Türkiye İş Ahlakı Zirvesi 2016

-İGİAD Başkanı Karahan: -"Türkiye'de işletmeler ve kişiler arasında borca sadakatte azalma var. 2015 yılı karşılıksız çek tutarında önceki yıla göre yüzde 41 artış yaşanmıştır. 2016'da eylül dahil 9 aylık ortalama yüzde 38" -"2008-2013 yıllarında yaptırdığımız İş Ahlakı Raporuna göre, en büyük değişim rekabete açılan ve özelleşen sağlık sektöründe olmuştur, en olumsuz sektör gıda sektörü" -"Sahada istediklerini alamayıp masa başına Moody's gibi taşeronlar üzerinden operasyon çekmeye çalışan odaklar, bilmelidirler ki birbirine sımsıkı sarılı bu millet, bunlarla da mücadele edecektir"

Google Haberlere Abone ol
Türkiye İş Ahlakı Zirvesi 2016

İSTANBUL (AA) - İktisadi Girişim ve İş Ahlakı Derneği (İGİAD) Başkanı Ayhan Karahan, "Türkiye'de maalesef işletmeler ve kişiler arasında borca sadakatte azalma var. 2015 yılı karşılıksız çek tutarında bir önceki yıla göre yüzde 41 artış yaşanmıştır. 2016 yılında eylül ayı dahil 9 aylık ortalama yüzde 38." dedi.

İGİAD tarafından düzenlenen ve Türkiye'nin ilk iş ahlakı zirvesi olma özelliği taşıyan etkinlik İGİAD Başkanı Ayhan Karahan, Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nihat Erdoğmuş ev sahipliğinde, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un katılımıyla gerçekleştirildi.

Her yıl geleneksel olarak gerçekleştirilmesi hedeflenen zirvede, iş ahlakının kurumlarda yaygınlaştırılması, iş ahlakının mevcut durumu ve yapılması gerekenler konuşulacak.

Zirvenin açılışında konuşan İGİAD Başkanı Karahan, iş dünyasında ahlakın ne kadar önemli olduğuna işaret ederek, iş dünyasının cüzdanlarını doldururken helal yoldan kazanması ve helal yola harcaması gerektiğini anlattı.

İGİAD bünyesinde yaptıkları çalışmalar ile ilgili katılımcılara bilgi veren Karahan, Türkiye'de iş ahlakı anlamında faaliyet gösteren neredeyse ilk kurum olduklarının altını çizerek, "Bu çalışmaların temel gerekçesi, iş ahlakını geliştirmeye olan ihtiyacımızın giderek daha da artıyor olmasıdır. Bu bize daha fazla sorumluluk vermektedir." değerlendirmesinde bulundu.

Karahan, günümüzde kazancın niteliğinden çok miktarının önemli olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:

"Kazanç elde edilirken helal-haram hassasiyetimiz azalmakta, daha fazla kazanç için her yol mubah görülmektedir. Yaptığımız önemli gözlemlerden bir tanesi iş dünyasının günlük pratiğini şekillendiren ödeme konusudur. Türkiye'de maalesef işletmeler ve kişiler arasında borca sadakatte azalma görülmektedir. Karşılıksız çıkan çek oranları ciddi rakamlara ulaşmaktadır.

2015 yılı karşılıksız çek tutarında bir önceki yıla göre yüzde 41 artış yaşanmıştır. 2016 yılında Eylül ayı dahil 9 aylık ortalama yüzde 38. İşletmeler ve kişiler arasında borca sadakatin azalması güven ve sermaye kaybına neden olmaktadır. Bir işletmenin en büyük sermayesi güven ve itibarıdır. İşletmeci ticaretinde bir başkasının zarar görebileceği bir alış verişte ve davranışta asla bulunamaz.

