Bakan Ala, AA Editör Masası'na konuk oldu

- İçişleri Bakanı Efkan Ala: (5) - "(FETÖ'nün darbe girişimi) İzahtan varestedir bu durum, her şey ortadadır. Milletin gözü önünde olmuştur. Ama kendileri deve kuşu gibi saklanınca, herkesin de kendilerini görmediğini zanneden bir örgütle karşı karşıyayız" - "(ABD'nin Gülen'in iadesi için delil talebi) Açık biçimde uluslararası güç odaklarının, Türkiye'yi istikrarsızlaştırmak isteyen, ülkenin gidişatının önünün kesilmesi gerektiğine karar vermiş güç odaklarının maşası olarak kullanılan FETÖ, bu işi yapmıştır. Bu işin tartışılacak, konuşulacak tarafı yoktur. Gereği yapılacaktır, çok açık. Güneş için delil istemek gibi bir şey" - "Bir terör örgütünün başı neredeyse dünyanın hangi köşesinde olursa olsun ABD oraya gidiyor ve işin gereğini yapıyor. Biz de ABD'den bu terör örgütünün başı için işin gereğini yapmasını istiyoruz"

Google Haberlere Abone ol
Bakan Ala, AA Editör Masası'na konuk oldu

ANKARA (AA) - İçişleri Bakanı Efkan Ala, FETÖ'nün darbe girişimi konusunda "İzahtan varestedir bu durum, her şey ortadadır. Milletin gözü önünde olmuştur. Ama kendileri deve kuşu gibi saklanınca, herkesin de kendilerini görmediğini zanneden bir örgütle karşı karşıyayız" değerlendirmesini yaptı.

Ala, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

Suçüstü yakalanmalarına rağmen bazı kişilerin darbe girişimine ilişkin "ben yapmadım, emri uyguladım, bilmiyordum" savunması yaptığının hatırlatılması üzerine Ala, bu kişilerin temel özelliklerinin zaten "yalan söylemek" ve "soru çalmak" olduğunu söyledi. Ala, bu kişilerin soruları çalarak işe girdiklerini, "himmet" adı altında haraç topladıklarını, insanlara iftira attıklarını ve kumpas kurduklarını dile getirdi.

FETÖ'cülerin İslam'da, ahlakta olmayan ne varsa onu yaptıklarını belirten Ala, "Vatandaşın zihninde, aslında berraklık var. İrfanıyla kimin ne yaptığını güneş gibi görüyor, çok açık. Ama bu işi yapanlar yalanı yeminle söyledikleri için Cumhurbaşkanımızın tabiriyle 'artık hiç bir şekilde doğruyu söylememe karakterleri olmuş'. Dolayısıyla onların ne söylediklerinin bir kıymeti harbiyesi yok." dedi.

"Kümesten elinde iki tavukla çıkan hırsızın 'masumum' diyerek avukat istediği" benzetmesini yapan Ala, şunları kaydetti:

"(Avukat ne diyecek) diyorlar. 'Ben de onu merak ediyorum.' diyor. Şimdi bunların da avukatları ne diyecek, kendileri nasıl 'masumuz' diyorlar? Yani ellerinde silah, tankın üzerinde yakalanmış, Meclisi bombalamış, vatandaşın üzerine yaylım ateşle kurşunu sıkmış... Bu kadar akıl seviyesizliğine çekip insanları burada analiz yapmak bile aslında zuldür, sözü israftır. Güneş gibi ortada her şey. Ve yine de o akıl seviyesinde, 'ben şunu yapmadım, bunu yapmadım.' Delil istiyor, delil gözünün içine giriyor zaten. Her şey ortada. O bakımdan ne söylediklerinin, ne yaptıklarının bir önemi yok. Bu açık bir biçimde Fethullah Terör Örgütü, asker kılığı, elbisesi içerisine girmiş teröristler. Bunların başlarındaki terörist de belli ve oradan FETÖ talimat veriyor. Adamını gönderiyor ve burada harekete geçiyorlar ve bu darbe girişiminde bulunuyorlar. İzahtan varestedir bu durum, her şey ortadadır. Milletin gözü önünde olmuştur. Ama kendileri deve kuşu gibi saklanınca, herkesin de kendilerini görmediğini zanneden bir örgütle karşı karşıyayız. "

FETÖ'nün bir örgüt olduğunu herkesin bildiğine dikkati çeken Ala, FETÖ'cülerin kendilerinin görülmediğini zannettiğinin altını çizdi.

