'Yap-işlet-devret' modelindeki değişikliğe turizmciler tepki gösterdi

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı, Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, Maliye Bakanlığı'nın "yap-işlet-devret" modelinde vergi uygulaması değişikliğine gitmesine tepki gösterdi. İşler, değişikliğin turizm sektörünün yanısıra birçok alanda yeni mağduriyetlere yol açacağını ileri sürerek, eski usule dönülmesi gerektiğini savundu.

Değişikliğin yerinde bir karar olmadığını ve maksadını anlayamadıklarını belirten TÜROFED Başkan Yardımcısı İşler, şunları kaydetti: “Türkiye ekonomisinde cari açığın yüzde 25'ini, ihracatın ise yüzde 20’sini karşılayan, istihdam deposu haline gelmiş olan sektörümüzün bekleyen sorunlardan kurtulması, önünün açılması beklenirken bu tip uygulamalarla ve yeni sorunlar çıkarılarak sektörün önüne set çekilmektedir. Özel maliyet bedelini açıklayan 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 272 ve 327. maddeleriyle bu maddelere dayanılarak yayımlanmış genel tebliğler halen yürürlüktedir. Buna rağmen Maliye Bakanlığı, 07.08.2013 gün ve 2013/381-1213 sayılı muktezasıyla ‘yap-işlet-devret’ şeklinde ifade edilen yatırımların vergilendirilmesini yeniden belirleyerek, kiraladıkları arsa üzerine otel, fabrika, okul, hastane, öğrenci yurdu gibi binaları inşa edenleri şaşkınlığa uğratan düzenlemeler yaptı. Bakanlık, bu yapıların kira süresi bitiminde, kira bedeline karşılık bu tesisleri arsa sahiplerine devredenleri yüksek tutarda, daha işin başında ve yatırım tamamlanır tamamlanmaz Kurumlar Vergisi ve KDV ödemeye mahkum etti.”

Uygulamanın yeni mağduriyetlere yol açacağını ileri süren Mehmet İşler, değişikliğin TBMM’de görüşülüp kanun çıkarılarak yapılması gerektiğini savundu. Konunun sektör temsilcileriyle tartışılıp uzlaşma zemini oluşturulmasını da talep ederek, “Yatırım tamamlanır tamamlanmaz, yatırımcıya peşin peşin Kurumlar Vergisi ve KDV yükü getiren bu uygulamanın mukteza ile düzenlenmiş olması halinin, tarih zamanaşımı süresi içerisinde ve geriye dönük olarak uygulanabilir olmasını da beraberinde getirdiği düşünüldüğünde yeni yeni mağduriyetler doğuracağı tartışmasızdır.” dedi. Sektör olarak devletin düzenleyici olmasını istediklerini vurgulayarak, “Akşamdan sabaha ve ‘Ben yaptım oldu’ düşüncesine dayalı bu tür uygulamaların, kalıcı yabancı sermayeye her zamankinden daha fazla ihtiyacı olan ülkemize yatırım yapmayı düşünen, planlayan ve halen yatırım aşamasında bulunan yerli ve yabancı sermayedarları caydıracağı muhakkaktır. Bizler sektör olarak, devletin düzenleyici olmasını bekliyoruz. Var olan mevzuat ve yönetmeliklerin, saha ihtiyaçlarına göre ele alınarak güncellenmesini bekliyoruz; yoksa sektör zaten kendi kendine yetebilen bir hale gelmiş bulunmaktadır.” şeklinde konuştu. CİHAN