Oysa biz biliyor ve inanıyoruz ki; 'Aldatan bizden değildir.' Ve yine biliyor ve inanıyoruz ki; 'Mümin kendinden zarar gelmeyeceğinden emin olunan kişidir.' Bu kişinin başında bulunduğu işletme de güvenle alış veriş yapılan bir yerdir. Bu işletme sözünde durur, taahhütlerini yerine getirir, borcu varsa zamanında öder, çalışanının maaşını günü gününe ve hakkıyla verir. İş ahlakının kıldığımız namaz, yaptığımız ibadetler kadar önemli olduğunu biliyor ve buna inanıyoruz."


-"İş ahlakında en olumlu sektör sağlık, en olumsuz gıda, iyileşme olmayan tek sektör medya-reklam"


Ayhan Karahan İGİAD'ın 2008-2013 yıllarında yaptırdığı İş Ahlakı Raporu hakkında da bilgi verdi. Raporda, işletmelerde iş ahlakı ilkelerinin oluşmasında kurumsallaşma ve yazılı kuralların daha etkili olduğunun görüldüğünü anımsatan Karahan, "İş ahlakında bilinçlenme müşterinin bilinçlenmesiyle doğru orantıda artış göstermiştir." dedi.

Rapora göre, iş ahlakının oluşmasında etkili olan kaynaklardan 2008 yılında 8'inci sıradan 2013 yılında 12'inci sıraya gerilediğini bildiren Karahan, rapora ilişkin şu bilgileri verdi:

"Yine iş ahlakında önemli görülen ilkeler sıralamasını etkileyen faktörlerde dini inanç 6'ncı sıradan 10'uncu sıraya gerilemiştir. Raporumuzda sektörleri iş ahlakına göre değerlendirdiğimizde her sektörde kısmi bir iyileşme olmakla beraber dönemler arasında medya-reklam sektöründe bir iyileşme gözlenmemiştir. Bu sektör bir kısır döngü içindedir.

Raporun yayınlandığı yıllar arasında iş ahlakı alanında en büyük değişim rekabete açılan ve özelleşen sağlık sektöründe olmuştur. Raporda tüketicilere karşı tedarikte iş ahlakında en olumsuz sektör gıda sektörüdür. En olumsuz gıda, en olumlu sağlık, keşke gıda en iyi sektör olsa da, sağlığa ihtiyacımız olmasa.

Kamuya karşı sorumlulukta en ciddi sektör bankacılık ve finans sektörü olmuştur. İş dünyasında en fazla karşılaşılan ahlaki problemler, yaptığı işe inanmayan, art niyetli sözünde durmayan iş adamların varlığı ve insanların iyi niyetlerinin ve inançlarının suistimal edilmesidir. İş ahlakında belirleyici olan dürüstlük, adalet, sorumluluk alanlarında kayda değer bir değişim olmamıştır. Sözün özü, biz iş adamları maalesef iş ahlakında sınıfta kalmışız ve karnemiz zayıf."

Konuşmasında Türkiye'nin mevcut konumunda ne kadar zor bir coğrafya ve şartlarla karşı karşıya olduğundan ve buna rağmen ekonomide gösterdiği başarılı performanstan bahseden Karahan, büyümede girişimcilik ve iş ahlakının beraber gitmesinin önemli olduğunu söyledi.


-"Moody's gibi taşeronlar üzerinden operasyon çekmeye çalışanlarla mücadele edeceğiz"


Türkiye'nin içten ve dıştan gelen birçok saldırıya maruz kaldığını anımsatan Karahan, "Batılı güçler ve onun bölgesel iş birlikçi ülkeleri, FETÖ başta olmak üzere, PKK, DEAŞ ve PYD terör örgütleriyle ülkemizde ve yakın coğrafyamızda operasyon yapmaya çalıştılar, çalışıyorlar. Coğrafyamızda ekonomik ve güvenlik açısından kendimizi koruyabilmemiz için öncelikle birlik ve beraberlik içinde olmalıyız dosta güven düşmana caydırıcı olmak için her daim hazırlıklı ve güçlü olmalıyız." çağrısında bulundu.

