Koza Altın: Bugüne kadar en küçük bir imtiyaz kullanmadık
Koza Altın İşletmeleri AŞ, işlettiği tesislerin önemli bir bölümünün yabancı şirketler tarafından yaklaşık on beş yıl önce keşfedildiğini, o günkü altın fiyatlarının düşük olması sebebiyle tesis kurmaya değmeyeceğinden kendilerine satılan madenler olduğu.
Koza Altın İşletmeleri AŞ, işlettiği tesislerin önemli bir
bölümünün yabancı şirketler tarafından yaklaşık on beş yıl önce
keşfedildiğini, o günkü altın fiyatlarının düşük olması sebebiyle
tesis kurmaya değmeyeceğinden kendilerine satılan madenler olduğuna
dikkat çekti. Bugüne kadar hiç bir kamu ihalesine girmediğinin
altını çizen Koza Altın, "Şirketimiz aramalardan başlayarak
madencilik yapan bir şirkettir. Devletten sadece arama yapmak için
izin ruhsatı alır ve tüm yasal mevzuata hassasiyetle uyar. Bugüne
kadar en küçük bir imtiyaz kullanmamıştır." açıklamasında
bulundu.
Koza Altın İşletmeleri AŞ tarafından, Kamuyu Aydınlatma Platformu
(KAP)'na yapılan özel durum açıklamasında şöyle denildi:
"Bazı medya kuruluşlarında yeralan asılsız haber ve yorumlar sebebi
ile açıklama yapmak mecburiyeti ortaya çıkmıştır. Şirketimiz Koza
Altın İşletmeleri, İSO 500 şirket sıralamasında en çok vergi veren
üçüncü özel sanayi kuruluşudur. Bugüne kadar hiçbir kamu ihalesine
girmemiştir.
Maden sektörüyle ilgili bilinmesi gereken en önemli konu, son on
yıl içerisinde, Türkiye'de keşfedilip işletmeye dönüşmüş hiçbir
altın ya da metal madeni yoktur. Şirketimizin işlettiği madenlerin
önemli bir bölümü yabancı şirketler tarafından yaklaşık on beş yıl
önce keşfedilmiş, o günkü altın fiyatlarının düşük olması sebebiyle
tesis kurmaya değmeyeceğinden şirketimize satılan madenlerdir. Bu
madenlerin rezervleri şirketimiz tarafımızdan geliştirilmiş, dünya
maden fiyatlarının artmasıyla da karlı hale gelmiştir. İşletilen
diğer madenlerimiz ise kendi arama ekiplerimizin keşfettiği
madenlerdir.
Sondajlarla rezervi belirlenmemiş maden arama ruhsatlarının kayda
değer bir kıymeti yoktur. Şirketimiz aramalardan başlayarak
madencilik yapan bir şirkettir. Devletten sadece arama yapmak için
izin ruhsatı alır ve tüm yasal mevzuata hassasiyetle uyar. Bugüne
kadar en küçük bir imtiyaz kullanmamıştır.
Altın ve kıymetli metal madeni arama çalışmalarında maden bulma
olasılığı Türkiye ortalamalarına göre üç yüzde birdir. Yani yapılan
üç yüz sondajdan iki yüz doksan dokuzu boşa gitmektedir ve arama
süresi yaklaşık 8 ila 10 yıldır.
Bu yüzden aramalardan başlayarak madencilik sektörüne giren şirket
sayısı çok azdır.
Sonuç olarak; maden şirketlerimiz kendi risk sermayeleriyle
çalışan, bugüne kadar devlet ile yasal mevzuat dışında hiçbir
ilişkisi olmamış ve yasal haklarından başka hiçbir imtiyaza da
ihtiyacı olmayan şirketlerdir.
Şirketlerimizde kamuoyuna duyurulması gereken herhangi bir gelişme
bulunmamaktadır."
CİHAN
Yorumlar