11. Türk Arap Ekonomi Forumu

Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan, Türkiye'nin Gayri Safi Yurtiçi Hasılasının (GSYH) 2016'da yüzde 4,5 olmasının beklendiğini söyledi.

Google Haberlere Abone ol
11. Türk Arap Ekonomi Forumu
Dışişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) resmi desteğinde, Borsa İstanbul ile Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı iş birliğiyle Al-Iktissad Wal-Aamal Group (AIWA) tarafından düzenlenen 11. Türk Arap Ekonomi Forumu (TAF'2016) başladı.
Forumun açılışında konuşan Elvan, Türkiye'nin büyüme ve ihracat performansı, yapılan çalışmalar, oluşabilecek riskler ile alınan tedbirler hakkında bilgi verdi.

Elvan, Türkiye'nin büyüme alanında büyük bir performans gösterdiğini, GSYH'nin 2016'da yüzde 4,5 olmasının beklendiğini, 2017 ile 2018 için ise yüzde 5'lik bir büyüme beklentisi içinde olduklarını anlattı.

Türkiye'nin istihdam artışıyla ciddi bir başarı kaydettiğini belirten Elvan, "2011'den beri 6,9 milyon yeni istihdam alanı yaratılmıştır. Yine de işsizlik yüksek, yüzde 10'larda bulunuyor. Bu, esas olarak iş gücüne katılım oranının hızla artmasına bağlı. 2008'in başında bu oran yüzde 44 civarındaydı, bugün ise yüzde 52'ye ulaşmış durumda bulunuyor. İşsizlik oranımızın önümüzdeki yıllarda düşeceğini umuyoruz." diye konuştu.

Elvan, cari açığın giderek azaldığını, petrol fiyatlarındaki düşüşün cari açık hesabı üzerinde olumlu etki yaptığını, altın ve enerji hariç hemen hemen cari açığın yüzde sıfır olduğunu, bu konuda bir miktar yapısal dönüşüme ihtiyaç duyulduğunu vurguladı.

Reform gündeminde yapısal dönüşüm konusunda bazı önlemler düşündüklerini ve orta vadede daha iyi bir duruma gelineceğini umduklarını söyleyen Elvan, "Cari açığın finansmanı aslında iyileşme gösterdi. Dış finansmanın bileşimi, kısa vadeli portföyden uzun vadeye dönmektedir. Özellikle 2014'ten itibaren kısa vadeli portföy düşmekte, uzun vadeli portföy ve doğrudan yabancı yatırımlar artmaktadır. Cari açıkta yukarı yönlü giden riskler; daha zayıf turizm gelirleri ve güçlü bir iç talep. Aşağı yönlü giden riskler; daha zayıf emtia fiyatları ve AB'de güçlü bir toparlanma." ifadelerini kullandı.

Elvan, enflasyon rakamlarına da değinerek, şunları kaydetti:
"Döviz kurları ve gıda fiyatları, enflasyon oranını yükseltti. Rusya'ya gıda ihracatında düşüş olmasının, gıda fiyatlarına etkisi olabilir. Enflasyon sepetimizde gıdanın payı yüzde 24 civarında. Dolar cinsinden ithalat fiyatları ile Türk lirası cinsinden ithalat fiyatları arasındaki açık artmış durumda. Türk lirasının değer yitirmesi oldukça yüksek, bu da enflasyonun daha düşük düzeye düşmesine engel oluyor. 2015 yılında yüzde 8,8'lik enflasyon oranı gerçekleşti. 2016'da yüzde 7,5, 2017'de yüzde 6, 2018'de yüzde 5 enflasyon bekliyoruz. Enflasyonda yukarı yönlü riskler, asgari ücret ve gıda fiyatları; aşağı yönlü riskler ise emtia fiyatları olabilir. Mali durumumuz gayet güçlü ve bunun devam etmesi bekleniyor. Tasarrufu artırmak için çaba da göstermekteyiz."

 "Kredi büyümesi yumuşadı"
Elvan, kamu borcunun GSYH'ye oranının 2016 yılında yüzde 31 olmasını beklediklerini, ihtiyatlı maliye politikasına devam edileceğini söyledi.

Bankacılıkta yüksek varlık kalitesi olduğuna işaret eden Elvan, takipteki alacakların oranı 2012 yılında yüzde 17,4 iken, şubat 2016'da bu oranın yüzde 3,3'e düştüğünü anlattı.

Elvan, kredi büyümesinin de yumuşadığını belirterek, "Tüketici ve ticari kredileri, 2010'dan 2015'e kadar büyümüş görünüyor. Ama aldığımız makro ihtiyati tedbirler sayesinde kredi büyümesi azaldı. Böylece hane halkının aşırı borçlanması, önlemler sonunda küçüldü." şeklinde konuştu.
Türkiye'nin yapısal reformlarla nihai hedefinin yüksek gelirli ülkeler arasına girmek olduğunu vurgulayan Elvan, rekabet gücünü artırmak için de reformlara ihtiyaç duyulduğunun altını çizdi.
Elvan, verimlilik artışının Türkiye'de son yıllarda durağan hale geldiğini, verimliliğin artırılmasının yüksek ve istikrarlı bir büyümeyi orta vadede destekleyeceğini kaydetti.

