TİM üyeleri ile istişare toplantısı

- Cumhurbaşkanı Erdoğan: (1) - "Türkiye'yi Fetullahçı Terör Örgütü eliyle esir etmek, Suriye'de, Libya'da, Irak'ta, Afganistan'da yaşanan o acı görüntüleri burada tekrarlamak isteyenlere milletimiz tarihi bir ders vermiştir" - "15 Temmuz nasıl karanlık bir gece olarak başladıysa, 16 Temmuz sabahı da istiklalimize ve istikbalimize dair ümitlerimizi tazelediğimiz aydınlık bir gün olarak doğdu" - "Bu millet büyük bir millet, bu millet güçlü bir millet. Bu millet, ürkek, korkak, kaçak bir millet değil. Kaçaklar belli, onlar şu anda kaçtılar, biz de kovalıyoruz" - "İnanıyorum ki çok kısa zamanda Rusya ile olan bu ekonomik ilişkileri süratle giderecek, inşallah en kısa zamanda da bunu aşma fırsatını bulacağız"

Google Haberlere Abone ol
TİM üyeleri ile istişare toplantısı

ANKARA (AA) - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Türkiye'yi Fetullahçı Terör Örgütü eliyle esir etmek, Suriye'de, Libya'da, Irak'ta, Afganistan'da yaşanan o acı görüntüleri burada tekrarlamak isteyenlere milletimiz tarihi bir ders vermiştir." dedi.

Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) üyeleri ile istişare toplantısında bir araya geldi.

TİM üyelerine, "Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne, sadece ve sadece milletin evi olduğu için saldırıya uğrayan, önünde 6 kardeşimizin şehit olduğu, onlarca vatandaşımızın yaralandığı bu gazi mekana hoşgeldiniz" diye seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 Ağustos'un 2014'te yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci yıl dönümü olduğunu hatırlattı.

"Cumhur ile başkanını aracısız olarak sandıkta buluşturan" millete bir kez daha teşekkür eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"10 Ağustos 2014 tarihinde yüzde 52'lik bir oy oranıyla şahsımı cumhurbaşkanlığı görevine layık gören milletime şükranlarımı sunuyorum. Seçim sonuçlarının belli olmasından sonra tüm Türkiye'nin, tüm milletin cumhurbaşkanı olarak üretimi en iyi şekilde yönetmenin ve temsil etmenin mücadelesini verdik. Anayasanın verdiği yetkileri ülkemin ve milletin çıkarları doğrultusunda sonuna kadar kullanmaktan asla çekinmedim. Gerektiğinde Bakanlar Kurulunu topladım, gerektiğinde 7 Haziran sonrasında olduğu gibi seçimlerin yenilenmesi kararını aldım, seçim hükümeti kurdum, ülkenin ihtiyacı olduğunu gördüğüm her alanda, her konuda düşüncelerimi ifade etmekten, tavrımı ortaya koymaktan kesinlikle geri durmadım."

Hiçbir zaman "Kim ne der?" diye düşünmediğini belirten Erdoğan, sadece ülke ve millet çıkarlarını gözeterek, doğru olduğunu düşündüğü her konuda sonuna kadar mücadele ettiğini bildirdi.

- "Eş, dost, ahbap bile anlamadı..."

Başbakanlığı döneminde 17-25 Aralık darbe girişimi karşısında gösterdiği net duruşun öneminin ancak 15 Temmuz silahlı darbeye teşebbüsle anlaşıldığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, o ana kadar maalesef birçok eş, dost, ahbabın bile kendilerini anlamadığını ifade etti.

"Ne zaman ki bu olay gerçekleşti, 15 Temmuz'da bu olay ortaya çıktı, şimdi birçok kesim anladığını ortaya koymaya başladı" diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaşadıkları her önemli konuyu özellikle "yol arkadaşım" dediği ihracatçılarla paylaştığını aktardı.

Erdoğan, hiçbir talebi geri çevirmeden, TİM'le de TOBB'la da bir araya geldiğini belirterek, "Çünkü bu ülkeyi biz beraber ayağa kaldıracaktık, buna inanıyordum. İş dünyası diri olmazsa, iş dünyası güçlü olmazsa ülkemizin de diri olması mümkün değildi." diye konuştu.

