CHP: Personel, sosyal güvenlik ve belediye harcamalarındaki artış dikkat çekici

CHP’nin Ekonomi Raporu’na göre bütçe gelirleri zayıf seyrini sürdürürken giderler şişti. Bütçenin gider kalemlerinde en çarpıcı artışlar personel harcamaları, sosyal güvenlik açıklarının kapatılmasını ve belediyelere bütçeden...

Google Haberlere Abone ol
CHP: Personel, sosyal güvenlik ve belediye harcamalarındaki artış dikkat çekici

CHP’nin Ekonomi Raporu’na göre bütçe gelirleri zayıf seyrini sürdürürken giderler şişti. Bütçenin gider kalemlerinde en çarpıcı artışlar personel harcamaları, sosyal güvenlik açıklarının kapatılmasını ve belediyelere bütçeden ayrılan payları kapsayan cari transfer harcamalarında gerçekleşti. Yılın ilk 5 ayında bütçe dengesinde geçen yıla göre 7 milyar TL bozulma görüldüğü ifade edilen raporda, "Hükümetin 12 yıllık iktidarında 8. mali affa sarılmasının ardında da bu gerçekler yatıyor. Normal yöntemlerle tahsil edilemeyen gelirler mali af gibi vergi adaletini bozan, dürüst mükellefi cezalandıran yöntemlerle toplanmaya çalışılıyor." ifadeleri kulllanıldı.

CHP'nin hazırladığı 97. Ekonomik Görünüm Raporu’nda Mart ayına ait işsizlik rakamları ve Mayıs ayı bütçe verileri değerlendirildi. Nisan ve Mayıs döneminde bütçenin gider tarafındaki 'cari transferler' kalemindeki artışa da dikkat çekilen raporda, bu kalemin altındaki 'sosyal güvenlik açıklarının kapanması için yapılan transferlerin' yüzde 34,6; 'mahalli idareler gelir paylarında' yüzde 19,8 arttığı vurgulandı. Raporda, büyükşehirlerdeki ilçe belediyelerinin çok ciddi ekonomik sıkıntılar yaşadığı, büyükşehir yasası öncesinde aldıkları payı artık alamadıkları halde bütçede mahalli idarelere ayrılan gelir paylarındaki artışın da kamuoyuna açıklanması gerektiği ifade edildi.

"ZAYIF BÜYÜME İLE İSTİHDAM ARTIŞI"

TÜİK’in açıkladığı işgücü ve istihdam rakamlarına göre 2014’te işgücü piyasasına girenlerin sayısında olağanüstü bir artış yaşanmaya başladığının ifade edildiği raporda, çalışma çağındaki nüfus son bir yılda 1 milyon 131 bin kişi, işgücüne dahil olan nüfusun ise 1 milyon 733 bin kişi arttığına dikkat çekildi. Bununla birlikte 1 milyon 482 bin kişiye ilave istihdam oluşturuldu. İşsizlik rakamlarındaki bu dikkat çekici tablonun tam da TÜİK’in iş gücü ve istihdam serilerinde yöntem değişikliği yaptığı bir döneme denk gelmesinin ilginç bir tesadüf olduğunun belirtildiği raporda, "Türkiye ekonomisinde son bir yılda yaratılan her 100 istihdamdan 58’inin dış ticarete kapalı hizmet ve inşaat sektörlerinden geldiğini görülüyor." tespiti yapıldı.

Rapora göre işsizlik rakamlarında asıl dikkat çekici nokta; Türkiye ekonomisinin son üç yıldır potansiyeli olan yüzde 5’in altında büyürken; bu zayıf büyümeye rağmen daha fazla istihdam oluşturmuş gösterilmesi. "AKP’nin ilk yıllarında istihdamsız büyüme kavramıyla tanışan Türkiye, şimdi de zayıf büyümeyle istihdam kavramıyla tanışıyor." denilen raporda, 2014’ün ilk üç ayında Türkiye ekonomisindeki her yüzde 1 büyümenin toplam istihdamda yüzde 1,26 artış getirdiği vurgulandı. Bu dönemde gerçekleştirdiği katma değer artışına nazaran en fazla istihdam yaratan sektör ise inşaat sektörü oldu. 2014’ün ilk üç ayında inşaat sektöründe yaratılan her yüzde 1’lik katma değer artışı, bu sektörün istihdamını yüzde 2,4 artırdı.

