Yatırım ortamının iyileştirilmesine yeni düzenlemeler (5)

-Banka teminat mektupları dışındaki teminat sözleşmeleri, güvenli elektronik imza ile gerçekleştirilmeyecek -Mükelleflerce vergi dairelerine verilen muhtasar beyanname ile Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen bildirgelerin tek bir platform üzerinden birleştirilmesine yönelik düzenlemeler yapılıyor

Google Haberlere Abone ol
Yatırım ortamının iyileştirilmesine yeni düzenlemeler (5)

TBMM (AA) - Banka teminat mektupları dışındaki teminat sözleşmeleri, güvenli elektronik imza ile gerçekleştirilmeyecek.

Yatırım ortamının iyileştirilmesine yönelik yasa tasarısıyla, indirilemeyecek Katma Değer Vergisi'ne ilişkin düzenleme yapılıyor. Buna göre, işletme aleyhine oluşan farklarda, mükelleflerce ithalde veya sorumlu sıfatıyla ödenmiş olan KDV mükellefinin vergiye veriye tabi işlemleri üzerinden hesaplanarak KDV'den indirilecek. Düzenlemeyle uygulamada yaşanan ihtilafların önüne geçilmesi amaçlanıyor.

Tasarıyla, Elektronik İmza Kanunu'nda değişiklik yapılıyor. Banka teminat mektupları dışındaki teminat sözleşmeleri, güvenli elektronik imza ile gerçekleştirilmeyecek. Ayrıca, internet, elektronik ve benzeri ortamda kuruma gönderilecek her türlü belge, muhtasar ve prim hizmet beyannamesi veya bilginin defter ve kayıtlara, bu kayıtların dayanağını teşkil eden belgelere uygun olmamasından işverenlerle birlikte yazılı sözleşme ile yetki verilmiş serbest muhasebeci, serbest muhasebeci mali müşavir ve yeminli mali müşavirler de müşterek ve müteselsilen sorumlu olacak.

Yangın, su baskını, sel, kuraklık, yer kayması, deprem gibi afetlerle ağır hastalık, ağır kaza, tutukluluk ve sabotaj gibi nedenlerle ticari veya ekonomik kayıplara uğrayan işverenler ile sigortalılar, belgelemek suretiyle vakanın veya afetin meydana geldiği tarihten itibaren 3 ay içinde talepte bulunmaları ve prim ödeme aczine düştüklerinin anlaşılması halinde, süresi dolmuş borçlar ile afetin meydana geldiği tarihi takip eden 3. ayın sonuna kadar tahakkuk edecek borçlar bir yıla kadar ertelenebilecek.

Yetkili makamlarca, genel hayatı etkilendiğine karar verilen vaka, afet veya mücbir sebep hallerinde, genel hayatın etkilendiği bölge, il, ilçe veya mahalde doğrudan veya dolaylı olarak zarar gören işverenlerle sigortalı ve hak sahiplerince verilmesi gereken her türlü bilgi ve belge ile yapılması gereken başvuruların, ödenmesi gereken primlerin ve diğer kurum alacaklarının ödeme süreleri, şartlar ve gelişmeleri göz önünde tutarak belirlemeye ve ertelemeye kurum yetkili olacak.

Kuruma olan borçların ertelendiği sürede zamanaşımı işlemeyecek ve ertelenen kısmına gecikme cezası ve gecikme zammı uygulanmayacak.

Mükelleflerce vergi dairelerine verilen muhtasar beyanname ile Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen bildirgelerin tek bir platform üzerinden birleştirilmesine yönelik düzenlemeler yapılıyor. Bu sayede beyanname sayısı azaltılarak, birden fazla kuruma aynı bilgilerin verilmesi engelleniyor. Ayrıca, aylık prim ve hizmet belgelerinin SGK yerine, Maliye Bakanlığına muhtasar beyannameyle birleştirilerek verilmesi nedeniyle, prim tahakkukunun geç yapılması veya yapılmaması ve sigortalıların hizmetlerinin bildirilmemesi veya geç bildirilmesi durumunda işverenlere uygulanacak cezalar da belirleniyor.

Aylık prim ve hizmet belgesinin muhtasar ve prim hizmet beyannamesi adı altında muhtasar beyanname ile birleştirilerek Maliye Bakanlığına verilmeye başlanıldığı tarihten önceki dönemlere ait yükümlülükler nedeniyle verilmesi gereken aylık prim ve hizmet belgeleri, Sosyal Güvenlik Kurumunca belirlenen usul ve esaslar çerçevesinde kuruma verilecek.