- Rusya ziyareti

Bugün de son gelişmeleri TİM üyeleriyle değerlendireceklerine işaret eden Erdoğan, 9 aylık aradan ve birçok girişimden sonra Rusya'ya ziyaret gerçekleştirdiklerini hatırlattı.

İki taraftan 10'ar kişinin katılımıyla dar kapsamlı bir iş adamları toplantısı gerçekleştirdiklerini anımsatan Erdoğan, "Orada Sayın Başkan Putin ile bir araya gelerek bu toplantıyı da gerçekleştirdik. İnanıyorum ki çok kısa zamanda Rusya ile olan bu ekonomik ilişkileri süratle giderecek, inşallah en kısa zamanda da bunu aşma fırsatını bulacağız." ifadesini kullandı.

TİM üyeleriyle en son haziran ayı başında TİM Genel Kurulunda bir araya geldiklerini, o zaman gündemde Almanya Parlamentosundaki sözde Ermeni soykırımı kararı ve AB ile ilişkiler olduğunu vurgulayan Erdoğan, şu açıklamaları yaptı:

"Bugün tarihimizin en alçak, en hain, en sinsi darbe girişimine, asker elbisesi giymiş teröristlerin saldırısına, daha önemlisi bir işgal teşebbüsüne maruz kaldığımız 15 Temmuz hadisesi sebebiyle birlikteyiz. 15 Temmuz nasıl karanlık bir gece olarak başladıysa, 16 Temmuz sabahı da istiklalimize ve istikbalimize dair ümitlerimizi tazelediğimiz aydınlık bir gün olarak doğdu. Milletimiz, kadınıyla erkeğiyle, çocuğuyla yaşlısıyla, her siyasi görüşten, her meşrepten insanıyla 15 Temmuz gecesi, silahların, tankların, helikopterlerin, uçakların karşısına büyük bir inanç ve kararlılıkla dikilmiştir. Bu millet büyük bir millet, bu millet güçlü bir millet. Bu millet, ürkek, korkak, kaçak bir millet değil. Kaçaklar belli, onlar şu anda kaçtılar, biz de kovalıyoruz. Bunu da bir intikam hırsıyla yapmadığımızı da söyleyeyim. Bunu da hukuk, adalet çerçevesinde yapıyoruz, yapacağız. Çünkü biz 240 şehidimizin, 2 bin 195 gazimizin kanını yerde bırakamayız, bırakırsak bunun hesabını veremeyiz."

- "O güvenceyi vermemiz lazım..."-

"Bir millet eğer yöneticisine, idarecisine güvenemezse, o milletin hali ne olur?" diye soran Erdoğan, "O güvenceyi bizim kendilerine vermemiz için bizim kovalamamız lazım." dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu girişim sırasında en yakın mesai arkadaşını kaybettiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Aslında kaybolmadı. O, arzu ettiği çok yüce bir makama ulaştı. Ama çok sevdiğim, pırlanta gibi 16-17 yaşındaki yavrusu da o makama yürüdü. Şimdi bütün bunlar bize sadece her ikisini değil, yanında 238 kardeşimi ve bunun yanında da 2 bin 195 yaralımızı, kimisinin kolu, kimisinin ayağı kopuk, kimisi belden aşağı, belden yukarı mermiler almış, bu kardeşlerimizi gazi olarak ziyaretlerimizde gördükçe sorumluluğumuzun ne kadar büyük olduğunu anlıyorum. Aksi takdirde bir vurdumduymazlık olur ki bu bize zaten hiçbir zaman yakışmadı, yakışmaz.

Onun için bu işin adalet çerçevesinde, hukuk içinde hesabını soracağız. 15 Temmuz gecesi ülkemizde Malazgirt'ten Söğüt'e, İstanbul'un fethinden Çanakkale'ye kadar şanlı tarihimiz adeta yeniden canlanmış, asırlar öncesinin kahramanları milletimizin sinesinde can bulmuştur. Türkiye'yi Fetullahçı Terör Örgütü eliyle esir etmek, Suriye'de, Libya'da, Irak'ta, Afganistan'da yaşanan o acı görüntüleri burada tekrarlamak isteyenlere milletimiz tarihi bir ders vermiştir."

(Sürecek)

Yorumlar