Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderleri kabulü

İSTANBUL (AA) - Anadolu Aslanları İş adamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Mustafa Koca, Beştepe'de gerçekleşen liderler zirvesinin son derece doğru bir adım olduğunu, bunu diğer adımların takip etmesi gerektiğini belirtti.

Koca, yaptığı yazılı açıklama ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi kabulüne ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

"Beştepe’de gerçekleşen liderler zirvesi son derece doğru bir adım, bunu diğer adımların takip etmesi gerek" ifadelerini kullanan Koca, Türkiye'de siyaset zirvesinde meydana gelen ortak toplantının ve birbirine yaklaşan bir dilin gelişmesinin son derece önemli olduğuna dikkati çekti.

Koca, şunları kaydetti:

"Bunun bir krizle oluşmasını istemezdik. Yani daha öncede de siyasilerimizin bir araya gelebilmeleri ve özellikle milli meseleleri paylaşabilmeleri hatta toplum kesimlerini temsil eden liderler olarak topluma iletişim ve paylaşım konusunda örnek olmalarını isterdik. Bu şimdiye kadar pek olmadı. Bu önemli şer, böyle bir hayır doğurdu. Umuyor ve diliyoruz ki bu ilişki daimi hale dönüşür.

Siyasi ayrışım, farklı düşünmek, farklı tarzlara sahip olmak son derece doğal ve beklenen bir durumdur. Ancak görüşler ve anlayışlar farklı diye görüşememek ve müzakere yapamamak asla kabul edilecek bir tavır değildir. Bir şeklide ülkemizin bir yerlerinde tüm siyasi aktörlerin bir çatı altında bir başkan etrafında bir araya gelmeleri bir mecburiyettir. Bunun tüm zihinlere kazınması gerekir."

Koca, ayrışmaların, bir kısım ülke ve millet düşmanları açısından kullanışlı bir argüman haline getirildiğini belirtti.

Araya çok ciddi gerilim kesitleri yerleştirilebildiğini aktaran Koca, iletişimsizlik ya da medya üzerinden sataşma tarzındaki iletişimin devam etmesi halinde aradaki kesitin kalınlaştığı, sevimsiz, itici ve toplumsal katmanlar arasında güveni sıfırlayan noktalara doğru büyüdüğünü dile getirdi.

Koca, yaşanan darbe olayının yerleşip gelişmesinin arka planında bu iletişimsizliğin etkileri olduğunu savunarak, şu görüşleri de paylaştı:

"Sonuç itibarıyla ne kadar farklı düşünürsek düşünelim, bu ülkede birlikte yaşamak zorunda olduğumuz kitleleriz. Birbirimizi anlamak ve taleplerimizden haberdar olmak için bağları koparmak değil tam aksine kurmak zorundayız. Düşmanlık sayılabilecek bir tavır geliştirmeye de bir mecburiyetimiz yoktur.

Evet, dünya görüşlerimiz farklıdır. Her birimiz, kendi dünya görüşümüze göre bir idare beklentisi içinde olabiliriz. Ama bu beklentiler iletişimsizlik atmosferinde çatışmalara sebep olup çıkmaz sokak haline dönüşebilir. Olması gereken gerçek anlamda bir adalet yönetiminin egemen olmasıdır. Halkın da özgürce yaşayabilme ortamının idare tarafından garanti altına alınmış olmasıdır. Bu büyük şerden bu anlamda bir hayır üretebilirsek sonuçlardan memnun olacağız."