Mehmet Şimşek: Yaşanan sorunlar geçici
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, piyasalarda yaşanan dalgalanmaya ilişkin, bu sorunlar geçici, dedi.
Başbakan Yardımcısı Şimşek, Türkiye piyasalarında ciddi dalgalanma olduğunu belirterek "Bunları iyi anlamak ve sakin bir şekilde paniklemeden resmi doğru okumak çok önemli.... Bugünkü piyasa iniş çıkışlarını da bir yere oturtmak lazım. İç ve dış şokları gösterdim. Türkiye bunların hepsini geride bıraktı. Ekonomisinin, insanının çok büyük bir direnç gösterdiğini ve ortalama azami bir performans koyduğunu görmemiz lazım. Bunlar geçicidir. Yaşanan sorunlar geçicidir." şeklinde açıklama yaptı.
Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Şimşek, İstanbul'da
düzenlenen ekonomi zirvesinde önemli açıklamalarda bulundu.
Şimşek'in konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Şimşek'in konuşmasının satırbaşları şöyle:
Ümit ediyorum ki bugün çok verimli paneller üzerinde Türkiye
sorunları tartışılacak. Her zaman olduğu gibi kısa bir sunum yapmak
istiyorum
Dünya ekonomisi kısa vadede toparlanma içerisinde.
Orta ve uzun vadede çok ciddi sorunların olduğu bir gerçek. Fakat
Türkiye piyasalarında ciddi dalgalanmalar var. Bunları iyi anlamak
ve sakin bir şekilde paniklemeden resmi doğru okumak çok
önemlidir.
Türkiye son 15 yıla baktığınız zaman çok ciddi dış şoklarla karşı
karşıya kaldı.
Bu şokların hepsi şimdi sadece birer gözlem olarak duruyor. 2003
yılına giderseniz Amerika'nın Irak'a müdahalesi bizim tavrımız
piyasalarda hatırlıyor musunuz? Çok önemli şok olarak
görülüyordu.
O GÜNLER GERİDE KALDI
O günler geride kaldı. Yine gördüğünüz gibi Avrupa borç krizi...
Onun etkileri tartışmalar, piyasalardaki iniş çıkışlar geride
kaldı.
Arap baharı ev sonrasında başlayan karmaşa sonuçta tepkileri devam
eden süreç, DEAŞ Terör Örgütü, artan terör, jeopolitik
gerginlikler.... Nereden bakarsanız bakın, Rusya'dan hatırlarsanız
krizimiz... Tüm bunların hepsi geride kaldı.
Türkiye'nin iç şokları, stres noktaları, seçimler... Hepiniz
bunları zaten yakından takip ettiniz. En son geçen sene hain bir
darbe girişimine sahip olduk. Milletimiz devletine sahip çıktı.
Türkiye tam aksine, gayri meşru yollarla iktidarı ele geçirmeye
kalkışan bir suç örgütüne karşı Türk demokrasisini koruyor.
YAŞANAN SORUNLAR GEÇİCİDİR
Bugünkü piyasa iniş çıkışlarını da bir yere oturtmak lazım. İç ve
dış şokları gösterdim. Türkiye bunların hepsini geride bıraktı.
Ekonomisinin, insanının çok büyük bir direnç gösterdiğini ve
ortalama azami bir performans koyduğunu görmemiz lazım. Bunlar
geçicidir. Yaşanan sorunlar geçicidir.
Türkiye'nin kamu sektörünün bilançosu hiç olmadığı kadar güçlü.
İşin özü şu, bize bir miktar manevra alanı tanıyor. 15 Temmuz
sonrası ekonominin hızla toparlaması için kamu maliyesini devreye
soktuk ve başarı sağladık. Burada hakikaten hangi ülke grubu ile
karşılaşırsanız karşılaştırın, Türkiye'nin kamu borç milli gelire
oranı en düşük oranda, yüzde 28.5 bu sene, gelişmekte olan ülkeler
arası toplam yüzde 47.
DÖVİZ BORCUNUN ORANI DÜŞÜYOR
Döngü karşıtı bir maliye politikasını devreye soktuk. Harcama
kısıntılarına gidiyoruz. Yine vergi politikası ile güçlendirdik.
Türkiye'nin tabii ki kamu borcuna baktığınız zaman döviz kuruna ve
faizlere olan duyarlılığı azalmış durumda. Eskiden Türkiye'nin
borcunun yüzde 58'i döviz cinsindeyken bugün bu rakam yüzde 39
civarı.
Bankacılık sektörü sağlam. Bugün sermaye yeterlilik oranı yüzde
17'nin üzerinde. Problemli kredilerin toplam kredilere oranla yüzde
3 oranında. Bankacılık sektörünün kaldıraç oranı oldukça düşük
sayılır.
