'Yerli sermayenin ülke dışına çıkması olumsuz bir tablo'

İngiliz Ashmore Group, 2010 yılında satın aldığı Nezih Kitap’ı 17 Aralık 2013 tarihinden sonra yaşananları gerekçe göstererek elinden çıkardı.

Google Haberlere Abone ol
'Yerli sermayenin ülke dışına çıkması olumsuz bir tablo'

İngiliz Ashmore Group, 2010 yılında satın aldığı Nezih Kitap’ı 17 Aralık 2013 tarihinden sonra yaşananları gerekçe göstererek elinden çıkardı. Nezih Kitap'ın ardından Koza Madencilik AŞ de şirketini İngiltere’de kurma kararı aldı.

Gazi Üniversitesi Ekonometri Bölümü öğretim görevlilerinden Doç. Dr. Murat Atan, yaşanan bu duruma ilişkin Cihan Haber Ajansı (Cihan) muhabirine yaptığı açıklamada, yerli sermayenin ülke dışına çıkmasının ekonomi açısından olumsuz bir tablo olduğunu söyledi. Söz konusu şirketlerin bir takım yapısal durumlardan dolayı denetimlere tabi tutulduğunu aktaran Atan, "Şirketler denetim ister, şirketler doğru çalışıyorsa denetimden yana bir sıkıntısı olmaz ama Türkiye’de denetim mekanizması farklı çalışıyor. Siz doğru düzgün çalışsanız da mutlaka yanlış çalışıyormuşsunuz düşüncesinden hareket ederek, kağıt üzerinden bir takım işlemler yapılıyor tabi bu da çekiyor. Uzun vadede yabancı sermaye açısından sıkıntıya düşürür bizi, yerli yatırımın başka yerle kayması ekonomi açısından olumlu bir gelişme değil. Uzun vadede sıkıntı oluşturabilecek bir durum ama kısa vadede bunun şok etkisi oluşturacağını sanmıyorum." yorumunu yaptı.

"GERGİNLİKLER UZLAŞI YOLUYLA ORTADAN KALKAR"

Doç. Dr. Atan, küresel sermayeler açısından internet yasağı gibi konuların olumlu karşılanmadığına işaret ederek, bu tür yasakların uzun sürmesi halinde piyasaların olumsuz etkileneceğine dikkat çekti. Kısa süreli dalgalanmaların piyasalar tarafından bir süre kontrol altına alınabileceğini ifade eden Atan, şöyle şunları aktardı:

"İnternet yasakları, olumlu karşılanan şeyler değil, dünya kamuoyu açısından bakıldığında, küresel sermayeler açısından bakıldığında yerli piyasa değil, ithalat ve ihracat işlemi yapıp dış piyasaya yönelen, yabancı sermaye çeken firmalar açısından bu tür gelişmeler hep olumsuz algıdır. Bunların uzun sürmesi de bu olumsuz algının piyasalara yansımasına sebep olur. Kısa süreli dalgalanmalar piyasalar tarafından bir süre kontrol altına alınabilir. O şoklar tabiri caizse piyasa tarafından sindirilip düzene sokulabilir ama uzun vadede devam ederse bu uygulamalar yapısal etkiler bırakmaya çalışır. Yapısal etkiler de ekonomik açısından olumsuzdur."

Türkiye’de kısa bir süre sonra siyasi gerginliklerin uzlaşı yoluyla ortadan kalkacağını öngören Atan, "Gerginlikler böyle sürmez, tabiri caizse iş biraz da seçim sıcaklığıyla oluşuyor. Birkaç gün daha geçtiğinde belli bir noktada uzlaşılacağını düşünüyorum. Bu gerginliğin devam ettirilmesi ekonomik açıdan sıkıntı doğurur. Önümüzdeki aylarda Cumhurbaşkanlığı seçimi var. Muhtemelen başbakan cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olacak. Bu ekonomik sıkıntıların var olması o seçimi de etkiler o yüzden bu gerginliklerin bir süre içinde çözümleneceğini, hükümet kanadından bir çözüm getirileceğine inanıyorum." ifadelerini kullandı.

"DÖVİZ YİNE DE 2 TL’NİN ALTINA İNMEZ"

Dövizin 2 TL’nin altına düşmeyeceğini öngören Doç. Dr. Murat Atan, "Kısa vadeli bir süreç. Şirketlerin dış borç anlamında döviz borçları var, bu süreçte dövize ihtiyaçları var. Talep oluşacak, yabancı sermaye girişinde de bir sıkıntı olması durumunda dövizin belli bir durumda 2 TL’nin altına düşeceğini sanmıyorum. Kısa vadede biraz daha düşer ama çok da yükselmez. Belli bir marjda eski dengesine kavuşur. Bu durum ekonomik göstergelerin çok iyi olduğu için değil, seçim algısının piyasalar tarafından olumlu algılanması nedeniyle bu düşüşü oluşturdu. Bu kısa süreli bir düşüştür diye düşünüyorum." şeklinde konuştu.
CİHAN

Yorumlar