- Kurumlar Vergisi istisnaları

Tasarıyla, Kurumlar Vergisi istisnaları yeniden düzenleniyor.

Tüm giderlerinin kanuni ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayan kurumlar tarafından karşılanması ve söz konusu giderlerin Türkiye'de tam veya dar mükellefiyete tabi herhangi bir kurumun hesaplarına intikal ettirilmemesi veya karından ayrılmaması kaydıyla, Ekonomi Bakanlığından alınan izne istinaden kurulan bölgesel yönetim merkezleri Kurumlar Vergisi'nden muaf tutulacak. Türkiye'de tam veya dar mükellefiyete tabi herhangi bir kurumun, bölgesel yönetim merkezinin yönetimi altında bulunması muafiyet hükmünün uygulamasına engel teşkil etmeyecek.

Her türlü taşınır ve taşınmaz malların geri kiralama amacıyla ve sözleşme sonunda geri alınması şartıyla, kurumlar tarafından finansal kiralama şirketleri, katılım bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarına satışından doğan kazançlar ve bu kurumlara söz konusu varlıkların devralındığı kuruma kira süresi sonunda devrinden doğan kazançlar, Kurumlar Vergisi'nden istisna olacak.

İstisnadan yararlanan satış kazancı, kiracı tarafından pasifte özel bir fon hesabında tutulacak. Özel fon hesabında tutulan bu tutar, sadece kiracı tarafından bu varlıklar için ayrılacak amortismanların itfasında kullanılacak. İstisna edilen kazançtan herhangi bir şekilde başka bir hesaba nakledilen veya işletmeden çekilen ya da dar mükellef kurumlarca ana merkeze aktarılan kısım için uygulanan istisna dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaı uğramış sayılacak. Kurumların tasfiyesi halinde de bu uygulama geçerli olacak.

Söz konusu varlıkların; kiracı veya kiralayan kurumlar tarafından finansal kiralama yöntemi dahil olmak üzere üçüncü kişi ve kurumlara satılması durumunda, kiralayan kurumlara devrinden önce bu taşınmazların kiracıdaki net bilanço aktif değeri ile bu taşınmazlar için anılan kurumların kazancının tespitinde belirlenen toplam amortisman tutarı dikkate alınarak, satışı gerçekleştiren kurum nezdinde vergilendirme yapılacak.

Sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerin yerine getirilememesi nedeniyle sat­-kirala-geri al işleminin tekemmül etmemesi halinde, istisna nedeniyle kiracı adına zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faiziyle birlikte tahsil olunacak.

Her türlü varlık ve hakların, kaynak kuruluşlarca, kira sertifikası ihracı amacıyla ve sözleşme sonunda geri alınması şartıyla varlık kiralama şirketlerine satışı ile varlık kiralama şirketlerince bu varlıkların devralındığı kuruma satışından doğan kazançlar da Kurumlar Vergisi'nden istisna olacak.

İstisnadan yararlanan satış kazancı, kaynak kuruluş tarafından pasifte özel bir fon hesabında tutulacak ve özel fon hesabında tutulan bu tutar sadece kaynak kuruluş tarafından varlık kiralama şirketinden devralındığı tarihten itibaren bu varlıklar için ayrılacak amortismanların itfasında kullanılacak.

İstisna edilen kazançtan herhangi bir şekilde başka bir hesaba nakledilen veya işletmeden çekilen ya da dar mükellef kurumlarca ana merkeze aktarılan kısım için uygulanan istisna dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler ziyaı uğramış sayılacak. Kurumların tasfiyesi halinde de bu hüküm uygulanacak.

Söz konusu varlıkların, kaynak kuruluş tarafından üçüncü kişi ve kurumlara satılması durumunda, varlık kiralama şirketine devrinden önce bu varlıkların kaynak kuruluştaki net bilanço aktif değeri ile bu varlıklar için anılan kurumların kazancının tespitinde dikkate alınan toplam amortisman tutan dikkate alınarak kaynak kuruluş nezdinde vergilendirme yapılacak.

Söz konusu varlıkların varlık kiralama şirketleri tarafından üçüncü kişi ve kurumlara satılması durumunda ise varlık kiralama şirketlerinin bu satış işleminden doğan kazançları varlık kiralama şirketleri nezdinde kurumlar vergisine tabi tutulacak ve istisna uygulaması dolayısıyla kaynak kuruluş adına zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler, vergi ziyaı cezası uygulanmaksızın gecikme faiziyle birlikte tahsil edilecek.

