'Siber savaşlar daha başlamadı fakat ülkeler hazır'

Kaspersky Lab’ın Kurucusu ve Üst Yöneticisi Kaspersky, "Birçok ülke siber silahlara sahip ve siber savaşlara hazır. Siber suçların dünya ekonomisine yıllık zararı 500 milyar dolar. Türkiye oldukça iyi tanınan hackerlara ve yazılım mühendislerine sahip. Eğer kendi işinizi yapabilme beceriniz varsa tembellik yapmayarak kendi şirketinizi kurun" dedi

Google Haberlere Abone ol
'Siber savaşlar daha başlamadı fakat ülkeler hazır'

Merkezi Rusya’da bulunan siber güvenlik ve anti-virüs yazılımı sağlayıcısı Kaspersky Lab’ın Kurucusu ve Üst Yöneticisi (CEO) Eugene Kaspersky, siber savaşların daha başlamadığını belirterek, " Fakat birçok ülke siber silahlara sahip ve siber savaşlara hazır." dedi.

Kaspersky, AA muhabirine küresel bir sorun haline gelen siber suçlar, bunların nasıl önleneceği ve siber savaşlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Siber suçları işleyenlerin artık çok akıllı ve profesyonelce hareket ettiklerini belirten Kaspersky , "Bu suçlarda ülke sınırı ve saat farkı yok." ifadesini kullandı.

Siber suçların dünya ekonomisine yıllık zararının 500 milyar dolar olduğunu bildiren Kaspersky, "Bu zarar Türkiye milli gelirinin yarısından fazla. Bu zararı önlemek için bir siber güvenlik şirketi olarak siber alanın daha güvenli hale gelmesi için çalışmalar yapıyoruz. Bunun için üç odak noktamız var. Bunlar teknoloji ürünleri geliştirmek, eğitim ve öğretim faaliyetlerinde bulunmak ve kamu sektörüyle iş birliği yapmak. Aynı zamanda siber suçlarla mücadele eden İnterpol ve Europol gibi uluslararası organizasyonlarla iş birliği yapıyoruz." diye konuştu.

Kaspersky, dünyanın halen bir siber savaşta olmadığının altını çizerek, şöyle devam etti:

"Birçok kişi siber savaş çağında olduğumuzu iddia ediyor. Savaşın tanımına bakarsak, hala bir siber savaşta değiliz. Zaman zaman siber ataklar yaşanıyor. Bu ataklar bazen devletler arasında bazen de çeşitli ittifaklar arasında. Fakat şunu söyleyebilirim siber savaşlara karşı ulusların çoğu hazır ve bu konuda çalışmalar yapıyorlar. ABD, Rusya, Çin ve Japonya gibi birçok büyük devlet silahlı kuvvetlerinde 'siber birimler' kurduğunu açıkladılar. Örneğin ABD ordusu siber silahlar geliştirmek için şirketlerle çalışmalar ve anlaşmalar yapıyor. Birçok ülke siber silahlara sahip ve siber savaşlara hazır."

"Türk hackerlar dünya da ilk 10'da"

Kaspersky, Türk hackerlerin siber güvenlik dünyasında oldukça tanındığını belirterek, "Bu hackerların Türk vatandaşı olduklarını tespit etmek çok zor ama aralarında Türkçe konuşuyorlar. Türkçe siber suç dünyasında da en fazla konuşulan dillerden biri. Türkçenin ilk onda olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Oldukça iyi tanınan hackerlere ve yazılım mühendislerine sahipsiniz. Türkiye ülke olarak siber dünyada gelişmiş ülkeler arasında yerini alabilecek yetkinliğe sahip." ifadesini kullandı.

Ülkelerin stratejik kurumlarını koruma konusunda yapılacaklara ilişkin uzun bir liste olduğunu dile getiren Kaspersky, "Öncelikle daha fazla yazılım mühendisine ihtiyaç var. İkinci olarak da stratejik önemdeki kurumların korunmasını sağlayacak mevzuatın olması gerek ki burada öncelikle stratejik kurumların neler olduğunun tanımlanması gerekiyor. Örneğin Almanya’da bu tanımlamayı yapmış durumda. Bunlar yarım milyon kişiden daha fazla insanın yararlandığı elektrik, taşıma ve kentsel altyapı tesisleri olarak tanımlanmış. Mesela eğer 400 bin kişi bir elektrik santralinden yararlanıyorsa bu tesis stratejik olmuyor. Çizgiyi bu şekilde çekmişler. Bu şekilde bir mevzuatın oluşturulması gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

"Türkiye'de elektrik şebekesine siber saldırı olmadı"

Türkiye'de geçen yıl aralık ayında meydana gelen elektrik kesintilerinin sebebinin "siber saldırı" olduğu iddiasına karşı Kaspersky, "Saldırıyla ilgili ne yazık ki elimizde net bir bilgi yok. Bu saldırılarda net bilgi edinmek çok zor. Sadece haberleri ve raporları takip ediyoruz. Bunun bir siber saldırı olmadığını söyleyenlerle hemfikirim ama saldırı da olabilir ama Ukrayna’daki benzer saldırının bir siber saldırı olduğunu biliyoruz. Güç şebekeleri pek çok ülkede aynı şekilde dizayn edilmiş. Güç sağlayan sistemler güç tüketimini dengeli bir şekilde sağlamak için programlanmış. Sistem toplam gücü izliyor, santralleri yönetiyor, gücü dağıtıyor ve bunların hemen hepsi otomatik yani bilgisayarla idare ediliyor. Bu sistemler savunmasız olduğunda olacakları sizde tahmin edersiniz." değerlendirmesinde bulundu.

