Yıldız: Eroğlu ile farklı cümleler kullansak da aynı şeyi kastediyoruz
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile farklı cümleler kullansak da aynı şeyi kastediyoruz.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Orman ve Su
İşleri Bakanı Veysel Eroğlu ile farklı cümleler kullansak da aynı
şeyi kastediyoruz. Ortada bir tezat yok." dedi.
20. Uluslararası Enerji ve Çevre Fuarı ve Konferansı’na (ICCI)
girişinde gazetecilerin elektrik ithalatı tartışmaları ile ilgili
sorularını cevaplayan Taner Yıldız, “Su miktarlarının seviyesi ile
enerjinin üretimi birbiri ile bağlantılı olsa da ayrı sonuçlar
doğuran bir konudur. Türkiye’de kar ve yağmur yağışının geçen
senelerin altında olduğundan söz ediyorum. Bunu bunalım haline
getirenler doğru yapmıyor. Türkiye’de herhangi bir enerji üretimi
ile alakalı, elektrik tüketimi ile alakalı, elektrik kesintileri
ile alakalı herhangi bir bunalım yok.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin toplam elektrik tüketiminde ithalat payının yüzde 3
olduğunu aktaran Yıldız, "Türkiye’nin elektrik ihracatı da var.
Toplam yüzde 2-2,5 bedelden söz ediyoruz. Elektriğin tamamını ithal
ediyormuşuz gibi bir görüntü, enerji sektörüne, enerji sektörüne
üretim yapan elektrik üreticilerine haksızlıktır. Türkiye’de
elektrik ile alakalı kurulu güç, geçen sene rekor kırmıştır. 7 bin
megawatt (MW) yeni güç eklenmiştir. Türkiye’nin 1902 ile 2002
döneminde elde ettiği kurulu güçten daha fazlası AK Parti
hükümetinde yakalanmıştır. Bu nedenle Türkiye’de enerji sıkıntısı
söz konusu değildir." diye konuştu.
Bakan Eroğlu ile aynı şeyleri dillendirdiklerini ifade eden Yıldız,
şöyle devam etti:
"Yağmur yağarsa su birikiyordur, yağmıyorsa su birikmiyordur. Bu,
bizim elimizde değildir. Su miktarları enerji üretimi ile alakalı
Temmuz ve Ağustos aylarında, Eylül aylarında artı takviyeye ihtiyaç
vardır. Ben, dün Orman ve Su İşleri Bakanı Eroğlu ile görüştüm,
aynı şeyleri dillendirdiğimizi görüyorum. Her su enerjiye dönüşmez.
Teknik konulara, detaylara girmeyeceğim. Bu bağlamda Türkiye’nin
elektrik üretiminde hidroelektrik santrallerinden yararlanacağı
payın inmemesi için uğraşıyoruz. İyi niyetle yer yer tencere ve
tava çalan kardeşlerimizden yerli kaynaklarla alakalı daha duyarlı,
dikkatli olmalarını istirham ediyorum. Her birimiz enerji
verimliliği ve tasarrufu ile uğraşalım. Tencere ve tava çalacaksak
bunu enerji verimliliği tasarrufu için yapalım. Yerli kaynaklar
aleyhine değil; rüzgâr, su, güneş, jeotermal kaynakları artırıp
bağımlılığı indirelim. Türkiye’nin enerji planları da bunu
içermektedir."
Yıldız, “Doğalgazda elektrik payının artacağı, bunun elektrik
fiyatlarına zam olarak yansıyacağı iddia ediliyor. Bu iddia ile
ilgili açıklamanız var mı?” sorusuna şöyle cevap verdi:
"“İddianın birinci kısmı doğru, ikinci kısmı yanlış. Eğer yağmur ve
kar çok yağmazsa bizim hidroelektrik santrallerinden üreteceğimiz
elektrik miktarı geriler; bunun yerine başka kaynaklar ikame eder.
Nedir? Doğalgaz, yerli kömür, ithal kömür gibi kaynaklar.
Türkiye’yi enerjisiz bırakmayız. Tabii onu hangi kaynaklardan
üreteceğimiz önemli. Onun için diğer kaynakları kullanma
mecburiyetimiz artar. Doğalgaz payı artar. Yüzde 43’e kadar
indirdiğimiz doğalgaz payı yağış rejimi düzenli olmadığı için
artar. Temenni etmeyiz bunu. Ama biz yine de arada farkın çok
olmayacağını tahmin ediyoruz. Olan bitenleri izleyeceğiz, ama
ortada sorun yok. 30 Mart seçimlerinden sonra her vesile ile
herhangi noktada problem oluşturulmasına karşıyız. Elimizde
imkânlarımız var, hamdolsun kaynaklarımız müsait biz sıkıntı
öngörmüyoruz. Doğru da bulmuyoruz, bunu.”
CİHAN
Yorumlar