İstisna uygulamasına patent veya faydalı model belgelerin verildiği tarihten itibaren başlanacak ve ilgili patent veya faydalı model belgesi için sağlanan koruma süresi aşılmamak kaydıyla bu istisnadan yararlanılabilecek. Buluşun üretim sürecinde kullanılması sonucu üretilen ürünlerin satışından elde edilen kazançların, patentli veya faydalı model belgeli buluşa atfedilen kısmı, ayrıştırılmak suretiyle transfer fiyatlandırması esaslarına göre tespit edilecek.

Çağrı merkezi, ürün testi, sertifikasyon, veri saklama, veri işleme, veri analizi ve ilgili bakanlıkların görüşü alınmak suretiyle Maliye Bakanlığınca belirlenen mesleki eğitim hizmeti verenler tarafından, Türkiye'de yerleşmiş olmayan kişilerle işyeri kanunu ve iş merkezi yurt dışında bulananlara Türkiye'de verilen ve yurt dışında yararlanılan bu hizmetler dolayısıyla oluşan kazançların yarısı, kurumlar vergisi beyannamesi üzerinden indirim konusu yapılacak.

- Transfer fiyatlandırma düzenlemeleri

Transfer fiyatlandırmasına ilişkin düzenlemelerde uluslararası düzenlemeler ve uygulamalarla uyum sağlanıyor. Buna göre, ilişkinin doğrudan veya dolaylı olarak ortaklık kanalıyla oluştuğu durumlarda, örtülü kazanç dağıtımı kapsamında değerlendirme yapılabilmesi için en az yüzde 10 oranında ortaklık oy veya kar payı hakkının olması şartı aranacak.

Ayrıca ortaklık ilişkisi olmaksızın doğrudan veya dolaylı olarak oy ve kar payı hakkının bu oranın üzeride olması halinde de tarafların ilişkili kişi sayılacağına da açıklık getiriliyor.

Ortaklık ilişkisi olup olmadığına veya ortaklık oranına bakılmaksızın kurumları idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından doğrudan veya dolaylı olarak bağlı olduğu ya da nüfuzu altında bulundurduğu kişiler, ilişkili kişi sayılmaya ve bu kişilerle yapılan mal veya hizmet alımı ya da satımı, transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı kapsamında değerlendirmeye devam edilecek.

Mükellef ve Bakanlık, belirlenen yöntemin zamanaşımına uğramamış geçmiş vergilendirme dönemlerine de tatbik edilmesini, Vergi Usul Kanunu'nun pişmanlık ve ıslah hükümlerinin uygulanmasının mümkün olması ile anlaşma koşullarının bu dönemlerde de geçerli olması halinde, anlaşma kapsamına almak suretiyle sağlayabilecek.

Bu durumda, imzalanan anlaşma söz konusu hükümlerde yer alan haber verme dilekçesi yerine geçecek, beyan ve ödeme işlemleri buna göre tamamlatılacak. Anlaşmanın geçmiş vergilendirme dönemlerine uygulanması sebebiyle daha önceden ödenen vergiler ret ve iade edilmeyecek.

Transfer fiyatlandırmasına ilişkin belgelendirme yükümlülüklerinin tam ve zamanında yerine getirilmiş olması kaydıyla, örtülü olarak dağıtılan kazanç nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmemiş veya eksik tahakkuk ettirilmiş vergiler için vergi ziyaı cezası yüzde 50 indirimli olarak uygulanacak.

-AR-GE teşvikleri

Gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, işletmeleri bünyesinde gerçekleştirdikleri yeni teknoloji ve bilgi arayışına yönelik araştırma ve geliştirme harcamaları tutarının yüzde 100'ü, bu kapsamdaki projelerin Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından Ar-Ge ve yenilik projesi olarak değerlendirilmesi şartıyla kazancın tespitinde indirim konusu yapılacak. Ayrıca bu harcamalar, Vergi Usul Kanunu'na göre aktifleştirilmek suretiyle amortisman yoluyla itfa edilecek, bir iktisadi kıymet oluşmaması halinde ise doğrudan gider yazılacak.

Araştırma ve geliştirme faaliyetleriyle doğrudan ilişkili olmayan giderlerden Ar-Ge indirimi hesaplanmayacak. Ar-Ge indirimi tutarının hesabında tamamen araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde kullanılan amortismana tabi iktisadi kıymetler için hesaplanan amortismanlar ile başka faaliyetlerde de kullanılan makine ve teçhizat için hesaplanan amortismanların bu kıymetlerin araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde kullanıldıkları gün sayısına isabet eden kısmı dikkate alınabilecek.

(Sürecek)

Yorumlar