Bankacılık sektörü de makul düzeyde kârlı. Sermayeyi biriktirmeye
devam ediyor. Bu ne yapıyor? Türkiye'nin şoklara karşı
dayanıklılığını artırıyor. Ekonominin geneline bir bakalım,
gelişmekte olan ülkelerde toplam borcun milli gelire oranı yaklaşık
yüzde 220 civarı peki Türkiye, yüzde 144.
Dolayısıyla Türkiye iddia edildiği gibi ciddi bir borç altında
değildir.
Bankacılık sektörünün bugün net anlamda açık pozisyonu yoktur. Hane
halkının da yok. 100 milyar dolardan fazla döviz fazlası var. Hane
halkının dövizle borçlanmasının önünü kapadık. Kamu sektörü de net
anlamda dış dünyaya borçlu değil, dış dünyadan alacaklı. Çok net
bir şekilde kamu sektörü itibarıyla da önemli noktada.
Türkiye'nin bilançosunun kötü olmadığını ortaya koyuyoruz.
Türkiye'nin direncini daha da artıracak yapısal reform gündemimizi
güçlü bir şekilde uyguladık, uygulamaya devam ediyoruz.
Yapısal reformda tüm dünyada bir bozulma var. Türkiye kapsayıcı bir
büyüme içerisinde. 2007 yılında her yıl ortalama 940 bin
vatandaşımıza biz yeni istihdam sağlamışız.
Beşeri sermaye bizim petrolümüz, birincil kaynağımız. Bütçede en
büyük kaynağını, vergi gelirinin neredeyse dörtte birlik kısmını
eğitime harcıyoruz. Eğitimin kalitesi nasıl artırılacak? Öğretmen
başına öğrenci sayısı düşecek, teknolojiyi daha fazla kullanacağız,
öğretmenlere teknik, mesleki, yabancı dil eğitimleri
iyileştirilecek.
AR-GE DESTEĞİ
Türkiye doğrudan yatırım girişimde ciddi bir yatırım oldu şirket
sayısı 10 kattan fazla arttı. Geçen sene çok önemli reformlar
yaptık ama kapsamlı reformlarımıza devam edeceğiz. Yine Ar-Ge ve
inovasyon konusu. Ar-Ge harcamalarının milli gelire oranı 2'ye
katlandı.
Özel sektöre diyoruz ki siz 100 dolarlık Ar-Ge yapın biz size 225
dolara kadar destek verelim. Personellerde 4 kat artış var. Yine
patent konusunda da şunu söyleyeyim 38. sıradan 21. sıraya
yükseldik. Biz 11. sıraya da yükseliriz.
İhracatın teknoloji kompozisyonuna baktığımız zaman beklediğimiz
yerde değiliz.
Küresel inovasyon endeksinde de 120 ülke arasında 43. sıradayız.
Geçen sene çok önemli bir patent kanunu çıkarttık, fonların fonuna
kaynak aktardık. Finansmana erişim artıyor. Kredi Garanti Fonu,
melek yatırımcılar aklınıza ne gelirse her şey var.
Girişimcilik kültürümüz güçlü, teşvikler var, beşeri sermaye ciddi
ilerleme var.
BANKACI ARKADAŞLARA SESLENİYORUM
Buradaki bankacı arkadaşlara sesleniyorum. Bilançonuzun ufak bir
kısmını da olsa girişimciliğe ayırın. Bu işten çok kazanacaksınız.
Kısa vadede negatif nakit akışı olan şirketlere gelecek vadediyorsa
Tesla gibi kredi verin. Bir kısmını ayırın yapmıyorsanız lütfen
yapın. Bu, sizin esas olarak kazanacağınız bir alan.
Kitle fonlaması Meclis'te. Kadınların iş gücüne katılımı önemlidir,
artıyor daha da artıracağız. Bu reformlar devam edecek. Part time
çalışmanın önündeki engeller azaltılacak.
Yargı sistemi... 4 önemli bileşeni vardı bunları da yaptık. İş
davalarında ortalama dava ne kadar sürüyor? Algı kötü ama Türkiye
kötü değil. Türkiye yine makul bir noktada.
Bilirkişi reformu yaptık, modern uzlaşma sistemi getirdik. Bütün
bunlar kaliteyi artırıp, süreci hızlandıracak.
ENFLASYON MESAJI
Bugünkü piyasalardaki kargaşa geride kalacak. Türkiye'nin kamu
maliyesi, bankcılık sektörü güçlü, adaptasyon kabiliyeti oldukça
yüksek.
Evet bir cari açık sorunumuz var. Ama birkaç yıl öncesine kadar çok
daha yönetilebilir düzeyde. Kur nedeniyle enflasyonist bir süreç
var. Bunu çok yakında tek haneye indireceğiz. Yakın coğrafyamızdaki
sıkıntılar da geçecek ve belki üç yıl sonra belki bu salonlarda
Orta Doğu'yu yeniden nasıl inşa ederizle ilgili paneller
yapacağız.
Yorumlar