Başbakan Yıldırım: (4)

-"Şu anda Lice ve çevresinde kapsamlı bir operasyon yapılıyor. Bu operasyon, terör örgütünün aslında bütün o pis işlerinin, kirli işlerinin planlandığı bir bölgeye yapılıyor" - "Terörün finansal, parasal kaynaklarını kurutmadan tek başına güvenlik boyutuyla mücadele yeterli değil, eksik kalıyor. O yüzden yaz boyunca hatta yeni senede de kırsaldaki bu yapılanmaları kontrol altına almak için aralıksız çalışmalar devam edecek" -"(Avrupa Birliği) Diyelim ki biz bütün görüşmeleri, fasılları tamamladık, her şey bitti 'buyrun gelin' dediler. Biz otomatik olarak gitmeyeceğiz. Milletimizin olurunu almadan gitmeyiz. Bu büyük bir karar" -"Bu kadar önemli bir kararı, iki tane bürokratın yazacağı yazı ile yapacak halimiz yok. Bunun bilinmesi lazım"

Google Haberlere Abone ol
Başbakan Yıldırım: (4)

ANKARA (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, Lice ve çevresinde kapsamlı bir operasyon yapıldığını belirterek, "Bu operasyon, terör örgütünün aslında bütün o pis işlerinin, kirli işlerinin planlandığı bir bölgeye yapılıyor." dedi.

Yıldırım, TRT Haber'de katıldığı canlı yayında, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

"Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin AB ile müzakereleri dondurma konusunda referanduma gidilebilir ifadesini kullandı" sözleri üzerine Yıldırım, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sözlerinin açık ve net olduğunu ifade etti.

Başbakan Yıldırım, "Diyelim ki biz bütün görüşmeleri, fasılları tamamladık, her şey bitti 'buyrun gelin' dediler. Biz otomatik olarak gitmeyeceğiz. Milletimizin olurunu almadan gitmeyiz. Bu büyük bir karar. Cumhurbaşkanımızın dediği odur. Biz her türlü hazırlığı alt yapıyı yaparız. Sonunda millete sorarız, milet ne derse onu yaparız. Orada hiç çelişki yok, kafa karıştıracak bir şey yok, sağa sola çekecek bir şey de yok. Bu kadar önemli bir kararı, iki tane bürokratın yazacağı yazı ile yapacak halimiz yok. Bunun bilinmesi lazım." değerlendirmesini yaptı.

"Bu nihai aşama için, referandumdur en son" sözleri üzerine de Yıldırım, "Tabii" yanıtını verdi.

Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş'un, Gümrük Birliği meselesinin Türkiye'nin aleyhine olduğu ve bunun da masaya yatırılabileceği yolunda değerlendirmeler yaptığının belirtilmesi ve "Gümrük Birliği konusu, hangi sıcaklıkta masanızda yer alıyor?" şeklindeki soru üzerine Yıldırım, Gümrük Birliği ile ilgili epey bir tecrübenin bulunduğunu hatırlattı.

Gümrük Birliği'nin 1996'da başladığını 20 sene geçtiğini, bu konuda çok tecrübe edindiklerini ifade eden Yıldırım, "Gümrük Birliği tek ayaklı çalışıyor. Mallar, hizmetlerde çalışıyor, insanların hareketinde çalışmıyor. Artık bu kadar tecrübeden sonra istiyoruz ki anlaşmanın ruhuna uygun olarak çalışsın. Hem mal ve hizmet ticaretinde dengesizlikler var. Bir yandan ABD ile Gümrük Birliği görüşmeleri yapıyor. Bu bizi doğrudan etkiliyor. Bu konunun dışında kalmak istemiyoruz." diye konuştu.

Yıldırım, ikinci konunun da Gümrük Birliği'nin insanların da hareketini kolaylaştıracak, hizmetlerin ve malların taşınmasındaki kotaları da ortadan kaldıracak şekilde güncellenmesi olduğunu bildirdi.

"Bu konuda da aramazda bir anlaşmazlık yok." diyen Yıldırım, 2017 itibarıyla bu görüşmeleri başlatacaklarını söyledi.

Ekonomi Bakanlığının koordinatör bakanlık olarak görevlendirildiğini, diğer bütün ilgili tüm bakanlıklarla görüşmek suretiyle hazırlıklarını yıl sonuna kadar tamamlayacaklarını, ondan sonra da müzakerelerin başlayacağını ifade eden Yıldırım, bunların yılın ilk çeyreğinde tamamlanmış olmasını ümit ettiğini belirtti.