Bu durumun bazı yerlerde FETÖ'cülerin bilinmesine rağmen gereğinin yapılmamasından, bazı yerlerde bu kadar bozulacaklarının düşünülmemesinden, bazı yerlerde ise iyi niyetli yaklaşımlardan kaynaklandığına işaret eden Ala, "Açık biçimde uluslararası güç odaklarının, Türkiye'yi istikrarsızlaştırmak isteyen, ülkenin gidişatının önünün kesilmesi gerektiğine karar vermiş güç odaklarının maşası olarak kullanılan FETÖ bu işi yapmıştır. Bu işin tartışılacak, konuşulacak tarafı yoktur. Gereği yapılacaktır, çok açık. Güneş için delil istemek gibi bir şey." diye konuştu.

- "ABD fazlasını biliyor"

Türkiye'nin ABD'den, Fetullah Gülen'in iade edilmesi talebinde bulunduğunu ve bu talebin gerekçelerine ilişkin herhangi bir şüphenin bulunmaması gerektiğini ifade eden Bakan Ala, şunları kaydetti:

"ABD bizim bildiğimizden fazlasını bilen bir yerdir. ABD'de oturuyor. Türkiye ile ABD pozitif ilişkileri olan, birlikte politika üreten, bir çok konuda iş birliği yapan ve yapmak zorunda olan iki büyük devlettir. Terör örgütünün başı nerede oturuyor? Yozgat'ta oturmuyor. Pensilvanya'da oturuyor. Neresi Pensilvanya? ABD'de bir eyalet. Düşünün bin Ladin'in Türkiye'de bir şehirde oturduğunu. Neyi konuşuyoruz? Ne delili arıyoruz? Burada hukuki süreçler kendi içinde devam eder. Ama bunda siyasal bir soru soruluyorsa, yani diplomatik soru, siyasal soru, hukuki soru, hangi açıdan sorarsanız sorun olay berraktır ama bazı prosedürler tamamlanacaktır. Dosyalar zaten gönderildi. Onlar prosedürdür, kararlılığı etkileyecek hususlar değildir. O prosedürlerin gereği yerine getirilmeli ve iki müttefik ülkenin birbirine karşı yapması gereken iş neyse o yapılmalıdır. Bu kadar. Bu son derece berraktır. Bir terör örgütünün başı neredeyse dünyanın hangi köşesinde olursa olsun ABD oraya gidiyor ve işin gereğini yapıyor. Biz de ABD'den bu terör örgütünün başı için işin gereğini yapmasını istiyoruz."

ABD'ye gönderilen dosyaların hazırlanmasına İçişleri Bakanlığının da katkıda bulunduğunu söyleyen Bakan Ala, ABD İç Güvenlik Bakanı'nın Türkiye ziyareti sırasında ve sonrasında yaptıkları telefon görüşmesinde bu konuları detaylı olarak aktardığını ve sürecin yürüdüğünü vurguladı.

The Guardian gazetesinde "Türkiye'nin Fetullah Gülen'i darbe teşebbüsünden değil de normal bir şekilde istediği" yönünde bir haberin yer aldığının hatırlatılması üzerine Bakan Ala, şunları söyledi:

"15 Temmuz'dan önce, bunun karıştığı 17-25 Aralık'tan sonra soruşturmalar vardı. O soruşturmalardan dolayı da istendi. Bunlardan dolayı da davalar açıldı. Tutuklama kararı var, mahkemelerden kararlar var. Bunun terör örgütü olduğu yönünde kararlar var. Yani 15 Temmuz'dan önce ortaya çıkan delillerle oluşturulan dosyalar gönderilmişti zaten. Bunlar talep edilmişti zaten. Bir de 15 Temmuz'da bu darbe girişiminden dolayı hazırlanan dosyalar var. Onlarda da hem gönderilen hem de gönderilecek olanlar var. 15 Temmuz'dan öncekini bahsediyor. Doğrudur.

Darbeden önce mesela tahşiye dosyasında, mesela İzmir dosyasında ya da başka kumpas dosyaları ile terör örgütü faaliyetine ilişkin dosyalarda... 20'den fazla açılmış dava var hakkında. Onlara ilişkin tekemmül etmiş dosyalar gönderildi. O dosyalara ilişkin iade talepleri oldu. 15 Temmuz ile ilgili yine dosyalar hazırlanıyor. O dosyalardan gönderilenler var gönderilecek olanlar var."

(Bitti)

Yorumlar