AP'nin Türkiye kararı

ANKARA (AA) - Avrupa Parlamentosunun (AP) Türkiye'nin Avrupa Birliği ile sürdürdüğü müzakerelerin geçici süreliğine dondurulmasını tavsiye eden ve hukuki bağlayıcılığı olmayan tasarıyı kabul etmesine düşünce kuruşları tepki gösterdi.

Anadolu Stratejik Düşünce Akademisi (ASDA) Başkanı Mahmut Harun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kararın hukuki bir geçerliliğinin olmadığını hatırlatarak, bu girişimin AB'nin geleceği adına endişe verici olduğunu söyledi.

Türkiye'nin son yıllarda özellikle dış politikada kendi değerlerini gözeterek politikalar belirlediğini vurgulayan Aksoy, AB başta olmak üzere Batılı ülkelerin karşılarında güçlü bir Türkiye görmek istemedikleri belirtti.

Kararı "aba altında sopa göstermek" olarak yorumlayan Aksoy, şunları kaydetti:

"AB bize karşı demokrasiyi kendi putları olarak görüyor ancak yeri geldiğinde mazluma karşı o demokratik tutumunu bir kenara bırakabiliyor. Türkiye 50 yıl önceki gibi dışa göbekten bağımlı bir ülke değil artık. Kararlarını kendisi alabilen ve uygulayan bir ülkeyiz. Mülteciler konusu başta olmak üzere birçok krize karşı duyarsız kalan AB ve Birliğin zihniyetini taşıyan diğer ülkeler, karşılarında güçlü bir Türkiye görmek istemiyorlar. Yaptırım uygulamak istemelerinin sebebi de budur. Zaten kendileri de bunu açık açık söylüyorlar. Bu gün yaptıklarının özeti ise aba altında sopa göstermektir. Ancak Türkiye buna pabuç bırakmaz."

- "Yüzeysel bir karar"

Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) Başkanı Süleyman Şensoy da Türkiye'nin AB serüveninin hiçbir zaman üyelik ile sonuçlanacağına inanmadığını vurgulayarak, kararın yüzeysel bir tutum olduğuna işaret etti.

İlerleyen günlerde iki tarafın karşılıklı tavırlarına göre yeniden normalleşmenin yaşanabileceğini belirten Şensoy, "Batıyla çok inişli çıkışlı bir sürecimiz var son birkaç yıldır. Kırılmaların yüzeysel olduğunu düşünüyorum çünkü ülkelerin dış ilişkilerini ve dış siyasetinde tercihlerini bağımlılıkları belirler. Türkiye'nin bağımlılıklarının yüzde 70'i Batının lehinedir. Toplam dış ticaret hacminin yarısı da AB ülkeleriyledir. Dolaysıyla bu tür dış politika değişikliklerinin yüzeysel olduğunu düşünüyorum." ifadesini kullandı.

Şensoy, söz konusu kararın hukuki bağlayıcılığının olmadığına dikkati çekti. Şensoy "Bu girişim bağlayıcılığı olan bir karara dönüşür mü? Bundan sonraki süreçte tarafların tutumu belirleyecektir bunu. Türkiye'nin AB sürecinin hiçbir zaman üyelikle sonuçlanacağına inanmadım. Türkiye'nin istikrarı açısından, kurumsal birikimi tamamlamak için AB'nin bir çıta olduğunu düşündüm. Dolayısıyla henüz bundan vazgeçmek için dünyada oluşmuş bir konjonktür yok." değerlendirmesini yaptı.