletin imkanlarıyla onlara emanet ettikleri F-16'ları, helikopterleri, tankları, topları, o envai çeşit silahları zannediyorlardı ki bunlarla birlikte biz bu işi başarırız. Ama bunlar bir şeyi düşünmüyorlardı. Neydi o düşünmedikleri? 'Bu millet şöyle ortaya çıkar, meydanlara dökülür, havalimanlarına dökülür eğer bedenini, göğsünü, her şeyini siper ederse o zaman biz ne yaparız' diye bunu düşünmemişlerdi.

Hem projenin gerisindeki silüetler hem de darbenin başarılı olması halinde hayata geçirilecek niyetler itibarıyla 15 Temmuz, 1912'den 1923'e kadar geçen kısa sürede, beşte bire düşen topraklarımızdan elimizde kalan son parçanın işgali teşebbüsüydü. İşte millet o toprakları bunlara teslim etmedi. Sonuçları itibarıyla benim milletim yüce bir millet, çok aziz bir millet, çok kararlı bir millet ve hani o 'çılgın Türkler' diyorlar ya, işte o millet. 15 Temmuz, Türk milletinin ikinci bir Kurtuluş Savaşı'dır. Bunu böyle bilelim."

(Sürecek)

Yorumlar