EKONOMİNİN YENİ HASTALIĞI: VERİMSİZLİK

Ekonomide daha düşük katma değer artışlarının daha çok istihdamla sağlanmasının, çalışan başına üretimin düştüğü anlamına geldiğinin ifade edildiği raporda, özellikle dış ticarete kapalı inşaat ve hizmet sektörlerinde emek verimliliğinin 2010’dan bu yana gerilediği, sanayideki verimliliğin ise 2010 seviyelerinde kaldığı vurgulandı.

Dış ticarete kapalı ve verimliliği düşük sektörlerde istihdam oluşturularak Türkiye ekonomisinin rekabet gücünü artırmanın, çalışanlara hak ettiği ücret artışlarını sağlamanın ve başta cari açık olmak üzere ekonominin yapısal kırılganlıklarına çözüm üretmenin mümkün olmadığının kaydedildiği raporda, "Türkiye, şimdi bu tuzağa yakalanmış görünmektedir. 2008’den bu yana 10 bin dolar tuzağına yakalanmış Türkiye ekonomisinin buradan kurtulması, niteliksiz iş ve istihdam tuzağından kurtulmasına bağlıdır." denildi.

"İÇ TALEPTE TOPARLANMA YOK"

CHP’nin raporunda, 2014’ün Mayıs ayında bütçe gelirleri ve vergi gelirlerinde önceki yılın aynı ayına göre sırasıyla yüzde 7,6 ve yüzde 7,3 artış görülse de bu rakamlar enflasyondan arındırıldığında gelirlerin 'reel olarak' sırasıyla yüzde 1,9 ve yüzde 2,1 gerilediğinin görüleceği öne sürüldü. Raporda, toplam bütçe geliri ve vergi geliri, mal ve hizmet üzerinden alınan dolaylı vergi, dahilde alınan KDV tahsilatı, özel tüketim vergisi ve ithalde alınan KDV tahsilatı rakamlarının yılın ikinci üç ayında iç talepte toparlanma olmadığını gösterdiği de ifade edildi.

"FAİZ GİDERLERİ İKİYE KATLANDI"

Rapora göre bütçenin gelir tarafında zayıf seyir sürerken; giderler hızla artmaya devam ediyor. Mayıs’ta faiz hariç giderler geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8,2; faiz giderleri ise yüzde 99,9 arttı. Faiz dışı bütçe giderleri içinde en çarpıcı artış ise yüzde 17,3 ile personel harcamalarında gerçekleşti. Gerek kamu yatırımlarında gerekse kamunun mal ve hizmet alım giderlerinde frene basılmaya başlandığının ifade edildiği raporda, yılın ikinci üç ayında kamunun yatırımlarından ve tüketiminden büyümeye ilk çeyrektekinden daha sınırlı katkı gelmesinin sürpriz olmayacağı ifade edildi.

8. MALİ AFFIN ARDINDAKİ GERÇEK

Bu gelişmelerin etkisiyle yılın ilk beş ayında bütçe dengesi, geçen yıla göre 7 milyar TL bozulduğunun dile getirildiği raporda, "Tüm bu gelişmeler bütçede işlerin pek de iyi gitmediğini gösteriyor. Özellikle personel maaşları, cari transferler gibi tasarruf imkanı düşük harcamaların bütçe içindeki ağırlığı faiz dışı harcamaların kontrol edilmesini güçleştiriyor. Bu da bütçe dengesi üzerindeki riskleri artırıyor. Hükümetin 12 yıllık iktidarında 8. mali affa sarılmasının ardında da bu gerçekler yatıyor. Normal yöntemlerle tahsil edilemeyen gelirler mali af gibi vergi adaletini bozan, dürüst mükellefi cezalandıran yöntemlerle toplanmaya çalışılıyor." değerlendirmesinde bulunuldu.

Rapora göre milli gelirde 10 bin dolar tuzağına yakalanan Türkiye ekonomisi, emek verimliliğinde yeni bir tuzakla karşı karşıya. Ekonomide katma değer istihdamdan daha az artıyor. Dış ticarete kapalı ve verimliliği düşük sektörlerde istihdam yaratmanın ekonominin sorunlarını çözmeyeceğinin ifade edildiği raporda, "Türkiye, şimdi bu tuzağa yakalanmış görünmektedir." deniyor.

CİHAN

Yorumlar