Nisan ayı ödemeler dengesi

- CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Böke: - "İhracatın hem miktar hem de değer olarak artması için yüksek katma değerli bir üretim modeline geçiş için vakit kaybedilmemeli, üretimin ve dolayısıyla ihracatın enerji ve ara malı ithalatına olan bağımlılığı azaltılmalı. Yatırım ortamı iyileştirilerek, tüketim temelli büyüme yerine verimli yatırım temelli büyüme modeline geçilmeli"

Google Haberlere Abone ol
Nisan ayı ödemeler dengesi

ANKARA (AA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, 2016 Nisan ayı ödemeler dengesiyle ilgili, ihracatın hem miktar hem de değer olarak artması, yüksek katma değerli bir üretim modeline geçiş için vakit kaybedilmemesi gerektiğini belirterek, "Üretimin ve dolayısıyla ihracatın enerji ve ara malı ithalatına olan bağımlılığı azaltılmalı. Yatırım ortamı iyileştirilerek, tüketim temelli büyüme yerine verimli yatırım temelli büyüme modeline geçilmeli." ifadesini kullandı.

Böke, yazılı açıklamasında, 2016 Nisan ayı ödemeler dengesini değerlendirdi. Bu yılın ocak-nisan döneminde ihracatın yüzde 7, ithalatın ise yüzde 11 azaldığını aktaran Böke, bunun sonucunda cari açığın yüzde 25 azalarak, 10,78 milyar dolara gerilediğini kaydetti.

Cari açığın düşüş sebeplerine, finanse ediliş yöntemine ve cari açığın ödeme kapasitesine oranla olduğu düzeyin, uluslararası karşılaştırmasına bakıldığında Türkiye ekonomisinin yapısal sorunlarının devam ettiğinin açıkça gözüktüğünü savunan Böke, "Cari açıktaki bu düşüş iktidarda ve politika yapıcılarda temeli olmayan bir rehavete yol açacak gibi gözüküyor, böyle olmamalı." değerlendirmesinde bulundu.

Böke, cari açıktaki bu düşüşün altında yatan sebebin enerji fiyatlarındaki düşüş olduğunu belirtti. Uluslararası piyasalarda ileriki aylarda enerji fiyatlarının artmasının beklendiğini ileri süren Böke, bu artışın gerçekleşmesi halinde Türkiye'nin cari açığının da aratacağını ifade etti.

"Hükümet, ihracatın miktarını ve değerini artıracak, üretimin ithalata bağımlılığını azaltacak politikalarla yapısal problemleri gidermeli ve cari açığın düşmesini kalıcı kılmalıdır." görüşünü savunan Böke, hükümetin bu yönde bir adım atmadığı takdirde ihracatın azalmaya devam edeceğini, ithalattaki düşüşün de kalıcı olamayacağını öne sürdü.

- "Sorunlar açık, çözümler belli"

Böke, turizmde yaşanan kayıpların, ülkeye giren döviz miktarını da azalttığını iddia ederek, ocak-nisan döneminde net hizmet gelirlerinde yaşanan yaklaşık 1,6 milyar dolar azalmanın, 1,3 milyar dolarının net seyahat gelirlerindeki azalmadan kaynaklandığına dikkati çekti.

Bu yılın tamamının dikkate alındığında, turizm kaynaklı gelir kaybının 10 milyar doların üzerinde olacağının hesaplandığını belirten Böke, "Sırf bu kayıp yüzünden cari açığın şimdiki düzeyinin 2 katına çıkmasına yol açabilir." ifadesini kullandı.

Böke, 10,78 milyar dolarlık cari açığın, 6,2 milyar dolarının net portföy girişleriyle finanse edildiğini aktararak, şunları kaydetti:

"Buna karşılık net doğrudan yabancı yatırımlar, ocak-nisan döneminde yarıya indi ve cari açığın sadece 1,7 milyar dolarını finanse ediyor. Cari açık da finanse ediliş biçimi de kısa vadeli gelişmelere bağlı ve dolayısıyla sürdürülebilir değil. Bu da Türkiye'nin ekonomik kırılganlığını sürekli kılıyor. Bu yapıyı değiştirecek ekonomik reform paketlerinin oluşturulması ve bir an önce uygulamaya sokulması gerekirken, AKP hükümeti, adına 'reform ve vaat' dedikleri, popülist politikalarla günü kurtarmaya çalışıyor.

Sorunlar açık, çözümler belli. İhracatın hem miktar hem de değer olarak artması için yüksek katma değerli bir üretim modeline geçiş için vakit kaybedilmemeli. Üretimin ve dolayısıyla ihracatın enerji ve ara malı ithalatına olan bağımlılığı azaltılmalı. Yatırım ortamı iyileştirilerek, tüketim temelli büyüme yerine verimli yatırım temelli büyüme modeline geçilmeli."



Yorumlar