Dolarda Yeni Tehlike Faiz İndirimi

Kamu bankalarının zarar etme pahasına faizleri düşürmesi halinde uzmanlara göre bankacılık sektöründe kamudan özel bankalara mevduat kayacak.

Google Haberlere Abone ol
Dolarda Yeni Tehlike Faiz İndirimi

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Merkez Bankası'na indirtemediği faizleri halk bankaları aracılığı ile indirmek istediği anlamında gelen bilgiler bankacılık sektöründe kaygıyla karşılandı. Kamu bankalarının faizleri saha koşulları dışında düşürmesi biçiminde halk bankalarının mevduat kaybı yaşayacağı, artan zararının bütçe açığını artırıp mali yapıyı bozacağı bildirildi. Kamu bankalarına müdahalenin Merkez'e müdahaleden farkı olmadığını belirten bankacılık uzmanları, böyle bir adımın kurları tekrardan yukarı çıkarabileceğini söylediler.

1990'LARA DÖNERİZ

Başkent Üniversitesi Bankacılık ve Finans Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Şenol Babuşçu, tüketicilere dışarıdan yapılacak her çeşitli müdahalenin itimat riskini artırıp kurların yükselmesine yol açtığını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın halk bankalarının getiri indirmesini istediği yönündeki basına yansıyan izahatlarını değerlendiren Dr. Babuşçu, 'Eğer halk bankaları maliyetin altında bir getiri indirimine gidecek olursa 1990'lı yıllara arka döneriz. O çağda halk bankaları ziyan ettiği için Türkiye 2000 Kasım ve 2001 Şubat krizlerini yaşadı. Krizin en iri sebebi buydu' dedi.

MEVDUAT KAYMASI YAŞANIR

2001 krizi sonrasında halk bankalarının tekrardan yapılandırılması sürecinde Ziraat Bankası Genel Müdür Yardımcısı şekilde etken vazife de üstlenmiş Dr. Başbuşçu, halk bankalarının yüzde 9-10 faizle mevduat toplayıp yüzde 12-13'le kredi verdiğini hatırlatarak şu değerlendirmeyi yaptı:

'Kamu bankaları ya bilançoyu korumak için kredi faizleriyle müşterek mevduat faizlerini de indirecek ve ya zararı göze alıp yalnızca kredi faizlerini aşağı çekecek. Birinci vaziyet olursa, mevduat faizi de düşeceği için halk bankalarındaki mevduat hususi bankalara kaçmaya başlar. Bu halde da halk kredi veremez bir duruma gelir, bilançolar hızla bozulur. İkinci vaziyet olursa, vazife zararı ödeme gücüne ek maliyet bindirir. Bütçe açığı artar, bu da mali dengelerin bozulmasına, enflasyonun yükselişına sebep olur.'

KURU ATEŞLER

Dr. Babuşçu, böylesine kritik zamanlarda bankacılık sektörüne müdahaleden kaçınılması gerektiğini de söylerken, ters durumun piyasalarda itimat bozulması, bunun da düzeyde yeni dalgalanmalara yol açma riski taşıdığını söyledi. Kamu bankalarının getiri düşürmesi biçiminde piyasada, 'Merkez'e dinletemedi, halk bankalarına vazife verildi' algısının oluşacağını belirten Babuşçu, Merkez'e müdahale ile halk bankalarına müdahale içerisinde pek çok ayrım yok. Her ikisi de neticede tüketicilere müdahale anlamına geliyor. Olumsuz etkisi birbirine yakın olacaktır' dedi. (Kaynak:Sözcü)

GÜNCEL FAİZ ORANLARI İÇİN TIKLAYIN

Kaynak: HABERLER.COM

Yorumlar