"Çocuğum benden sonra da yaşamını sürdürebilsin"

- Otistik, down sendromlu ve zihinsel engelli çocuklar ve gençler, basketbol ve yüzme gibi spor dallarıyla sosyalleşiyor, hayata daha sıkı bağlanıyor - Engelli aileleri ise kendilerine bağımlı olarak yaşamını sürdüren çocuklarının, ilerleyen dönemde de ayakta durmalarını sağlayacak beceriler kazanmasını istiyor - Engelli annesi Solmaz Ekinci: "İsmini dahi söyleyemiyordu Selda. Şimdi çok güzel şeyler yapabiliyor. Evde yalnız kalabiliyor. Ben 60 yaşındayım. Benden sonra ne olacak? Çocuğum benden sonra da yaşamını sürdürsün istiyorum. Engelliler için yaşam evleri istiyorum. Kendini ifade etsin, bir yemeğini yapabilsin" - Anne Halime Keser: "Okul bittikten sonra da engellilerimizin ömür boyu çalışabilecekleri atölyeler olması gerekiyor. Hem üretim hem eğitim lazım. Birçok eğitim alıyorlar ancak hayata geçirecek imkanları yok"

Google Haberlere Abone ol
"Çocuğum benden sonra da yaşamını sürdürebilsin"

İSTANBUL (AA) - SEVİL ÇELİK - Engelli aileleri, çeşitli spor dallarıyla sosyalleşerek öz güven kazanan ancak kendilerine bağımlı yaşayan çocuklarının gelecekte de ayakta durmasını sağlayacak eğitim ve iş olanakları istiyor.

Kağıthane Belediyesinin imkanlarıyla evlerinden alınarak belediyenin tesislerine getirilen engelliler, burada eğitmenler eşliğinde ısınma çalışmaları yapıyor.

Çok sayıda eğitmenin ilgilendiği çocuklar ve gençler daha sonra ellerine topları alarak spor salonunun belirli bir güzergahında ilerleyip basket atmaya çalışıyor.

Yüzme kursuna da katılan engellilerin, spor yaparken yaşadıkları mutluluk gözlerinden okunuyor.

Basketbolla ilgilenen 12 yaşındaki İbrahim Can Güngör, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sporu çok sevdiğini ve yüzmeye de gittiğini söyledi.

Emirhan Karagöz ise spora devam etmek istediğini belirterek, "İleride yarışmalara da katılmak istiyorum." dedi.

İlayda Yamaç da sporu çok sevdiğini, eğitimcilerin kendilerine çok iyi davrandığını ifade ederek, "Spor saatlerimiz çok güzel geçiyor. Devam etmeyi düşünüyorum. Bazen yüzmeye de geliyorum." diye konuştu.

Mert Keser de yüzme ve basketbol kurslarına katıldığını ve sporu sevdiğini söyledi.


- "Onlar için yaşam evleri istiyorum"


Kızı Selda Ekinci ile kursa gelen anne Solmaz Ekinci de engelli kızının 25 yaşından sonra eğitim aldığını söyledi.

Daha önce kızının adını daha söyleyemediğini belirten Ekinci, "İsmini dahi söyleyemiyordu Selda. Şimdi çok güzel şeyler yapabiliyor. Evde yalnız kalabiliyor. Ben 60 yaşındayım. Benden sonra ne olacak? Çocuğum benden sonra da yaşamını sürdürsün istiyorum. Engelliler için yaşam evleri istiyorum. Kendini ifade etsin, bir yemeğini yapabilsin." dedi.

Selda'nın spora başladıktan sonra 5-6 kilo verdiğini ve spor sayesinde sosyalleştiğini dile getiren Ekinci, "Evde otur otur nereye kadar. Ama yine de anneye bağlı tüm çocuklar. Bir kişiye bağımlı. Yemek kursları açılsa onlar için. Bu çocuklar geç de olsa öğrenebiliyorlar. Öğretmenler onların dilinden daha iyi anlıyor." diye konuştu.

Engelli İlker Kaan Alp'in annesi Reyhan Alp de hayatlarını sporla yoğun şekilde doldurduklarını dile getirdi.

Bölgelerindeki engellilere yönelik sportif faaliyetlerin kendilerini çok mutlu ettiğini ifade eden Alp, "Çocuklarımız için sosyal becerilerini devam ettirecekleri, sürekli eğitim okullarına ihtiyaç var. Yaş sınırı olmadan devam edebilmeliler." şeklinde konuştu.

Otistik Mert Keser'in babası Remzi Keser de sporun oğlu için çok faydalı olduğunu söyledi. Oğlunun spor sayesinde sosyalleştiğini, arkadaş ve çevre edindiğini belirten Keser, şöyle konuştu:

"Hocaların bir kelime, bir cümle öğretmesi bile çok önemli. Şu söyledikleri bile bizim için aşılması çok büyük engeller. Onları aşmış oluyor bu şekilde. Eğitim ve spor faaliyetlerinden çok memnunuz. Çocuğumuz özel eğitim kurumlarına giriyor. Eğitimin de sınırlı bir süresi var. İş hayatı da olmuyor. O imkanlar yok. Engellileri için iş imkanları oluşturulmasını bekliyoruz."

Anne Halime Keser de engellilerin istihdama katılımı için daha çok destek beklediklerini ifade etti.

Oğlunun seramik atölyesinde çalıştığını ve aldığı eğitimler sonucunda birçok beceri elde ettiğini dile getiren Keser, "Okul bittikten sonra da engellilerimizin ömür boyu çalışabilecekleri atölyeler olması gerekiyor. Hem üretim hem eğitim lazım. Birçok eğitim alıyorlar ancak hayata geçirecek imkanları yok. Mutfak ve temizlik becerileri var. Kat görevlisi olabilirler. Bu konuda yetkililerden destek bekliyoruz." diye konuştu.

Kağıthane Belediyesi Spor İşleri Müdürlüğünde eğitmen olarak çalışan Ömer Yurttaş da engellilere haftanın dört günü birer saat basketbol ve yüzme kursu verdiklerini ifade etti.

Çocukların sporu çok sevdiğini belirten Yurttaş, "Çocuklar ilk geldiklerinde kendilerini dışlanmış hissediyorlardı ancak şimdi öz güvenleri arttı. 'Yapamayız, edemeyiz' olgusunu yok ettik. Çocuklar mutlu, aileler mutlu, bizler de mutluyuz." ifadelerini kullandı.


- "Hem fiziksel hem zihinsel olarak gelişiyorlar"


Kağıthane Belediye Başkanı Fazlı Kılıç ise çocuklara 20 ayrı branşta spor eğitimi verdiklerini söyledi.

Bu sayede çocukların hem eğlendiğini hem de zamanlarını en iyi şekilde değerlendirdiklerini belirten Kılıç, "Engelli çocuklarımıza da spor imkanı veriyoruz. 5 ayrı branşta spor yapabiliyorlar. Çocuklarımız sporla birlikte kendilerini fiziksel olarak da zihinsel olarak da geliştiriyor. Otistik çocuklarımız için atla terapi uygulamalarımız da var. Bu çalışmalarımız sayesinde hem çocuklarımız hem de aileleri mutlu oluyor." diye konuştu.

Yorumlar