- "Terörü Türkiye'nin gündeminde en alt sıralara indirmek hedefimiz"

Başbakan Yıldırım, terörle mücadelede hükümetin yol haritasının ne olduğuna ilişkin bir soru üzerine, kısa bir süre geçtikten sonra terörü konuşmamayı ümit ettiğini dile getirdi.

Türkiye'nin, sürekli terörle yatıp kalkmayı hak etmediğini ifade eden Yıldırım, "Bu bizim başımızın en büyük belası." dedi.

Başbakan Yıldırım, 1984'ten beri 30 yılı aşkın süredir, sürekli terörle mücedele edildiğini hatırlatarak, "65. Hükümet olarak hedefimiz, bunu Türkiye'nin gündeminde en alt sıralara indirmek. Bu gündemi bitirmek demiyorum ama artık günlük hayatımızda sürekli terörle Türkiye'nin anılmasının bu ülkeye çok şey kaybettirdiğini biliyoruz. Bunun için çalışıyoruz." diye konuştu.

Güneydoğu'da il ve ilçelerde 22 Temmuz'dan beri yaşanan bir sürecin bulunduğunu anlatan Yıldırım, mahallelerin işgal edildiğini belirterek, güvenlik boyutuyla müdahaleleri yaptıklarını ve vatandaşı rahatlatıcı tedbirleri aldıklarını aktardı.

Kentlerde şu an sorun yok gibi göründüğünü ifade eden Yıldırım, ancak bundan sonraki yapılması gerekenlerde bir zaafiyet oluşursa tekrar benzer olayların gelişebileceğini, bunun, işin birinci safhası olduğunu söyledi.

Bu bittikten sonra kırsala yoğunlaştıklarını aktaran Yıldırım, şöyle devam etti:

"Şu anda Lice ve çevresinde kapsamlı bir operasyon yapılıyor. Bu operasyon, terör örgütünün aslında bütün o pis işlerinin, kirli işlerinin planlandığı bir bölgeye yapılıyor. Uyuşturucunun merkezi adeta burası. 11 milyon kök kenevir imha edildi, 2,5 ton esrar, 11 ton patlayıcı madde, yani bütün bunları kısacası silah, mühimmat, vesaire bunların sadece uyuşturucuların parasal miktarı 1,5 milyar şu birkaç gün içerisinde imha edilen. Bütün bunları niye yapıyoruz? Terörün finansal, parasal kaynaklarını kurutmadan tek başına güvenlik boyutuyla mücadele yeterli değil, eksik kalıyor. O yüzden yaz boyunca hatta yeni senede de kırsaldaki bu yapılanmaları kontrol altına almak için aralıksız çalışmalar devam edecek."

-"Yüzlerce olay olmadan önlenmiştir"

Terörle güvenlik boyutlu mücadelede çok ciddi bir uyumun bulunduğuna işaret eden Yıldırım, şunları kaydetti:

"Asker, polis jandarma ve korucular, gayet güzel bir uyum ve koordinasyon içinde çalışıyorlar. Birbirlerini kıskanmıyorlar, birbirlerinin alanlarına çatışmıyorlar ve birlikte istihbarat paylaşımı da dahil olmak üzere hareket ederek bu operasyonda, hataların asgariye indirilmesi de mümkün hale geliyor ve daha verimli sonuçların alınması sağlanıyor.

Zaman zaman tabii üzüldüğümüz olaylar olmuyor değil ama kamuoyuna yansımayan Ankara patlaması, İstanbul patlaması gibi yüzlerce olay olmadan önlenmiştir. Biz toplumda korku panik, telaş olmasın diye bunları paylaşmıyoruz. Bundan sonra da paylaşmamaya da devam edeceğiz. Çünkü bu önemli bir iştir. Herhangi bir şekilde bir bilgi sızıntısı olursa hemen ona göre vaziyet alıyorlar ve büyük bir felaketin riskini maalesef yaşamış oluyoruz. O yüzden vatandaşlarımızdan özellikle istirhamımız şudur; polisimiz, jandarmamız, askerimiz, korucumuz, bütün güvenlik güçlerimiz gece gündüz demeden hayatlarını ortaya koyarak 79 milyonun huzuru, güvenliği için amansızca mücadele ediyor."

(Sürecek)

Yorumlar