AİHM'in 13 yıllık sözde Ermeni soykırımı çıkmazı

- Kayseri Barosu avukatlarından Orhan Pekmezci'nin, Fransa Ulusal Meclisinin sözde Ermeni soykırımını tanıyan kararının hukuka aykırılığının tespiti ve iptaline ilişkin AİHM'de açtığı dava, aradan geçen 13 yıla rağmen sonuçlandırılamadı - Avukat Pekmezci: - "Son talebimde eğer karar veremiyorsanız işlem doğru mu yanlış mı, hukuka uygun mu değil mi hiç değilse bu konuda görüş bildirin dedim. Şu an verecekleri cevabı bekliyorum" - "Yaptığımız görüşmelerde ülke meclislerinin iç işlerine karışmadıklarını söylüyorlar ancak yakın zamanda gördük. Geldiler ülkemizde bir partinin meclisimizdeki grup toplantısına katıldılar. Bunların müdahale edemeyecekleri iş yok"

Google Haberlere Abone ol
AİHM'in 13 yıllık sözde Ermeni soykırımı çıkmazı

KAYSERİ (AA) - ORHAN CANBULATEL - Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Kayseri Barosu avukatlarından Orhan Pekmezci'nin 2003'te "sözde Ermeni soykırımı"nı tanıyan Fransa aleyhine açtığı davayı, aradan 13 yıl geçmesine rağmen hala karara bağlayamadı.

Pekmezci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Fransa Ulusal Meclisinin 18 Ocak 2001'de sözde Ermeni soykırımını tanıdığını, bunun üzerine 24 Ekim 2003'te kararın hukuk aykırılığının tespiti ve iptali ile Ermenilerin göçü sırasında yapılan masrafların karşılığı olarak Türkiye'ye 171 milyon avro tazminat ödenmesi için AİHM'e başvurduğunu anımsattı.

AİHM'in de başvuruyu kabul ederek ikinci daireye havale ettiğini belirten Pekmezci, "Mahkemeye bugüne kadar 113 belge gönderdim. Başta ABD, Rusya, İngiltere, Fransa ve Türkiye'nin arşivlerinin konuyla ilgili bölümlerinin açılması ve incelenmesini talep ettim. Meclislerin tarihi konularda karar alamayacaklarını, bunun akademik bir çalışma olduğu, ABD'li tarihçi Justin McCarthy'nin de ifade ettiği gibi asıl soykırıma uğrayanların Türkler olduğunu savunmamda belirttim." diye konuştu.

Pekmezci, istenen bütün delilleri sunmasına ve aradan 13 yıl geçmesine rağmen AİHM'in davayı bir türlü sonuçlandıramadığını ifade ederek, şunları anlattı:

"Yaptığımız görüşmelerde ülke meclislerinin iç işlerine karışmadıklarını söylüyorlar ancak yakın zamanda gördük. Geldiler ülkemizde bir partinin meclisimizdeki grup toplantısına katıldılar. Bunların müdahale edemeyecekleri iş yok. Bu konu Türkiye aleyhine büyük bir soykırım endüstrisine dönüşmüş. Büyük paralar dönüyor. Binlerce internet sitesi Türkiye aleyhinde çalışıyor. Açık konuşayım, AİHM karar vermekte korkuyor. Son talebimde eğer karar veremiyorsanız işlem doğru mu yanlış mı, hukuka uygun mu değil mi hiç değilse bu konuda görüş bildirin dedim. Şu an verecekleri cevabı bekliyorum."

- "AİHM tam kadro burada olurdu"

Bugüne kadar ortaya çıkan 200'ün üzerindeki toplu mezarın tamamının Türklere ait olduğuna dikkati çeken Pekmezci, "Eğer bunlardan biri Ermeni mezarı olsaydı AİHM tam kadro burada olurdu. Bizim davaya ikinci daire bakıyor. Gözlemcisi, temsilcisi, mahkeme üyeleri, AB, Avrupa Konseyi yetkilileri hepsi gelirdi." dedi.

Pekmezci, AİHM'in bir dönem Türkiye'deki yargılama sürelerinin uzun olmasını eleştirdiğini dile getirerek, 13 yıl olmasına rağmen kendilerinin de hala karar veremediğini, bu kadar uzun süren çok fazla örnek olmadığını vurguladı.

Meclislerin ırksal nefret yayamayacağını, toplumlar arasına kin sokamayacağına işaret eden Pekmezci, "Ermeniler, lobi faaliyetlerinden vazgeçmek için Trabzon-Van arasındaki bölge ile 260 milyar dolar tazminat istiyor. Onun için bu, bütün Türkiye'yi ilgilendiren bir konu. Bütün kurumlarımızı, vatandaşlarımızı bu konuda hassas olmaya davet ediyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Yorumlar