Sermaye verimliliğini artırabilmek için yüksek katma değerli üretim yapılması ve girişimciliğin iyileştirilmesi gerektiğinin altını çizen Elvan, yüksek katma değerli üretim için yeni bir Patent Yasası, Kalkınma Bankasının yeniden yapılandırılması ve Ar-Ge reformunun gündemlerinde olduğu bilgisini verdi.

Elvan, Ar-Ge'ye dair bir yasanın parlamentodan geçtiğini, kalkınma bankacılığının yeniden yapılandırılması için de üzerinde çalıştıklarını ifade etti.

Girişimcilik açısından erken aşama Ar-Ge ve tasarım konusunda bir reformun düşünüldüğüne dikkati çeken Elvan, "Bir kredi garanti reformu... Ar-Ge'nin ticarileştirilmesi açısından düşünülüyor. Genç girişimciler için de bir teşvik düşünülüyor. Bütün bu araçlar aslında gerçekleşmiş durumda, ama operasyonel hale gelmesi bekleniyor." bilgilerini paylaştı.

 "Yatırım ortamını iyileştirmek için 3 önemli alan var"

Elvan, Türkiye'nin eğitimin kalitesi konusunda önemli bir mesafe kat ettiğini söyledi.
İş gücünü artırmak için iyi eğitim ve vasıflı bir iş gücü ile kalifiye istihdam olanaklarının önemine işaret eden Elvan, "Eğitimin kalitesi için öğretmenlerin eğitilmesi, performans önlemleri, bir endeksin oluşturulması ve okullara göre bütçelendirme önümüzdeki aylarda gerçekleşecek. Muhtemelen haziranın sonuna kadar bütün bunların operasyonel hale gelmesi bekleniyor." dedi.
Elvan, iş gücünün vasfı bakımından iş başı eğitiminin ve mesleki eğitimin gündemlerinde bulunduğunu dile getirdi.

Uluslararası yeteneği cezbetmenin de gündemlerinde olduğu bilgisini veren Elvan, gelecek aylarda parlamentonun bir yasa kabul etmesini umduklarını, böylece küresel yeteneğin daha büyük bir bölümünü Türkiye'ye çekebileceklerini aktardı.

Elvan, yatırım ortamını iyileştirmek için 3 önemli alana dikkati çekerek, "Bunlardan bir tanesi işlem maliyetleri, ikincisi bürokratik prosedürler, üçüncüsü de hukuk sisteminin etkinliği. İş kurmanın basitleştirilmesi, iflasın kolaylaştırılması ve vergilendirmenin basitleştirilmesi, bu senenin haziran ayının sonuna kadar tamamlanmış olacak." değerlendirmesinde bulundu.

"Kadınların ürettiği katma değer, potansiyeli harekete geçirmek bakımından önemli"

Elvan, iş mahkemelerinde bir takım sorunlar olduğunu, bu nedenle bu konu ile ilgili mevzuatı yeniden gözden geçireceklerini böylece hem iş aleminin hem de işçilerin sorunlarını çözmeye çalışacaklarını söyledi.

Son yıllarda kadınların iş gücüne katılım oranı yüksek olsa da hala bu oranın Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ortalamasının altında kaldığını anlatan Elvan, kadınların ürettiği katma değerin Türkiye ekonomisinin potansiyelini harekete geçirmek bakımından önemli olduğunun altını çizdi.

Elvan, gençlerin istihdamını artırmak için gençlere iş verilmesi, part-time çalışmanın kolaylaştırılması gerektiğini dile getirdi.

 Kıdem tazminatı ve özel istihdam büroları

Anneliğe, çocuk bakımına, part-time çalışma ile çocuk bakım merkezlerinin artırılmasına ilişkin reformların da gündemlerinde olduğunu ve bu sene içinde tamamlanacağını belirten Elvan, şunları kaydetti:
"Kıdem tazminatı, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında en yüksek olanlardan birisi bizde. Bunun üzerinde çalışıyoruz, reform yapacağız. İş gücü piyasasının esnekliğini artırmak için kıdem tazminatı sistemi reformu gündemimizde ve üzerinde çalışıyoruz. Bir yasa tasarısını bir kaç ay içerisinde tamamlayabileceğimizi umuyoruz. Özel istihdam büroları gündemimizde olan bir konu. Yasa tasarısı parlamentoya gönderildi. Muhtemelen mayıs ayında kabul edilecek."

Gelir vergisi reformu

Elvan, kamu harcamalarının rasyonalizasyonu ve gelir vergisi reformunun tamamlanacağını söyledi.

Şirketlerin borsaya kote olmasını teşvik etmenin de gündemlerinde olduğunu vurgulayan Elvan, AB'ye üyeliğin Türkiye'nin en önemli hedeflerinden birisi olduğunu, ara gündemin ise Gümrük Birliği Anlaşması'nın geliştirilmesi olduğunu da sözlerine ekledi.

Yorumlar