Karahan birlik ve beraberliğin en güzel örneğinin millet tarafından 15 Temmuz gecesi verildiğini anımsatarak, beyaz evdeki hesabın meydanlarda bozulduğunu, Türk milletinin imanını, inancını, iradesini ve direncini ortaya koyarak darbeler tarihini bir daha açılmamak üzere kapattığını söyledi.

FETÖ'nün kökü dışarıda, bu toprağa ait olmadığı yorumunda bulunan Karahan, konuşmasını şöyle tamamladı:

"İnanç ve davranış kodları fıtri olmayıp kaynağını dinimizden almamaktadır. Ülkemize, milletimize, ümmetimize, değerlerimize ihanet etmiştir. Hak, adalet, hakkaniyet, ahlak, hukuk ilkelerini ters düz etmiştir. Gizem, gizlilik, takiye, istismar, güveni suistimal, ikiyüzlülük bir Müslümanda bulunmaması gereken vasıflardır.

FETÖ'nün ihaneti üzerinden kimse bu ülkenin inançlı, imanlı kesimi ve kurumları vurmaya kalkmasın. Bu ülkenin inançlı, imanlı insanları bu toprağın özü, mayası asli unsuru olup kökü mazide, gözü atidedir. Hiçbir ülke kendisine darbe kalkışmasında bulunan, millete, devlete silah doğrultan terör örgütlerine yaşam alanı ve hakkı tanımaz.

Ülkemizin doğusu ve güneyinde bölücü terör örgütüne karşı verilen mücadelede bugün geriye dönük baktığımızda ipe un serildiğinin, uzatmaların oynandığının farkına vardık. Bugün değişen devlet anlayışı ve güvenlik konsepti ile teröre karşı amansız bir mücadele verildiğini görüyoruz.

Terörün kökünü kazımak ve kesin netice almak için PKK, DEAŞ ve PYD gibi örgütlerin kaynağına inmek gerekmektedir. İşte bu amansız terör örgütleriyle sahada mücadele ederken, sahada istediklerini alamayıp masa başına Moody's gibi taşeronlar üzerinden operasyon çekmeye çalışan odaklar, bilmelidirler ki birbirine sımsıkı sarılı bu millet, bunlarla da mücadele edecektir."


- "İş ahlakı ders kitabı olarak okutulacak"


Zirve Düzenleme Heyeti Başkanı Prof. Dr. Nihat Erdoğmuş da konuşmasında, zirvenin iki temel amacına dikkati çekerek, iş ahlakına yönelik iyi uygulamaların paylaşılması ve iş ahlakına yönelik sorunlar hakkında duyarlılık oluşturulması gerektiğini söyledi.

İş ahlakı hakkında farkındalık oluşturulması ve yaygınlaşmasında akademik çalışmaların rolü ve öneminden bahseden Erdoğmuş, şunları kaydetti:

"İGİAD, hazırladığı iş ahlakı raporları ile iş ahlakı hakkında durum tespiti yapıyor, sorunlara dikkat çekiyor ve çözüm önerileri sunuyor. 10 yıldır yayınına devam eden ve alanında Türkiye’nin ilk ve tek akademik İş Ahlakı dergisi ile hem iş ahlakı ile ilgili ilmi birikimi bugüne taşımaya çalışıyoruz hem de güncel iş ahlakı sorunlarını akademik olarak ele alıyoruz.

İş ahlakının yaygınlaşmasında eğitimin önemli. Çok yakında alanında söz sahibi akademisyenler tarafından hazırlanan ve üniversitelerde ders kitabı olarak okutulacak iş ahlakı kitabının da müjdesini buradan vermek istiyorum. Hazırlanan bu ders kitabı, çalışma hayatına hazırlanan genç neslin iş ahlakı hakkında bilgi, farkındalık ve duyarlılık kazanmasına yardımcı olacaktır."

Yorumlar