Kaspersky, sosyal medya devi Facebook ve internet arama motoru Google tarafından kullanıcılara dair verilerin toplanmasına ilişkin, "Ne tür bilgiler toplanıyor? Bu firmalar topladıkları bu bilgileri nasıl kullanıyor. Burada net olarak iyi ya da kötü, evet ya da hayır demek çok zor. Kişisel verilerin toplanması hiç te güzel bir fikir değil ama bu sayede de interneti ucuza kullanıyoruz. Bu firmaların pek çok ücretsiz hizmeti var. Uygulamaların verdiği hizmetleri kullanıyoruz ve bilgiyle ödeme yapıyoruz. Pek çok insan bunu kabul etmiş ve mutlu. Fakat paranoyak kullanıcılar güvenlik açısından bunu iyi bir fikir olarak görmüyor. Bu konuda iyi ya da kötü demek istemiyorum ama siber dünyada yeni gerçeklik bu." ifadesini kullandı.

"Türkiye’de üç ofisimiz ve 20 çalışanımız var"

Dünya genelinde 3 bin 700 çalışanları olduğunu bildiren Kaspersky, “Türkiye’de üç ofisimiz ve 20 çalışanımız var. Türkiye'deki diğer birçok bölgede de ortak arayışı içindeyiz. Ülkede hükümet ve özel sektör siber risklerin farkında. Fakat bu riskleri gidermek için mühendislere ihtiyacımız var. Türk hükümetine mesajım, lütfen siber güvenlik eğitimine daha fazla yatırım yapılması....Dürüst olmak gerekirse, Türkiye'nin jeopolitik konumundan dolayı bazı türbülanslar yaşanıyor. Kolay bir durum değil…. Rusya ve Türkiye ilişkileri normal zamanlardan daha iyiye dönüyor. Türkiye’de yatırım için çok iyi fırsatlar görüyoruz ve fırsatları değerlendirmek için elimizden geleni yapacağız." diye konuştu.

"Virüsleri toplamak hobim oldu"

Kaspersky, 1989'da Sovyetler Birliği döneminde askeri telekomünikasyon alanında bir yazılım mühendisi olarak çalıştığını anlatarak, şöyle devam etti.

"Rus ordusuna ait bilgisayarım herhangi bir ağa bağlı olmadığı halde disket ( floppy disc) üzerinden virüs bulaşmıştı. Merak ettim ve bilgisayarımdaki virüsü temizledim ve virüs bulaşmış dosyanın bir kopyasını yaptım. Virüs kodunu okudum, mantığını ve algoritmalarını anlamaya çalıştım. Bilgisayar virüsleri sistemi nasıl etkilediğini bulmaya çalıştım. Algoritmaları tersine çevirerek sistemi temizledim. Bunları çalışma arkadaşlarıma anlattım. Birkaç hafta sonra meslektaşımdan bir virüs bulaşmış bir disket geldi. Bundan sonra virüs toplamak benim hobim oldu. Bunu birkaç yıl sürdürdüm ve analizler yaptım. Bu virüsleri temizlemek için yardımcı programımı geliştirdim. Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra ordudan ayrıldım. Bir çocuk kreşinin boş odasını kiralayarak kendi şirketimi kurdum. 10 kişiyle işe başladık. Sonraki ofisimiz bir üniversitenin araştırma enstitüsü oldu. Sonra 1998 Almanya'da fuara katılarak dünyaya açılmaya başladık. İlk yurtdışı ofisimizi İngiltere'de açtık ve ilk eşim şirketimin satış müdürlüğünü yaptı."

"Kendi işini mi kuracaksın yoksa başkasına mı çalışacaksın karar ver"

Kaspersky, gençlere de "İlk önce kendi işininizi mi yapacaksınız yoksa başkasına mı çalışacaksınız karar verin. Eğer kendi işinizi yapabilme beceriniz varsa tembellik yapmayarak kendi şirketinizi kurun. Eğer böyle bir yeteneğiniz yoksa, bunu kabul edin ve kendi işinizi kurarak hata yapmayın. Lütfen işinizin hayatınızdaki yerini bulun. İlgilendiğiniz, zevk aldığınız işi yapın. Hayatınızın en az 25 yılını bir işte geçireceğinizi unutmayın. Unutmayın bir işte yükselmek için işleri diğerlerinden daha iyi yapmalısınız." tavsiyesinde bulundu.

Yorumlar