Bitkilerin DNA parmak izini çıkardılar
İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü (İYTE)’nde araştırma yapan bilimadamları, ekonomik değeri olan bazı tarım ürünlerinin DNA parmak izlerini çıkardı.
İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü (İYTE)’nde araştırma yapan
bilimadamları, ekonomik değeri olan bazı tarım ürünlerinin DNA
parmak izlerini çıkardı. Özellikle tohum ıslah çalışmalarında
ekonomik ve stratejik öneme sahip bu çalışma sayesinde genetik
çeşitlilik belirlenecek ve tohum ıslah çalışmalarında yüksek oranda
başarı sağlanacak.
İYTE Moleküler Biyoloji Genetik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sami
Doğanlar ve doktora öğrencisi İbrahim Çelik’in çalışmasıyla bir
bitkide bulunan iyi ve kötü özellikler belirlenebilecek ve ıslah
programlarında kullanabilecek. Prof. Dr. Doğanlar, tarım sektörünün
geleceği açısından büyük önem taşıyan bu çalışma çerçevesinde
ekonomik değeri olan susam, haşhaş, fındık, üzüm, patlıcan,
ıspanak, zeytin, bakla gibi birçok bitkinin genetik kaynaklarının
moleküler profillerini çıkardıklarını açıkladı. Türkiye’nin sahip
olduğu genetik çeşitliliğin, dünyada tarım üretiminin
iyileştirilmesi açsından son derece önemli bir kaynak olduğuna
dikkat çeken Doğanlar, “Türkiye, sürdürülebilir tarım yapabilmek ve
tohumculuk gıda sektöründe rekabetçi olabilmek için bitki genetik
kaynaklarına sahip çıkmak zorunda. Oluşturduğumuz kimlik kartları
sayesinde bitkiler, gen düzeyinde analiz ediliyor. Analizler
sonucunda insanlığa faydası olan tarımsal özellikleri belirleniyor;
kuraklığa, hastalığa dayanıklılık gibi. Bu analizler sayesinde elde
edilen bilgiler, ıslah çalışmalarında kullanılmak üzere
araştırmacıların kullanımına sunuluyor.” dedi.
‘GEN KAYNAKLARININ KORUNMASI TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİL’
Genetik kaynakları korumanın tek başına yeterli olmadığına dikkat
çeken doktora öğrencisi Çelik de moleküler olarak karakterize
edilmeleri gerektiğini söyledi. Anadolu’nun çeşitli yörelerinden
toplanan ürünlere farklı isimler verildiğine, bunun da gen bankası
maliyetlerini arttırdığına dikkat çekerek, “Örneğin Tekirdağ’da
kurulu bulunan Ulusal Üzüm Koleksiyonu'nda, bin 200 civarında üzüm
çeşidi muhafaza ediliyor. Bu çeşitlerin hepsinin koleksiyonda her
yıl yetiştirilmesi, bakımı, yıllar süren karakterizasyonu ve
muhafaza işlemleri pahalıya mal oluyor. Ayrıca bu kadar çok sayıda
üzüm genotipinin ıslah çalışmalarına alınması da biraz zor ama bu
koleksiyonun moleküler profillerinin çıkarılmasıyla bu sayı
azaltılabilir. Bu durumda, seçilen ve sadece genetik olarak özgün
üzüm genotiplerinin ıslah çalışmalarına alınması, kuşkusuz daha
pratik bir yöntem olacaktır.” diye konuştu. CİHAN
Yorumlar