BM’nin bakliyat yılı ilanı, bulguru inovasyonla kıta kıta gezdiriyor

Anadolu’da sarı durum buğdayından üretilen bulgur inovasyonla dünya pazarlarına açılıyor. İçerdiği yüksek miktarda lif ve karbonhidrat sayesinde sağlık dostu besin kaynağı olarak kabul gören bulguru, dünya mutfaklarına taşımak için...

Google Haberlere Abone ol
BM’nin bakliyat yılı ilanı, bulguru inovasyonla kıta kıta gezdiriyor

Anadolu’da sarı durum buğdayından üretilen bulgur inovasyonla dünya pazarlarına açılıyor. İçerdiği yüksek miktarda lif ve karbonhidrat sayesinde sağlık dostu besin kaynağı olarak kabul gören bulguru, dünya mutfaklarına taşımak için son yıllarda yoğun çabalar sarf eden Gaziantepli üreticiler, kurulan tanıtım gurupları sayesinde şimdiden birçok kıtaya ulaşmayı başardı.

Birleşmiş Milletler (BM)’in 2016 yılını bakliyat yılı olarak ilan etmesi bulgur ve makarna üreticilerini harekete geçirdi. Güneydoğu Anadolu Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Mahsum Altunkaya, Gaziantep’ten Afrika ülkelerine, Amerika’ya ve hatta pirincin ana vatanı olarak bilinen Uzakdoğu’ya kadar bulgur ihracatı gerçekleştirildiğini ifade etti. Altunkaya, "Uluslararası fuarlar aracılığıyla önce bulgurumuzu o ülkelerde yaşayan insanlara tattırıp sevdiriyoruz, ardından da ihracatını gerçekleştiriyoruz. Aşçılarımızın hünerli elleriyle bu fuarlarda özel olarak hazırladığı çeşit çeşit bulgur yemekleri büyük beğeni topluyor.” dedi.

Makarna, Bulgur, Bakliyat ve Bitkisel Yağlar Tanıtım Grubu'nun (MBTG) 2014 yılının ilk 3 aylık dönemi içerisinde Rusya, Dubai ve Japonya’da düzenlenen dünyanın en önemli gıda fuarlarına katılarak, geleneksel Türk lezzetlerinin tanınmasına önemli katkılar sunduğunu aktaran Altunkaya, şimdiki hedeflerinin ise bulgurda lezzet çeşitliliğini artırmak olduğunu söyledi.

Türk bulguru ve makarnasından hazırlanan yemekleri, dünyanın her köşesinde farklı damak tatlarına sahip insanlara ikram ettiklerini kaydeden Altunkaya, "Amacımız, sadece dünyanın çeşitli bölgelerine Anadolu bulgurunu ihraç ederek, üreticilerimize yeni pazarlar kazandırmak değil. Bizim asıl isteğimiz bu eşsiz lezzeti insanoğlunun hiçbir zaman sofrasından ayırmayacağı bir dünya markası haline getirmek.” diye konuştu.

Bu amaç için bulgurda inovasyon çalışmalarına hız verdiklerini belirten Altunkaya, açıklamalarını şöyle sürdürdü: ”Bulguru, makarna gibi hızlı hazırlanan veya içerisine diğer tahıl ürünlerinin de karıştırılmasıyla farklı yemek kültürlerine de hitap edecek temel bir besin kaynağı haline getirmek istiyoruz. Pirinçli bulgur, nohutlu bulgur gibi aynı ambalajda yer alacak, kolay hazırlanacak ve tüketicilere çeşitli seçenekleri bir arada sunacak inovasyon çalışmaları yürütüyoruz. Bilindiği gibi, 2016 yılı, BM tarafından bakliyat yılı olarak kabul edildi. Hububat için özel sayılan bu yıl da bulgurumuzu ve makarnamızı tüm dünya pazarlarına taşımak istiyoruz. Bu nedenle özellikle bulgurda inovasyona ayrı bir önem ve değer veriyoruz.”

CİHAN

Yorumlar