Yazıcı: Yolsuzluk paketinde seçim harcamalarına ilişkin maddeler var
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, yolsuzlukla mücadele paketinde siyasi partilerin harcamaları, seçim harcamaları gibi konuların olduğunu açıkladı.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, yolsuzlukla mücadele
paketinde siyasi partilerin harcamaları, seçim harcamaları gibi
konuların olduğunu açıkladı.
Atatürk Kültür Merkezi (AKM)’nde Rize Tanıtım Günleri’ne katılan
Hayati Yazıcı, program sonunda basın mensuplarının sorularını
cevapladı. "Seçim sonrası yolsuzlukla mücadele paketi geleceği
konuşuluyordu. Bu konuyla ilgili bir değerlendirme yapar mısınız?"
sorusu üzerine Hayati Yazıcı, "Yakın bir zamanda yaşanan olaylar
üzerine başlamadı bu çalışmalar. Yaklaşık 1,5 yıldır bu çalışmalar
var. Bizim bakanlığımızda o toplantılara iştirak ediyor. Yakın bir
zamanda derlenir toparlanır hangi kanunlarla hangi çerçevede bir
kanun yapılacaksa o yapılır. Son zamanlar gündeme gelen konularla
sınırlı değil, bizim gündemimizde olan bir şey. Biliyorsunuz biz 3Y
ile mücadele edeceğiz diye geldik. yolsuzluklar, yoksulluklar ve
yasaklar. Bu konuda da Türkiye’ye kazandırdıklarımız belli
hassasiyetlerimiz belli. Sanırım o çalışmada Bakanlar Kurulu’na
gelir, oradan da Meclis’e sunulur. Detaya girecek durum yok.
Elbette bilgim var, ama detay veremem. Siyasi partilerin
harcamalarına, seçim harcamalarına ilişkin maddeler var.
Biliyorsunuz bunu daha önce 22. dönemde bu konuyla ilgili bir
çalışma başlatmıştık ama bunları tamamlayan bir kanun tasarısı
olacak." karşılığını verdi.
Ergenekon davası gerekçeli kararınının sorulması üzerine de Bakan
Yazıcı, gerekçeli kararın çok uzadığını merakla beklediklerini
söyledi. Yazıcı, "Demek ki yazımı derlenmesi toplanması baya vakit
almış, tabi kararı göreceğiz merak ediyoruz. Onun ötesinde
gerekçeli karara ilişik bir değerlendirme yapacak bilgiye şahit
değiliz. Ben iddianameleri kısmen takip ediyorum, ama esas olan
gerekçeli karardır. Hüküm daha önce açıklandı ama o hükümler neye
oturtulmuş, gerektirici sebepler onları göreceğiz bizim de merak
ettiğimiz bir konu. Hukukçu kimliğimle de merak ediyorum." diye
konuştu.
"Gerekçeli karar içinde İlker Başbuğ ile ilgili terörist değildir
ama terör suçlusudur ifadesi var. Sarıkız, Ayışığı ile ilgili
hükümete bir darbe girişimi var ifadeleri kullanılmıştır. Bunları
nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine Yazıcı, şöyle
konuştu:
"Ben bu konularda birkaç defa ifade ettim. Hiçbir hakim ya da savcı
kanunun öngörmediği bir sözü bir şüpheli için kullanamaz, bir
şüpheli için suçlama kanunun tanımladığı çerçeveyi dikkate
aldığında terör suçu diyorsa savcı terör suçu diyecek, örgütlü suç
diyorsa örgütlü suç diyecek başka bir şey söyleme seçeneği yok,
kanunun tanımına uygun söyleniyor. Demek ki kanıtlar itibariyle
nitelemeyi öyle yapıyor. Şimdi Genel Kurmay Başkanı'na nasıl terör
suçlusu denir. Kanun öyle tanımladıysa değerlendirmeye göre ülkenin
savcısı hakimi onun dışına çıkamaz. Bir örnek vereyim birinin mal
varlığı rızası dışında bir miktarını alıp götürmenin ismi ceza
kanunda hırsızlık suçudur. Böyle bir fiili işleyen kişiye savcı ya
da hakim, ya hırsız demeyelim bu çok kötü başka bir şey diyelim
diyebilir mi? Hırsızsa hırsız diyecektir. Onu uygun görmüyorsa
kanun yapıcı o nitelemeyi değiştirir. O zaman başka şekilde
değerlendirme yapılır."
Söz konusu darbe eylem planlarıyla ilgili kendisine de bir ihbar
mektubu geldiğini aktaran Yazıcı, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bu konuyla ilgili 2004 başında birkaç kez söyledim bana da bir
mektup geldi. ‘2,5 sayfalık size karşı bir eylem çalışmaları
yapıyor bu çalışmalar Sarıkız, Ayışığı ve Yakomoz isminde ben de
bunların içinde bulundum ama sizin çalışmalarınızı gördükçe, size
karşı yapılan bu eylemlerin haksız olduğunu gördüm’ diyen bir
mektup. Uçuk bir şey yani bize karşı neden böyle bir şey olsun?
Geceyi gündüze katmış sorunları çözmeye gayret etmiş bir hükümetiz
kim niye bize böyle bir şey yapsın dedik. Nitekim Alper Görmüş
bunları yayınladı. Yayınlayınca o kavramları orda gördüm, Ayışığı,
Yakamoz, Sarıkız o zaman anımsadım. Ben bunları duymuştum diye,
açtık baktık benzer şeyler orda yazıyor. Daha sonra Ergenekon
kapsamında bunlar değerlendirildi. Çok zor bir dava gerekçeli
kararı 16 bin sayfa olduğu söyleniyor. Bizde merak ediyoruz uygun
bir zamanda hepsini okuyamayız ama biz hukukçuyuz nerelere bakıp
okuyacağımızı biliriz."
Anayasa Mahkemesi’nin Twitter kararının sorulması üzerine Yazıcı,
"Bir mahkeme kararının uygulanma süreci de olabilir. Mahkeme karar
çıktı hemen otomatikman devreye girecek diye bir şey yok. Hukuk
devletinde mahkeme kararları çok önemlidir. Kesinleşmiş mahkeme
kararları tüm kamu kurum ve kuruluşları o karara uymak zorundadır.
Anayasa mahkemesi de bu konuda ki hak ihlallerin incelemesini
yapar, gereğini yapar." yorumunu yaptı.
"Cumhurbaşkanı Gül bir açıklama yaptı. Cumhurbaşkanlığı
seçimleriyle ilgili 'Başbakan ile oturur konuşuruz birbirimize
sürpriz yapmayız' dedi. Siz bu açıklamayı nasıl
değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine de Hayati Yazıcı,
"Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili bizim partimizin kurumsal
yapısı ve eğilimi var. Elbette ki Cumhurbaşkanımızla oturulur
konuşulur Türkiye düşünülür. Bizim Türkiye’ye kazandırdığımız
siyasete ne kazandırır o konuşulur. O yüzden cumhurbaşkanımız da o
yönde bir değerlendirme yapmış." karşılığını verdi.
CİHAN
Yorumlar