‘Beyaz et fiyatı artacak‘ iddiası

Beyza piliç Yönetim Kurulu Başkanı Necmettin Çalışkan, yeni yılda beyaz et fiyatlarında bir miktar artış olacağını iddia etti. Çalışkan, bu iddiasını 9 aydır üretcilerin zararına satış yapmasına ve maliyetleri karşılayamaz hale gelmesine dayandırdı.


Artan maliyet nedeniyle işin devam ettirilebilmesinin zor olduğunu söyleyen Çalışkan, ‘‘Gelecek yılın ikinci yarısına doğru tavuğa zam gelmesi gerekir. Tabiki yılbaşındaki ücretin yalnızca bir günlük bir tüketimdir. Bir günlük tüetimde de herhangi bir aile beş günlük tavuk tüketecek değildir. Bunun için kamuoyunda da bilinenin aksine yılbaşında olağanüstü bir tüketim yılbaşı olduğunda 300 kilogram satan ama 1 Ocak, 2 Ocak‘tan sonra geriye doğru bir düşüş olur. 1 Ocak’ta zaten hayat tamamen duruyor. Dolayısıyla da yılbaşındaki aşırı tüketimden dolayı piyasada bir rahatlamanın söz konusu olması ya da fiyatlara yansıması düşünülmez.” dedi.

BAYAT TAVUK NASIL ANLAŞILIR

Necmettin Çalışkan, tavukların bayat olup olmadığını anlamanın yollarını da aktardı. Alışveriş yapılırken her zaman en son ürün olarak tavuk ve tavuk ürünlerinin alınmasını tavsiye eden Çalışkan, şöyle konuştu:

“Tabi tavuk tüketimi gerçekten ülkemizde önemli bir ürün. Dolayısıylada bu konuda hem tüketicilere hem üreticilere hemde bu işin ticaretini yapan satış yerlerine büyük görevler düşüyor. Bugün medyada da sıkça gördüğümüz şekliyle gıda zehirlenmelerinin temelinde bu yatıyor. Üretici iyi bir ürünü iyi bir şekilde üretmeli ama aradaki soğuk zinciri iyi bir şekilde muhafaza etmeli bir ilgili ürtim kuruluşunda yapılan üretimden sonra satış noktasına kadar iyi şartlarda gelinmelidir. Satış noktasında iyi muhafaza edilmeli sonrada eve götürüp mutfakta bu tavuk pişirilinceye kadar iyi süreçlerden çıktığı zaman sıcak günlerde tavuk etini de birlikte alır sıcak 35-38 derecelik ısıda birkaç saat tavuğu bekletir daha sonra pişirir. Bu tabi zehirlenmenin nedenlerinden birisidir.”

‘‘ÜRÜN MUHAKKAK AMBALAJLI OLMALI‘‘

Tavuk eti alan vatandaşlara uyarılarda da bulunan Çalışkan, şunları söyledi:

“ Bunun için bizim tüketicilere tavuk alımıyla ilgili önerimiz öncelikli olarak alınan yerin düzgün olması alınan ürünün ambalajlı ve markalı olması gerekir. Bugün merdiven altı dediğimiz kaynağı belli olmayan veya son kullanma tarihi geçmiş olan ürünler çoğunlukla ambalajsız olarak satılıyor. Bu nedenle alırken ambalaja ısrarla dikkat etmek gerekiyor. Ama iyi bir ürün almış olmak yeterli değildir iyi bir ürünü aldıktan sonra pişirinceye bazıları -3 derecede muhafaza edilir. Birkaç farklı ürün çeşidinin aynı buzdolabında muhafaza edilmeside sakıncalıdır. Bu açıdan tüketicilere tavsiyemiz tavuk alırken vitrin dolapta yalnızca tavuk ürünleri bulunan yerden alınmasıdır. Tavukla birlikte eğer tezgaha peynirde başka ürünlerde varsa ürünün bozulma riski yüksektir.”


