İstihdam seferberliği kapsamında 407 bin kişi iş sahibi oldu

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, İstihdam seferberliği Dün itibarıyla 407 binin üzerinde artı istihdamı sağlamış olduk" dedi.

Google Haberlere Abone ol
İstihdam seferberliği kapsamında 407 bin kişi iş sahibi oldu

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, bakanlıkta düzenlenen "Kamu Personeli Danışma Kurulu" toplantısında yaptığı konuşmada, kamu görevlileri ve sendikaları konfederasyonlarının bir milyon 800 bine ulaşan üye sayısı ve yüzde 71'i aşan örgütlenme oranıyla bugün en önemli sivil toplum kuruluşları arasında olduğunu söyledi.

Sivil toplum kuruluşlarının demokratik hayatın vazgeçilmez unsurları olduğunu dile getiren Müezzinoğlu, özgürlüklerin genişletilmesinin önemli adımlarından biri olan 12 Eylül 2010 referandumunun en önemli başlıklarından birisinin de kamu görevlilerine toplu sözleşme hakkı tanınması olduğunu ifade etti.

Anayasa değişikliğiyle kamu personel sistemimi ve çalışma hayatına giren toplu sözleşme düzeninin ilk uygulamasının 2012, ikinci uygulamasının 2013, üçüncü uygulamasın ise 2015'te gerçekleştirildiğini hatırlatan Bakan Müezzinoğlu, şöyle devam etti:
 

"Toplu sözleşme düzeni iktidarımız tarafından sadece kamu çalışanlarının maaş artışlarının tartışıldığı bir platform olarak değerlendirilmemektedir. Bu anlamda kamu görevlileri sendikalarımızın ve konfederasyonlarımızın kamu personeli danışma kurulu toplantıları, çok yönlü istişari değerlendirme toplantılarımız ve karar vericilerin de sorumluluklarını istişareler sonucunda şekillendirdiği bir süreç oldu."


Geçen yıl kasım ayında yapılan Danışma Kurulu toplantısında en çok gündem konularından birisinin, kamu iktisadi teşebbüslerinde çalışan sözleşmeli personelin kullanamadıkları yıllık izinlerin bir sonraki yıla devrine imkan sağlayan yasal düzenleme olduğunu aktaran Müezzinoğlu, bu yıl itibarıyla bunun da yasalaştığını söyledi.

Müezzinoğlu, KİT'lerde sözleşmeli personel ücretlerinin de düzenlenmesi konusunun da çözüm yoluna girdiğini ve Ekonomik Koordinasyon Kurulunda karar aşamasına geldiğini söyledi. Havacılık tazminatı konusuna da değinen Müezzinoğlu,"Sayın Başbakanımızın olumlu bakışları ve ilgili bakan arkadaşlarımıza bu yönde olumlu bir çalışma yapmaları gerektiği talimatını verdi. Ümit ediyorum ki önümüzdeki bir iki ayın içinde bu süreci buradaki değerlendirmeler çerçevesinde çözüme ulaştırmış olacağız" diye konuştu.

15 Temmuz darbe girişiminden sonra kamuda ihanet şebekelerinin yerleşmesine karşı yürütülen ihraç ve açığa almalarla ilgili birçok konuda ortak görüş ve değerlendirmelerinin olduğunu dile getiren Müezzinoğlu, yanlış yapanın her türlü yanlışın bedelini ödemesi, kimsenin de haksızlığa maruz kalmaması konusunda da ortak akılla hareket ettiklerini söyledi.

Müezzinoğlu, 2016'nın getirdiği ağır yüklerden birinin de istihdamdaki daralma ve işsizlik oranlarındaki artışlar olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:
 

"Bu anlamda da 2017'de yoğun bir çalışma hayatında milli seferberlik ve istihdamda yoğun bir kampanya başlattık. Çalışma hayatında alın teri dökmek isteyen insanımıza destek olmak istihdamda tutabilmek ve onlara istihdam alanları oluşturabilmek adına özellikle son iki aydır yoğun bir kampanya ile başarılı sonuçlar almaya başladık. Dün itibarıyla 407 binin üzerinde artı istihdamı sağlamış olduk. 2016'nın ağır yükünü ortadan kaldırmış oluyoruz. Önümüzde yine bir buçuk milyonu aşacak hedefle 2017 sonu itibariyle Türkiye'de işsizlik oranlarını yeniden yüzde 9,5'ların altına çekecek bir sürecin alt yapısı da oluştu. Güçlü bir şekilde yürüdüğümüzü görüyoruz."


Müezzinoğlu, bir gazetecinin kıdem tazminatı konusundaki sorusuna ise şu cevabı verdi:

"Bugün bu masa nasıl belirli değerlendirmeleri ortak yuvarlak masa anlayışı ile yapıyorsa o konuyu da paydaşlarımızla birlikte süreç içinde yapacağız. Burada temel felsefemiz şudur, alın terinin hakkının korunmasıdır. İşçimiz mağdur olmamalı, çalışanın hak ve hukuku korunmalı, sürdürülebilir olmalı. Bu hak ve hukukun güvencede olduğu hakkaniyetli olduğu bir sistemi biz temel bakış açımızı söylüyoruz. Paydaşlarımızla birlikte ortak aklı ve ortak sonucu birlikte bulacağız. Onun dışında konuşulan her cümle spekülatiftir. Bu atmosferde spekülasyon atmosferi olmamalıdır."

Yorumlar