AB Üyesi Akdeniz Ülkeleri Zirvesi

- Yunanistan Başbakanı Çipras: - "Biz Avrupa'yı bölmek için bir araya gelmiş bir girişim değiliz. Aksine daha fazla birlik sağlamak için diyalog kuruyoruz" - Fransa Cumhurbaşkanı Hollande: - "Brexit sonrası popülistler Avrupa'nın dağılacağını umuyorlardı. Güney ülkeleri olarak tüm AB'ye birlik ve bağlılık mesajı göndermeliyiz" - Portekiz Başbakanı Costa: - "Yükü paylaşmak için dayanışma göstermeliyiz. Uluslararası koruma arayan sığınmacıları kucaklamalıyız. Bu yük, orantısız bir şekilde dış sınırlara yakın olan ülkelere bırakılamaz" - Malta Başbakanı Muscat: - "Şu anki sistem olan Dublin sözleşmesi vadesini doldurdu. Göçmen sorununu çözmekte yetersiz kaldığı çok açık. Gerçekle bağdaşmıyor"

Google Haberlere Abone ol
AB Üyesi Akdeniz Ülkeleri Zirvesi

ATİNA (AA) - Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras, "Biz Avrupa'yı bölmek için bir araya gelmiş bir girişim değiliz. Aksine daha fazla birlik sağlamak için diyalog kuruyoruz" dedi.

Yunanistan, Fransa, İtalya, Portekiz, Malta ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi'nden "Avrupa Birliği Üyesi Akdeniz Ülkeleri Zirvesi" için Atina'da bir araya gelen liderler, toplantıların ardından bir basın açıklaması yaptı.

Atina Deklarasyonu'nun zirvede bir araya gelen liderlerin Avrupa'daki birliği arttırmak için sahip oldukları ortak iradeyi gösterdiğini belirten Çipras, "Biz Avrupa'yı bölmek için bir araya gelmiş bir girişim değiliz. Aksine daha fazla birlik sağlamak için diyalog kuruyoruz." şeklinde konuştu.

Avrupa vatandaşlarının hayat kalitesini yükseltmek için daha spesifik önlemler alınması gerektiğini vurgulayan Çipras, bunların büyümeyi öne çıkaran ve istihdam yaratan önlemler olması gerektiğini söyledi.

Avrupa vatandaşları arasında güvenlik algısına katkıda bulunulması gerektiğine değinen Çipras, "Milliyetçilik ve yabancı düşmanlığı gibi olgularla mücadele ederek bu tür tahriklerin üstesinden gelmek için kendi yaklaşımımızı sergilememiz gerekiyor." ifadelerini kullandı.

Çipras, bir sonraki zirvenin ise Akdeniz'in diğer ucu Portekiz'de yapılacağını bildirdi.

Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Akdeniz ülkelerinin birbirlerinden farklı olsalar da Atina'da birlik ve bağlılık adına bir araya geldiklerini belirtti.

Akdeniz ülkelerinin, özellikle Afrika ve Orta Doğu ülkeleriyle diyalog ve işbirliği kurarak Avrupa'nın istikrar ve güvenliğine katkı sağlayabileceğini aktaran Hollande, "Avrupa kendi güvenliğini oluşturacak koşulları sağlayabilmeli." diye konuştu.

Hollande, zirveyle birlikte gelecek hafta Bratislava'da gerçekleşecek AB Liderler Zirvesi'nde kendi fikir ve sonuçlarını sunabilmeyi istediklerine işaret ederek "Brexit sonrası popülistler Avrupa'nın dağılacağını umuyorlardı. Güney ülkeleri olarak tüm AB'ye birlik ve bağlılık mesajı göndermeliyiz." dedi.

İtalya Başbakanı Matteo Renzi ise Atina deklarasyonunun Avrupa'nın gelişimine katkıda bulunduğu için önemli olduğunu vurguladı.

Portekiz Başbakanı Antonio Costa da güvenlik politikalarının önemine dikkati çekerek "Vatandaşlarımız güvenlik konusunda endişeli. Kendi ortak dış güvenlik politikamızı uygulayabilmemiz önemli." değerlendirmesinde bulundu.

AB'nin dış sınırların korunması için işbirliği çağrısı yapan Costa, "Yükü paylaşmak için dayanışma göstermeliyiz. Uluslararası koruma arayan sığınmacıları kucaklamalıyız. Bu yük, orantısız bir şekilde dış sınırlara yakın olan ülkelere bırakılamaz." görüşünü aktardı.

Costa, Avrupa'da radikalleşmenin önüne geçilmesi için çözümün buna yol açan sebeplerin ele alınması ve onlarla mücadele edilmesiyle bulunabileceğini vurguladı.

Malta Başbakanı Joseph Muscat, "Bazıları Avrupa'da sorun yaratan ülkelerin bir araya geldiğini düşünebilir ama biz burada sorun değil çözüm önerileri yarattık." şeklinde konuştu.

Göçmen sorununa ve dış sınırların korunmasına da değinen Muscat, "Şu anki sistem olan Dublin Sözleşmesi, vadesini doldurdu. Göçmen sorununu çözmekte yetersiz kaldığı çok açık. Gerçekle bağdaşmıyor." ifadelerini kullandı.

Zirveye ayrıca, İspanya AB ile ilişkilerden sorumlu Devlet Sekreteri Fernando Eguidazu da katıldı.

- Atina Deklarasyonu

Zirve sonrası yayımlanan ortak bildiride ise göçmen ve sığınmacı krizine ilişkin öneriler ön plana çıktı. Bildiride, göçmen krizinin çözümü için ortak duruş ve dayanışma çağrısı yapıldı.

Avrupa'nın dış sınırlarının korunması için daha fazla işbirliği mesajının yanı sıra, Akdeniz ve Afrika ülkeleriyle işbirliğini güçlendirmek de ana başlıklar arasında yer aldı.

Ekonomi alanında ise "Juncker Planı"na destek mesajı verilirken, gençlerin istihdamı için daha fazla sosyal program çağrısında bulunuldu.

Göç meselesine ilişkin ise ırkçılık ve yabancı düşmanlığının AB'de hoş görülemeyeceği vurgulandı, Ege Denizi'nde ölümlerin durdurulması için Türkiye ve AB arasındaki göçmen mutabakatının desteklenmesi gerektiği kaydedildi.

Yorumlar