AK Parti Üsküdar 6. Olağan İlçe Kongresi

- Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan: (3) - "Amerika'nın, İngiltere ve Fransa ile birlikte rejimin, kimyasal silah tesislerini hedef alan son saldırısında bir defa daha gördük ki bu iş öyle pansuman tedbirlerle olmuyor" - "Dostlar alışverişte görsün diye bir adım atılmamalı ama biz şunu biliyoruz ki Esed, kim ne derse desin zalimdir" - "Konvansiyonel silahlarla olduğu zaman dokunma, kimyasalla olduğu zaman dokun. Yüz binlerce insan bu Suriye'de öldü. Bunları kim öldürdü? Önce bunun hesabını bir soralım" - "Türkiye'den başka bu ülkede faaliyet gösterip de Suriye halkına güvenli bir gelecek vadeden hiçbir güç yok" - "Suriye üzerinde hesap yapanlar petrol üzerinde hesap yapıyor ve bu oyunu da biz bozacağız. Suriye halkıyla el ele vererek, bu ülkeyi yeniden ayağa kaldırarak onları şaşırtmaya inşallah devam edeceğiz"

Google Haberlere Abone ol
AK Parti Üsküdar 6. Olağan İlçe Kongresi

İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Amerika'nın, İngiltere ve Fransa ile birlikte rejimin, kimyasal silah tesislerini hedef alan son saldırısında bir defa daha gördük ki bu iş öyle pansuman tedbirlerle olmuyor." dedi.

Erdoğan, AK Parti Üsküdar İlçe Kongresi'nde yaptığı konuşmada, Suriye'de yaşanan son gelişmelere değindi.

Artık Suriye'de Türkiye'nin olmadığı hiçbir adım atılmasının mümkün olmadığının altını çizen Erdoğan, "Amerika'nın, İngiltere ve Fransa ile birlikte rejimin kimyasal silah tesislerini hedef alan son saldırısında bir defa daha gördük ki bu iş öyle pansuman tedbirlerle olmuyor." dedi.

Dün, Rusya, Fransa ve İngiltere başkanlarıyla yaptığı telefon görüşmelerine değinen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Gerek Macron, gerek May onlarla yaptığım görüşmeler, Sayın Putin ile yaptığım görüşmeler, bütün bunlarla birlikte havayı şöyle bir koklayalım istedik. Değerlendirmeleri yapalım istedik ve yaptığımız değerlendirmelerde bölgenin huzuru için artık şöyle daha yumuşak, muhteris bir havada değil bölgedeki bu sıkıntıları aşmamızın gereği için neler yapabiliriz, bunları konuşalım istedik ama dostlar alışverişte görsün diye bir adım atılmamalı ama biz şunu biliyoruz ki Esed, kim ne derse desin zalimdir. Kim ne derse desin. Kaldı ki bu müdahale illa kimyasal olması şart değil, konvansiyonel olduğu zaman bir kenara mı koyacaksınız? Konvansiyonel silahlarla olduğu zaman dokunma, kimyasalla olduğu zaman dokun. Yüz binlerce insan bu Suriye'de öldü. Bunları kim öldürdü? Önce bunun hesabını bir soralım. Hep birlikte soralım. Türkiye'den başka bu ülkede faaliyet gösterip de Suriye halkına güvenli bir gelecek vadeden hiçbir güç yok."

- "Suriye halkının arkasında sadece Türkiye var"

Türkiye'de 3,5 milyon Suriyelinin bulunduğuna işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"3,5 milyon Suriyeli nerede kalıyor? Çıkıp bunun cevabını bana versinler. Türkiye'de kalıyor. Fransa'da mı kalıyor, Almanya'da mı kalıyor? Nerede kalıyor? Bizde kalıyor. Kendilerine diyoruz, gelin, insani bir yardım yapalım, insanca yaşayabilecekleri bir imkan sağlayalım. Hiçbirisi elini uzatmıyor. Bu kadar bomba yağıyor. Şuralara yağdırdığınız bombaların parasını getirip ortaya koysanız burada Türkiye tarafında, Suriye tarafında bunlara yeni şehirler kurarız ve bu insanları da buraya baştan beri söylediğim tezimdir biliyorsunuz, güvenli bölge tezi, Obama güvenli bölgeyi önce konuştu sonra o da saptı. Sayın Trump, o da güvenli bölgeyi konuştu ama arkasında durmadı. Hadi kuralım güvenli bölgeyi. Suriye'de sahaya bozulanı düzeltmek için giren Türkiye'den başkasını göremezsiniz. Her terör örgütünün arkasında bir ve birkaç ülkenin belki siluetine rastlayabilirsiniz ama Suriye halkının arkasında sadece Türkiye var."

