IEA'dan enerji verimliliği vurgusu

- İEA İcra Direktörü Birol: -"Türkiye'nin sahip olduğu en büyük enerji kaynağı, enerji verimliliği. Potansiyelimizin çok küçük bir kısmını kullanıyoruz" -"Türkiye güçlü ve kararlı politikalar izlerse yenilenebilir enerjide de bir hub olabilir"

Google Haberlere Abone ol
IEA'dan enerji verimliliği vurgusu

İSTANBUL (AA) - SİBEL AKBAY - Uluslararası Enerji Ajansı İcra Direktörü Fatih Birol, Türkiye'nin sahip olduğu en büyük enerji kaynağının enerji verimliliği olduğunu belirterek, "Potansiyelimizin çok küçük bir kısmını kullanıyoruz. Ulaştırma, sanayi ve evlerde enerji verimliliğini artırmak için ciddi ve kararlı yasalar çıkarmalı ve takip etmeliyiz." dedi.

Anadolu Ajansının (AA) Global İletişim Ortağı olduğu 23. Dünya Enerji Kongresi'nde, AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Birol, Türkiye'nin enerjide dışa bağımlılığını azaltmak için enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanımının artırması gerektiğini söyledi.

Birol, ekonominin hızlı büyümesi, nüfusun artması ve hızlı kentleşme nedeniyle Türkiye'de gelecek dönemde enerji talebinin artacağını vurgulayarak, dışa bağımlılığı azaltmak için kömür kaynaklarının efektif kullanımına ve nükleer santrallere ağırlık verilmesinin önemli olduğunu belirtti.

Bu önlemleri almaması durumunda Türkiye'nin treni kaçıracağını ifade eden Birol, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin sahip olduğu en büyük enerji kaynağı, enerji verimliliği. Potansiyelimizin çok küçük bir kısmını kullanıyoruz. Ulaştırma, sanayi ve evlerde enerji verimliliğini artırmak için ciddi yasalar çıkarmalı ve takip etmeliyiz. Ayrıca yenilenebilir enerjiyi kullanabilmek için gerekli sanayiyi kurabilirsek, bunu çevremizdeki ülkelere ihraç edebiliriz. Özellikle güneş enerjisi konusunda Ortadoğu'da çok büyük bir pazar var. Türkiye bunu kullanmalı. Türkiye'nin hep doğalgazda bir merkez, bir hub olması konuşuluyor. Türkiye güçlü ve kararlı politikalar izlerse, yenilenebilir enerjide de bir hub olabilir."

- "Kömürde çevreye en az zarar veren teknolojiler kullanılmalı"

Birol, Türkiye'nin kömür kaynaklarının kullanımında çevreye en az zarar veren teknolojileri kullanması gerektiğini belirterek, "Enerji Bakanı'mız ve diğer yetkililer de zaten bunu bu şekilde gerçekleştirme konusunda kararlı görünüyor. Bu kararlılık çok olumlu bir adım."dedi.

İklim değişikliğine karşı Paris'te alınan COP21 kararlarının uygulanması için gelecek dönem çok yoğun baskı olacağını ifade eden Birol, "Türkiye'nin yenilenebilir enerji ve enerji verimliliğine ağırlık vermesi ve nükleer enerji tesislerini hayata geçirmesi, bu hedefe ulaşması konusunda zaten çok büyük bir adım olacaktır." diye konuştu.

Yenilenebilir ve nükleer enerjinin emisyonları, enerji verimliliğinin de toplam enerji talebini düşürdüğünü anlatan Birol, "Her ülke kendi şartları çerçevesinde emisyonları düşürmeye çalışıyor. Fosil yakıtları en çok kullanan ülkeler gelişmiş ülkeler. Dolayısıyla faturanın büyük kısmının da bu ülkeler tarafından ödenmesi gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.

Birol, gelişmiş ülkelerin, gelişmekte olan ülkelere COP21 kararlarının uygulanması için finansman ve teknoloji transferi konusunda yardım etmeleri gerektiğini vurguladı.

Türkiye'nin, artan enerji talebini karşılayabilmek için her yıl yaklaşık 20 milyar dolar finansman bulması gerektiğini dile getiren Birol, "Bunu yapmanın yolu da özellikle doğalgaz piyasasının liberalleşmesinden geçiyor. Yatırımcıyı teşvik edebilmek için özellikle elektrik ve doğalgaz piyasaları liberalleşmeli. Pazar kuralları geçerli olmalı."şeklinde konuştu.

Gelecek birkaç yıl içerisinde, özellikle dünyadaki kaya gazı keşifleri sayesinde artan arzın etkilerinin daha yoğun hissedileceğini belirten Birol, "Kaya gazı sayesinde hem Amerika'dan hem de Avusturalya'dan LNG gelecek. Bu da boru hatlarıyla gaz ihraç eden ülkelerin durumunu zorlaştıracak. İthal eden ülkelerin ellerinde ise şartları tartışırken bir koz olacak. Pazarlık masasındaki konumları güçlenecek." ifadelerini kullandı.

Yorumlar