Bilimadamları ‘sarı pas’ hastalığına savaş açtı

İzmir’de toplanan 200 bilimadamı, dünyanın bir numaralı kültür bitkisi olan buğdayda yüzde 50’ye varan oranda verim kaybına yol açan "sarı pas" hastalığını masaya yatırdı. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Kuru Tarım Alanları...

Google Haberlere Abone ol
Bilimadamları ‘sarı pas’ hastalığına savaş açtı

İzmir’de toplanan 200 bilimadamı, dünyanın bir numaralı kültür bitkisi olan buğdayda yüzde 50’ye varan oranda verim kaybına yol açan "sarı pas" hastalığını masaya yatırdı. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Kuru Tarım Alanları Uluslararası Tarımsal Araştırma Merkezi (ICARDA)’nin işbirliğiyle düzenlenen sempozyumda, rüzgarla bir ülkeden diğerine taşınan bu hastalığın dünya genelindeki son durumu ve alınacak önlemler ele alındı. Hastalığın yayılmasını önlemek için dayanıklı yeni çeşitler geliştirilmesi gerektiği vurgulandı.

Toplantının açılışından sonra bir basın toplantısı düzenleyen Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürü Dr. Masum Burak ve ICARDA Genel Müdürü Dr. Mahmoud El-Solh, son gelişmeler hakkında bilgi verdi. ICARDA ile son yıllarda ciddi projeler yaparak dünya gıda sektörüne katkı sağladıklarını belirten Dr. Burak, bu çalışmalar çerçevesinde Konya’da kışlık buğday geliştirerek 30 ülkeye gönderdiklerini söyledi. CWANA bölgesi olarak nitelenen Kuzey Afrika, Batı ve Orta Asya’nın dünya buğday üretiminin yüzde 25’ini yaptığını kaydeden Burak, “Sarı pas hastalığı, buğdayda verim kaybına yol açan en önemli faktörlerden biri. Bazı yıllar, bazı ülkelerde üretimde yüzde 50’ye varan oranda ürün kaybı oluyor. Ülkemizde de zaman zaman yüzde 10’a varan oranda kayba yola açıyor. Bu hastalık rüzgarla yayılıyor, sınır tanımıyor. Bunun için ülkeler arasında ciddi işbirliği gerekiyor.” dedi. Toplantıyı, sarı pas hastalığına karşı alınacak önlemlerle ilgili ortak bir tavır belirlemek için düzenlediklerini ifade ederek, “Sempozyumda, 40 ülkeden 200’a yakın bilimadamı katılıyor. Ülkelerdeki pas hastalığında son durum ve yürütülecek mücadele yöntemlerini ele alıyoruz. En önemlisi, bu pas hastalıklarına karşı dayanıklı çeşit geliştirmemiz gerekiyor. Bunun için de bir an önce çalışmalara başlamamız lazım. Bu çerçevede ICADRA ile Ege Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü’nde 2,5 milyon liralık bir yatırımla pas hastalıkları araştırma merkezi kuruyoruz. Bu merkezde hastalığa karşı dayanıklı çeşitler geliştirilecek. Ayrıca Şanlıurfa’da ICARDA’nın bir alt birimini kuracağız.” diye konuştu.

‘SARI PASA KARŞI TÜRKİYE İLE İŞBİRLİĞİ STRATEJİK ÖNEME SAHİP’

Genel Müdür El-Solh de Suriye’de son dönemlerde yaşanan olaylar sebebiyle faaliyetlerini başka ülkelere yayma kararı aldıklarını söyledi. Türkiye’nin de işbirliği yaptıkları ülkeler arasında yer aldığını aktaran Solh, şöyle devam etti: “Ankara’da kışlık buğday üzerinde araştırma yapıyoruz. Bunun yanısıra Fas, Etiyopya Mısır ve Hindistan ile de çalışmalarımız devam ediyor. Türkiye ile işbirliğimiz Orta ve Batı Asya ve Kuzey Afrika’yı kapsadığından dolayı stratejik bir öneme sahip.” Son yıllarda kış mevsiminin daha ılık geçtiğine, bunun da pas hastalığının yayılmasını hızlandırdığına dikkat çeken El-Solh, “Türkiye’nin şu andaki durumu sağlam görünüyor. Aynı zamanda komşuların da bu konuda güçlü olması gerekiyor, çünkü pas hastalıkları rüzgarla taşınıyor. Dolayısıyla komşu bir ülkedeki hastalık Türkiye’ye gelebilir. Bundan dolayı hastalığın önlemesi için bölgesel işbirliği şart. Özellikle hastalığın kontrol altına alınması için bilgi alışverişinde bulunulması, dayanıklı yeni çeşitlerin geliştirilmesi büyük önem taşıyor.” dedi. Türkiye’de kurulacak araştırma merkezinin, hastalığın izlenmesine ciddi katkı sağlayacağını, burada elde edilecek yeni çeşitlerin CWANA bölgesinde 60 ülkeye gönderileceğini aktardı. Farklı ülkelerde pas hastalığı üzerinde çalışan bilimadamlarından da bir ağ oluşturdukları bilgisini veren El-Solh, “Sarı pas, tek bir kurumun veya tek bir ülkenin kontrol altına alabileceği bir hastalık değil. Bundan dolayı gerek bölgesel gerekse uluslararası bir ağ kurulması ve işbirliği yapılması zaruridir.” şeklinde konuştu.

TÜRKİYE, DÜNYADAKİ BEŞ MERKEZDEN BİRİ OLDU

İzmir'in Menemen ilçesindeki Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü (ETAE), sarı pas hastalığının önlenmesi için dünyadaki beş önemli merkezden biri haline getiriliyor. Enstitüde ABD, Kanada, Fransa ve Danimarka ile birlikte dünyada sarı pasa karşı mücadele çalışmaları yürütülecek. ICARDA ile birlikte kurulan merkez, Kuzey Afrika’dan Batı ve Orta Asya’ya kadar geniş bir alana hizmet verecek. Merkezde, sarı pasa karşı dayanaklı buğday çeşitleri geliştirmek üzere 16 bin tür üzerinde inceleme yapacak.

PASAPORTU OLMAYAN HASTALIK OLARAK BİLİNİYOR

Buğdayın en büyük düşmanı olan sarı pas, bitkiyi zayıflatıp daneyi buruşturarak büyümesine engel oluyor. Bölgeden bölgeye, ülkeden ülkeye sınır tanımaması sebebiyle "pasaportu olmayan hastalık" olarak anılan sarı pas, rüzgarla taşınıyor ve zaman zaman kıtalararası yayılmalar gösterebiliyor. Türkiye’de 1991 ve 1994 yıllarında yayılım gösterdi ve 100 milyon dolara yakın zarar verdi. 2010’da ise Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde ve komşu ülkelerde milyon dolarlara varan ürün kaybına yol açtı. 2010 yılında Türkiye’de yüzde 10, Özbekistan ve Fas’ta yüzde 30, Suriye ve Etiyopya’da yüzde 50 ürün kaybına sebep oldu. İran, Hindistan, Pakistan ve Özbekistan ise sarı pasın en çok zarar verdiği ülkeler arasında yer alıyor. Daha önceleri serin iklimi sevdiği bilinen bu hastalığın, son dönemde daha ılıman bölgelerde de etkili olduğu belirlendi. Hastalık, değişen yapısı sebebiyle Türkiye açısından da büyük tehdit oluşturuyor. CİHAN

Yorumlar