- "Suriyeli muhaliflerle oturulup konuşulmalı"

"Suriye'de hava öyle dumanlı ki kimin kimle ne yaptığı meçhul." diyen Erdoğan, sadece Türkiye'nin sözü, icraatı ve niyetinin açıkça ortada olduğunu söyledi.

Erdoğan, Türkiye'nin Suriye konusundaki görüşlerini şöyle aktardı:

"Peki biz ne diyoruz? 'Suriye'deki tüm terör örgütlerine karşıyız' diyoruz. Ne diyoruz? 'Suriye'de kadınlar, çocuklar, mazlumlar katledilmesin, etnik temizlik yapılmasın, kimse inancından dolayı zulme maruz kalmasın' diyoruz. Ne diyoruz? 'Suriye sorununa siyasi çözüm bulunabilmesi için bu ülkenin gerçek sahibi olan Suriyeli muhaliflerle oturulup konuşulmalı' diyoruz. Ne diyoruz? 'Suriye'de güvenli bölgeler oluşturup, milyonlarcası ülkemizde olan mültecilerin evlerine, yurtlarına dönmeleri sağlanmalı' diyoruz. "

Fırat Kalkanı Harekatı'nın ardından 160 bin mültecinin geri döndüğünü anımsatan Erdoğan, "Aynı şekilde inanın Afrin'e de en azından 200 bin dönüş olacak. Ben bunu görüyorum." dedi.

Suriye halkının üzerine atılan bomba, füze, yöneltilen silah ve kullanılan mühimmatın, para olarak bölgeye aktarılması halinde tüm sığınmacıların yaşayabileceği o şehirlerin kurabileceğinin altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bunu yıllardır tüm Batılı liderlere, Suudi Arabistan başta olmak üzere, Almanya ve diğerlerine, Amerika, hepsine söyledim. Arap ülkelerinin yöneticilerine teklif ettim. Maalesef bu kaynaklar hala Suriye'yi imar etmek için değil yıkmak için gelenlere aktarılıyor. Biz kendi kontrolümüz altındaki yerlerde bu projeyi uyguluyoruz ama neyle? Konteyner kentlerle. Ben diyorum ki konteyner kentler olmasın, çadır kentler olmasın, bir an önce normal şehirler yapalım. Cerablus'ta, El-Bab'ta, Azez'de, şimdi Afrin'de ve çevresindeki şehirlerde temel hizmetler için gereken altyapıdan yönetim yapısına kadar her konuda Suriyeli kardeşlerimize yeni bir gelecek inşa etmenin adımlarını atalım. Türkiye'ye, Suriye'den çıkma çağrısında bulunanlar, bu çağrıyı yapanlar herhalde bu durumdan rahatsız. Çünkü Türkiye'nin olduğu yerde terör olmaz. Sadece huzur kök salabilir. Terör olmayınca da Suriye ve bölgeyle ilgili hesaplar tutmuyor. Pusulalar şaşıyor. Suriye üzerinde hesap yapanlar petrol üzerinde hesap yapıyor ve bu oyunu da biz bozacağız. Suriye halkıyla el ele vererek, bu ülkeyi yeniden ayağa kaldırarak onları şaşırtmaya inşallah devam edeceğiz. İnşallah Münbiç'ten Haseke'ye kadar olan diğer bölgeleri de Suriye halkı için özgür ve müreffeh yerler haline dönüştüreceğiz. Bu mücadelede yanımızda olan herkese teşekkür ederiz. Tüm bu gerçeklere rağmen Türkiye'ye karşı hala terör örgütlerinin ve zalim rejimin yanında yer alanların da en kısa sürede hakikatleri göreceklerine inanıyorum. Rabbim yar ve yardımcımız olsun."

Kongreye katılanlara teşekkür eden Erdoğan, konuşmasının sonunda Rabia işareti yaparak, salonda bulunanlarla, "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet" sloganını söyledi.

"Bütün bunları sağlayabilmek için bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Kongremiz hayırlı olsun." diyen Erdoğan, bugüne dek ilçe teşkilatı yönetiminde görev alanlara teşekkür ederken, görevi devralanlara başarı diledi.

- Kongreden notlar

Kongreye, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen de katıldı.

Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, annesi Tenzile Erdoğan'la resminin bulunduğu yağlı boya bir tablo takdim etti.

(Bitti)

Yorumlar