"Askeri yönetimde demokrasi olmaz"

- 12 Eylül 1980 darbesinde görevinden alınan Edirne Belediye Başkanı Mazlum: - "Geçen akşam darbe girişimini görünce çok üzüldüm. Daha önce ihtilali yaşamış bir kişi olarak, ihtilalden sonra ülkede neler olacağını tahmin edebilen bir insanım. Askeri yönetimde demokrasi olmaz. Bu tür yönetimlerde insanlar ezilir, ses çıkartamaz"

Google Haberlere Abone ol
"Askeri yönetimde demokrasi olmaz"

EDİRNE (AA) - CİHAN DEMİRCİ - 12 Eylül 1980 darbesinde görevinden alınan Edirne Belediye Başkanı Güngör Mazlum, 15 Temmuz gecesi Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında üzüntüden rahatsızlandığını belirterek, "Geçen akşam darbe girişimini görünce çok üzüldüm. Daha önce ihtilali yaşamış bir kişi olarak, ihtilalden sonra ülkede neler olacağını tahmin edebilen bir insanım. Askeri yönetimde demokrasi olmaz. Bu tür yönetimlerde insanlar ezilir, ses çıkartamaz." dedi.

Mazlum, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1977'den ve 1980'e kadar Edirne Belediye Başkanlığı yaptığını hatırlattı.

12 Eylül 1980 askeri darbesinde görevinden alındığını belirten 72 yaşındaki Mazlum, o dönemde yaşadıklarını şöyle anlattı:

"15 Temmuz gecesi Türkiye'de olanları öğrenince 1980 darbesini hatırladım. 12 Eylül'de 04.00'te beni arayan belediye meclis üyesi bir arkadaşım ihtilal olduğunu söyledi. Televizyon yoktu, radyoyu açtık ve sıkıyönetim bildirileri okunuyordu. Sıkıyönetim bildirilerinde 'Su depolarına dikkat edin, itfaiye ve zabıta şöyle çalışsın.' diye emirler vardı. Durumu öğrenmek için Edirne'nin paşası Mustafa Özyanar'a telefon açtım. Özyanar, bana 'Biz gerekeni yapacağız' deyince, belediye başkanlığı görevimin bitmiş olduğunu anladım. Yönetime el koyan askeriye benim yerime Ayhan Engin'i göreve getirmişti."

Özyanar'ın, kısa bir süre sonra cinnet getirerek intihar ettiğini hatırlatan Mazlum, şunları kaydetti:

"Sıkıyönetim devam ederken, Kapıkule Sınır Kapısı'ndan bir tır içeriye kaçak şekilde girmiş. Kenan Evren durumu öğrenince Özyanar'ı arayarak 'Siz orada eşekbaşı mısınız, Kapıkule'ye niye sahip çıkmıyorsunuz?' diyor. Özyanar, bu konuşmadan sonra dönemin valisi ve sınıf arkadaşı albay Edip'i görüşmeye çağırıyor. Vali görüşmeye gelmiyor. Özyanar da Albay Edip'i aralarında çıkan tartışma sonucu silahla öldürüyor ardından da kendi kafasına sıkıyor. Bana darbe gecesi 'Biz hallederiz' diyen kişi daha sıkıyönetim bitmeden yani demokrasiye geçilmeden bu duruma geldi. Dönemin bütün gazeteleri 'Paşa cinnet getirdi' diye manşet atmıştı."

- "En iyi yönetim rejimi demokrasidir"

Güngör Mazlum, 12 Eylül darbesinde askerler tarafından evinde gözaltına alındığını dile getirerek, askerlerin evinin önünden iki gün boyunca çekilmediğini ifade etti.

Askerler gidince kenti dolaşmak için evinden çıktığını dile getiren Mazlum, şunları aktardı:

"Çarşıya gittim, vatandaşların yoğun olduğu sokakta bir arkadaşımın dükkanının önüne oturduk. İnsanlar beni görünce kalabalıklaştı. Darbeyle görevden alındığım için insanlar bana uzaktan bakmaya başladı. Yanıma korkudan gelemediler. Hayvanat bahçesinde bir maymunu seyreder gibi uzaktan baktılar bana. Daha düne kadar benim karşıma gelip de ceket ilikleyenler korkudan ihtilalden sonra yanıma sokulamıyorlardı. O dönemde çok üzülmüştüm, maddi yönden büyük sıkıntılar çektik. Bugünlerde de yaşananları görünce çok üzüldüm. Daha önce ihtilali yaşamış bir kişi olarak, ihtilalden sonra ülkede neler olacağını tahmin edebilen bir insanım. Askeri yönetimde demokrasi olmaz. Bu tür yönetimlerde insanlar ezilir, ses çıkartamaz. O akşam balkonda otururken komşularım tankların yürüdüğünü, ihtilal olduğunu söyledi. Televizyonu açtım hemen. Bu benim üzerimde büyük bir şok etkisi yarattı. Daha önce yaşadığım günler aklıma geldi. 15 Temmuz'da 1980 darbesini hatırlayınca hasta oldum, rahatsızlandım. Sabaha kadar kalp atışlarım düzensizleşti ve huzursuzdum."

Yaşam için demokrasinin olmazsa olmazlardan olduğuna değinen Mazlum, en iyi yönetim rejiminin demokrasi olduğunu kaydetti.

Yorumlar