Trump sonrası piyasalardaki panik uzun sürmedi

- ABD’de başkanlık seçimini Trump’ın kazanmasının ardından piyasalardaki panik havası uzun soluklu olmadı. Dolar/TL ve altın kazançlarını geri verirken, borsa kayıplarını telafi ediyor - Destek Yatırım Araştırma Müdürü Tufan: - "Kısa süre içerisinde TL'nin değer kazandığını görebiliriz ancak azalan küresel risk iştahı nedeniyle bu değerlenme sınırlı kalabilir" - XTB Menkul Değerler Araştırma Müdürü Toktay: - "Küresel piyasaları yakından ilgilendiren Fed-Trump hesaplaşması korkulduğu şekilde olmayabilir"

Google Haberlere Abone ol
Trump sonrası piyasalardaki panik uzun sürmedi

İSTANBUL (AA) - ABD’de başkanlık seçimini Donald Trump’ın kazanmasının ardından piyasalardaki panik havasının uzun soluklu olmadığı, tepki alımlarının etkisini artırdığı görülüyor.

Trump’ın zaferinin piyasalarda neden olduğu ilk şok dalgasında altının ons fiyatı 1.340 dolar sınırına, avro/dolar paritesi de 1,13’e kadar yükselse de bu seviyelerde tutunamadı. İlk etkinin azalması ile piyasalarda fiyatlamaların daha sağlıklı yapıldığı ve buna bağlı olarak altının ons fiyatının 1,295 dolara, avro/dolar paritesinin 1,1030’a kadar gerilemesi dikkati çekti.

Yurt içi piyasalarda dolar/TL, sabahın ilk saatlerinde 3,3041 ile tüm zamanların en yüksek seviyesini görmesinin ardından 3,19’un altına inerken, güne yüzde 2,4 azalışla başlayan BIST 100 endeksi de kayıplarının önemli kısmını telafi ederek 75.500 seviyesinin üzerinde dengelendi.


- "Trump, Fed ve TCMB politikalarında değişikliğe neden olabilir"


Destek Yatırım Araştırma Müdürü Murat Tufan, ABD'de sürpriz bir şekilde Trump'ın başkanlık yarışını kazanmasının ardından piyasalarda oynaklığın yükseldiğini belirterek, "Trump’ın başkanlığı ile merkez bankalarının politikaları da değişecek. Seçim sonrası gelişmekte olan ülke para birimlerinin değer kaybı hızlanırken özellikle Meksika pesosu ve Brezilya reali gibi ABD ile güçlü ticaret ilişkisi olan ülkelerin para birimleri negatif ayrıştı." dedi.

Seçim sonuçlarına ilk tepki olarak dolar/TL'nin 3,30 seviyesine, gram altın fiyatının 140 seviyesine yaklaşmasına karşın gün içinde denge arayışlarının devam ettiğini kaydeden Tufan, ABD Merkez Bankasının (Fed) aralık ayında faiz yükseltme ihtimalinin yüzde 50 seviyesine gerilediğine dikkati çekti.

Tufan, Fed’in aralık ayında faiz yükseltmeyeceği beklentisinin gelişmekte olan ülke para birimlerine bir miktar olumlu yansıyabileceğine değinerek, buna bağlı olarak kısa süre içerisinde TL'nin değer kazandığının görülebileceğini, ancak azalan risk iştahı nedeniyle bu değerlenmenin sınırlı kalabileceğini dile getirdi.

Trump’ın başkan seçilmesi ve Fed’in para politikalarının değişeceği beklentisinin aynı zamanda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının (TCMB) sadeleşme politikasını da etkileyeceğini belirten Tufan, değerlendirmesine şöyle devam etti:

"ABD seçimleri sonrası artan politik belirsizlik ve kur seviyeleri TCMB’nin sadeleşme sürecine ara vermesine neden olabilir. Ayrıca Trump, Fed başkanı Janet Yellen’ı görevden alabileceğine yönelik ifadeler kullanıyordu. Bunu gerçekleştirmesi halinde piyasalarda oynaklığın devam ettiğini görebiliriz. Teknik görüntüye baktığımızda dolar/TL paritesi için 3.1550 önemli destek olarak takip edilebilir. Bu desteğinin kırılması halinde 3.1340 bölgesi gündeme gelir. Bist 100 endeksinde 77.600 - 78.000 bölgesi önemli direnç 75.000 - 74.200 bölgesi ise destek konumuna geldi."


- "Geri çekilmeler orta vadeli yatırımcılar için alım fırsatı"


XTB Menkul Değerler Araştırma Müdürü Arzu Toktay ise Trump’ın öne geçmesi ile gerileyen ABD 10 yıllık tahvil faiz oranları şimdilerde 1,91 seviyesine yükseldiğine dikkati çekerek "Küresel piyasaları yakından ilgilendiren Fed-Trump hesaplaşması korkulduğu şekilde olmayabilir." dedi.

Trump'ın seçilmesi ile Fed'in aralıkta faiz artıracağına ilişkin beklentilerin hızlı bir şekilde gerilediğini hatırlatan Toktay, "Cumhuriyetçiler"in döneminin ocakta başlayacağını, ABD'nin gerçekten iyi bir ekonomi istiyorsa, geçmiş Fed politikalarının devamından yana olması gerektiğini ifade etti.

Toktay, şimdilerde gözlenen doların tekrar yükselme, hisse senedi endekslerinin toparlanma ve altın fiyatlarının zirvelerden geri çekilmesinin normalleşmenin ilk adımı olarak görülebileceğini kaydederek değerlendirmesini şöyle sürdürdü:

"TL ve TL cinsi varlıklar da düşen volatiliteden payını alıyor. Dolar/TL için 3,15, Euro/TL için 3,50 öngördüğümüz denge seviyesi daha iyimser bir fiyatlama için yurt içinde TL üzerinde baskı unsuru olan gelişmelerin geride kalması gerekiyor. Altına gelince; yıl sonu 25 baz puanlık faiz artırım beklentisine rağmen “kazan- kazan” durumu devam ediyor. Bir başka deyişle geri çekilmeler orta vadeli yatırımcı için alım fırsatı olarak görülebilir."

Yorumlar