‘‘SEKTÖR 2013'Ü OLUMSUZ GEÇİRDİ‘‘

Tavuk üreticilerinin zor bir süreçten geçtiğini ve geçen yıla oranla 2013’te bir talep azalması yaşandığını vurgulayan Beyza Piliç Yönetim Kurulu Başkanı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Tavuk türü ülkemizde 20 kadar bilinen tavuk üretim markası vardır. Bugün itibarıyle 2013 yılını gerçekten üreticilerimiz sektörümüz olumsuz bir yıl olarak geçirmiştir. Özellikle 2013 yılı içerisinde 2012 yılına nazaran tüketimde bir daralma olmuştur. Ülkemizde yaşanan ekonomik krizlerle birlikte bu doğal bir sonuç olarak kişi başı tüketimi eksiltmiştir. Ancak Türkiye’de toplamda üretim artmıştır. Bu artış ise ihracat yoluyla telafi edilmiştir. Bugün ektörümüz açısından Türkiye’de 3 önemli ülkeye ihracat yapılıyor. Bunlardan birincisi temel ihtiyaç olarak en hızlı enerji kaynağı , protein kaynağı olarak tavuk eti gördüklerinden ve etme şansları olduğu halde ülkemizden alıyor. Dolayısıyla da bugün Türkiye olarak bu üç pazarın varlığı dolayısıyla ayakta kalıyoruz. Eğer bu üç ülke olmazsa Türkiye’nin ihracat potansiyeli olmasa sektörümüz büyük bir krize girmiş olurdu. Bugün bildiğimiz kadarıyla 2012 – 2013 yılları arasında yüz milyon dolar derece önemli bir kaynak olmuştur tavuk. Ülkemizde özellikle bilim adamlarının akademisyenlerin en rahat saldırabilecekleri nokta beyaz et dünyası olmuştur. Bugün bilinenin aksine tavuk eti de yumurtanın da sağlığımız açısından son derece önemli ürünler olduğunu son açıklamalarla görüyoruz. Maalesef herhangi akademisyen veya bir sanatçı kendisini rahat ifade edebildiğinden kamuoyunda gündeme gelebilme açısından çok kısa sürede rahat çamur attığı bir sektördür alanımız.”



YUMURTA ÜRETİMİNDE DARLIK VAR
Yumurta anlamında ülke genelinde büyük sıkıntı yaşandığını ve sıkıntıyı çözmek için yurt dışından yumurta ithal edildiğinin altını çizen Çalışkan; “Bugün ülkemizde protein kaynağı olarak en önemli ürünlerden birisi yumurtadır. Yumurtada şu anda üretilemediği için üretimde bir darlık söz konusudur. Bunun dışında Türkiye’deki yumurta fiyatlarını Ukrayna ve Romanya’daki üretim etkilemektedir. Bugün ülkemizin yumurta sektöründe en önemli ihracat bölgesi Irak’tır. Irak’a diğer ülkelerden yapılan sevkıyatlarla ülkemizin fiyatı kıyaslanmaktadır. Zaman zaman bu noktadaki nakliyenin etksiyle siyasi faktörlerin etkisiyle fiyatlarda düşüp kalkma olmaktadır. Ama genel olarak okulların açılma mevsimiyle birlikte Ekim ayından başlamak üzere Nisan ayına kadar iyi bir yumurta tüketimi olcğını düşünüyoruz. Daha sonraki dönemde yaz mevsimiyle birlikte mevsimse ürünler çıktığı için mevsimsel sebzelerle birlikte yumurta tüketiminde doğal olarak bir süreç yaşanmaktadır. Bunuda normal karşılıyoruz. Ancak genel itibariyle tavuk ve yumurta sektöründe bu sektörlerin çok stratejik sektörler olduğu düşünülerek kararların buna göre alınması gerekir. Bugün itibariyle ihracatta büyük sıkıntılar yaşanmaktadır. Bu da geçici bir sıkıntıdır.Çünkü Irak’ta on muarrem günü başlayan 40 gün sürecek olan Hz. Hüseyin Efendimizin şehit edilmesiyle ilgili 40 günlük matem günü vardır. Matem günlerinin şanda son günlerine ulaşmış bulunmaktayız. Matem günlerinin bitmesiyle birlikte her yıl tekrarlanan matem gününün bitmesiyle birlikte Irak’a sevkiyatlarında normal olağan akışı içerisinde devam edeceğini düşünüyoruz.” ifadelerini kullandı.


CİHAN