"6. Vatan Konferansı"

- Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan: - "Mehmetçiklerimiz terörle mücadele ediyorlar. Zeytin Dalı Harekatı'nın temel amacı, bölgede güven ve istikrarın sağlanmasıdır. Güven ve istikrar sağlandığında yeni mülteci akınları duracak, Suriyeli kardeşlerimiz inşallah ülkelerine dönebileceklerdir. Fırat Kalkanı Operasyonu neticesinde 140 binden fazla mülteci Cerablus'a dönmüştür. İnşallah Zeytin Dalı Harekatı'ndan sonra da 500 bin kişinin Afrin'e dönmesi beklenmektedir"

Google Haberlere Abone ol
"6. Vatan Konferansı"

İSTANBUL (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Zeytin Dalı Harekatı'na ilişkin, "Mehmetçiklerimiz terörle mücadele ediyorlar. Zeytin Dalı Harekatı'nın temel amacı, bölgede güven ve istikrarın sağlanmasıdır. Güven ve istikrar sağlandığında yeni mülteci akınları duracak, Suriyeli kardeşlerimiz inşallah ülkelerine dönebileceklerdir. Fırat Kalkanı Operasyonu neticesinde 140 binden fazla mülteci Cerablus'a dönmüştür. İnşallah Zeytin Dalı Harekatı'ndan sonra da 500 bin kişinin Afrin'e dönmesi beklenmektedir." dedi.

Emine Erdoğan, Elite World Europe Hotel'de düzenlenen "6. Vatan Konferansı"na katıldı. Konferansta konuşan Erdoğan, Suriye'de yaşanan sorunların temelinin ne siyasi ne de politik olduğunu söyledi.

Ahlaki bir meseleyle karşı karşıya olduklarını belirten Erdoğan, yaklaşık 7 yıldır kadınları evsizliğe, çocukları ana babasızlığa, insanları vatansız kalmaya mecbur bırakan bir dünya düzeniyle karşı karşıya olunduğunu vurguladı.

Yerkürenin bir devrime ihtiyacının olduğunu aktaran Erdoğan, "İnsanlığı düştüğü yerden kaldıracak bir vicdan devrimi yapmak durumundayız. Uluslararası kurumlar, sivil toplum kuruluşları ve devletler olarak alarm çalan sorunlar etrafında buluşmalıyız. Bir zamanlar evinde, mahallesinde, şehrinde, ülkesinde huzur içinde yaşayan Suriyeli kardeşlerimin bugün farklı coğrafyalara göç etmek zorunda kalmasına, ben bir anne olarak razı olamıyorum. Bir insan olarak bunu asla kabullenemiyorum. Bireyler, sivil toplum kuruluşları ve devletler olarak yapacaklarımız olmalı. Türkiye Cumhuriyeti Devleti üzerine düşen sorumluluklarını tüm boyutlarıyla yerine getirme çabasındadır." şeklinde konuştu.

Ülkede yaşayan Suriyeli sığınmacılar konusuna değinen Emine Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"5-6 yıldır 4 milyona yakın mülteci kardeşimizi ülkede misafir ediyoruz. Gerek kamplarımızda gerekse de sivil toplum kuruluşlarımızın, vatandaşlarımızın çabalarıyla dayanışma halindeyiz. Devletimizin açtığı kamplarda kadınlar ve çocuklar için tüm ihtiyaçlar düşünülmüş durumdadır. Uluslararası kurumların ifadesiyle, 'Türkiye dünyada benzeri olmayan şartlar tesis ediyor', kadınlara mesleki edinme kursları açıyor, mülteciler için istihdam alanlarını artırıyor. AFAD ve Kızılayımız elimizden geleni yapıyorlar. Türkiye olarak tüm dünyada ezber bozan bir insani yardım faaliyeti sürdürüyoruz. Ülkemizde doğan 150 binden fazla mülteci çocuğun kayıp bir nesil olmasına asla göz yumamayız. Bu nedenle bakanlıklarımız eğitim seferberliği yapıyorlar, yüksek öğretimde gençler için özel kontenjanlar ayrılıyor."

Suriye'deki soruna ilişkin Türkiye'nin bir yandan da siyasi ve diplomatik alanda çalışmalar yaptığına dikkati çeken Erdoğan, ara buluculuk çalışmalarıyla da mevcut çatışmaların önüne geçilmesi noktasında bölgede öncü bir rol oynadığını vurguladı.

- "Harekatın amacı, bölgede güven ve istikrarın sağlanmasıdır"

Emine Erdoğan, Afrin'deki terör örgütlerine yönelik başlatılan Zeytin Dalı Harekatı'na da değinerek, şunları söyledi:

"Mehmetçiklerimiz terörle mücadele ediyorlar. Zeytin Dalı Harekatı'nın temel amacı, bölgede güven ve istikrarın sağlanmasıdır. Güven ve istikrar sağlandığında yeni mülteci akınları duracak, Suriyeli kardeşlerimiz inşallah ülkelerine dönebileceklerdir. Fırat Kalkanı Operasyonu neticesinde 140 binden fazla mülteci Cerablus'a dönmüştür. İnşallah Zeytin Dalı Harekatı'ndan sonra da 500 bin kişinin Afrin'e dönmesi beklenmektedir. Bu zor süreçte aslolan birlik ve beraberliğimizi korumaktır. Bölgemiz tarih boyunca medeniyetlerin beşiği, inançların, kültürlerin karşılaşma noktası olmuştur. Bu bölgeyi bir barış havzasına dönüştürmek bizlerin çabasıyla olacaktır. İnandığımız ortak din bize bunu emretmektedir. Bu topraklar Allah'ın izniyle Müslümanların güçlü ve ortak iradesiyle huzurun vatanı olacaktır."

Vatanın kutsal olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Onu korumak da birinci sorumluluğumuzdur. Türkiye bu uğurda büyük bir mücadele veriyor. Bu süreçte maalesef şehitler veriyoruz. İçimiz yanıyor. Allah şehitlerimizi rahmetiyle kuşatsın, ailelerine, milletimize sabırlar nasip etsin. İstanbul ne kadar bizimse, kültürel olarak Şam da o kadar bizimdir. Bursa ne kadar bizimse Halep de, o kadar bizimdir. Sınırların bir önemi olduğunu düşünmüyorum. Mayamız birdir. Bu nedenle Suriyeli kardeşlerimiz, yani sizler de o kadar bizdensiniz. İnanıyorum ki, bir gün ülkenize dönecek, şehirlerinizi imar edip, yuvalarınızı yeniden kuracaksınız. O vakte kadar dayanışma içinde inşallah bu insanlık imtihanını birlikte vereceğiz." ifadelerini kullandı.

Emine Erdoğan, "Bir gün şehirlerinize döndüğünüzde yanınızda götüreceğiniz şeyin, önce Türkiye sevgisi, ikinci olarak da Türkçe bilgisi olmasını isteriz. Türkçe öğrenmek aramızdaki sağlam iletişimin gereğidir. İnsanın yaşadığı ülkenin dilini öğrenmesi sosyal hayata katılımın istihdam imkanlarından yararlanmanın da ön şartıdır." dedi.

Konuşmasının ardından Emine Erdoğan'a günün anısına Vatan Derneği Başkanı Muaz es-Sibai tarafından bir plaket takdim edildi.

Konferansa, İstanbul Valisi Vasip Şahin'in eşi Şeyma Şahin, AFAD ve Türk Kızılayı yetkilileri, Suriyeli sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, Birleşmiş Milletler yetkilisinin de aralarında olduğu çok sayıda davetli katıldı.

Yorumlar