Yavuz Baydar, Avrupa'nın en büyük basın ödülünü kazandı
Avrupa gazeteciliğinin önde gelen isimleri bugün Reuters’ın Londra’daki merkezinde, 47 Avrupa ülkesinde “gazetecilik alanındaki en yüksek kazanımları selamlamak ve teşvik etmek” amaçlı bir ödül için buluştu.
Avrupa gazeteciliğinin önde gelen isimleri bugün Reuters’ın
Londra’daki merkezinde, 47 Avrupa ülkesinde “gazetecilik alanındaki
en yüksek kazanımları selamlamak ve teşvik etmek” amaçlı bir ödül
için buluştu.
Today's Zaman Gazetesi yazarı ve Platform 24 kurucusu Yavuz
Baydar’a The Guardian ve Der Speigel’le paylaştığı Avrupa Basın
Ödülü’nü getiren, Sabah gazetesinden uzaklaştırılmasına yol açan
yazıları oldu.
“Avrupa’nın Pulitzer Ödülü” olarak kabul edilen Avrupa Basın Ödülü
bu yıl ikinci kez veriliyor. Ancak ödülün uluslararası jürisi ilk
kez bu yıl, belirlenmiş kategorilerin yanı sıra “gazetecilikte özel
olarak mükemmeliyet” gösterenleri de tanıma ve taçlandırma yoluna
gitti.
“Mükemmeliyet” ödüllerinden birini 35 yıllık gazeteci ve Sabah’ın
eski ombudsmanı Yavuz Baydar, “gazetecilikte güveni inşa etme
gayretinden dolayı” kazandı. Baydar, bu büyük ödülü Snowden
belgelerini yayımlayan İngiliz The Guardian gazetesi ve Alman Der
Spiegel dergisi ile paylaştı.
GEZİ ELEŞTİRİSİ ÖDÜL GETİRDİ
Platform 24’ün haberine göre Baydar’a ödül getiren 2013 yazında
Gezi Parkı eylemleri sürerken Sabah’ta yazdığı, ancak gazetenin
yayımlamayı reddettiği yazılar oldu. Baydar, bu yazılarından
birinde Sabah’ın birinci sayfasından verdiği ve gösterilerin
boyutunu polisin şiddet uygulamasından ziyade yabancı medyanın
ajitasyonuna bağlayan bir haberi eleştirmişti. O dönemde,
Türkiye’deki basının ve televizyonların eylemleri haberleştirmeme
ya da hükümetin bu olaylara ilişkin yorumundan ötesini yansıtmama
yönündeki tavrı, uluslararası düzeyde de eleştiri topluyordu.
Temmuz 2013’te, Baydar Sabah’ta 2004’ten beri sürdürdüğü
ombudsmanlık görevinden uzaklaştırılmıştı. Baydar bu olaya ve
kazandığı ödüle ilişkin şunları söyledi “Ombudsman olarak görevim,
gazetemin saygınlığını ve bağımsızlığını yitirmemesine çalışmaktı.
Bu görevi yerine getirmeye çalıştığım için işten atıldım. Bu ödülün
bana verilmesi, Türkiye’de sansürle, otosansürle ve medya sahipleri
ile hükümet arasındaki sağlıksız ilişkiyle mücadele vermeye
çalışanları cesaretlendirmelidir.”
Yavuz Baydar, Sabah’tan ayrılması sonrasında, Türkiye’de medya
bağımsızlığına destek vermek amacını taşıyan P24’ün yedi
kurucusundan biri oldu. P24 Başkanı Hasan Cemal de Baydar’ın ödül
törenine katıldı ve jürinin kararını “gazetecilerin sadece
hükümetlerini değil, mesleklerini de hesap vermeye zorlamak için
mücadele etmeleri gerektiğini hatırlatıyor.” diye yorumladı.
Baydar da Londra’daki açıklamasında, “Sözünü sakınmayan ve bağımsız
bir basın demokrasinin ve iyi yönetişimin önkoşuludur. Türkiye’de
basın artık özgür değil. Bunun vahim sonucu da temel özgürlüklerin
ve hukuk düzenine saygının Türkiye’de sürekli bir erozyona
uğramasıdır. Bu gelişmenin, yolsuzluğun çok büyük bir ölçekte
artmasıyla aynı anda yaşanması tesadüf değildir.” ifadelerini
kullandı.
JÜRİDE AVRUPA’NIN EN ÖNEMLİ GAZETECİLERİ VAR
Ödüle karar veren jüri üyeleri arasında Sunday Times’ın eski efsane
yayın yönetmeni Sir Harold Evans, Le Monde’un yayın direktörü ve
eski genel yayın yönetmeni Slyvie Kaufmann da bulunuyor.Jürinin
diğer üyeleri El Pais’in kurucu genel yayın yönetmeni Juan Luis
Cebrián, Moscow New Times’ın genel yayın yönetmeni Yevgenia Albats
ve Jyllands-Posten Vakfı Başkan Yardımcısı Jørgen Ejbøl yer
alıyor.
AVRUPA BASIN ÖDÜLÜ NEDİR?
Avrupa Basın Ödülü (EPP) araştırmacı gazetecilik, seçkin yazı,
yorum ve yenilik olmak üzere dört ayrı alanda “gazeteciliğin en
yüksek kazanımlarını” taçlandırmayı hedefliyor. Jüri ayrıca,
“gazetecilikte mükemmeliyet gösterenler” için de özel bir ödül
verebiliyor. Bu ödül, Avrupa’nın Amerika’daki saygın kitap ve basın
ödülü Pulitzer’e cevabı olarak kabulediliyor.
Avrupa Basın Ödülü yarışması Avrupa Konseyi’ne üye 47 ülkeden
gazetecilere açık. Ancak ödülün Avrupa Konseyi ya da Avrupa Birliği
ile herhangi bir bağlantısı yok. Ödülün fikirsel ebeveyni olarak
bağımsız gazeteciliği uygulayan ve destekleyen bir dizi bağımsız
vakıf sayılıyor. Bunlar arasında, Medya ve Demokrasi Vakfı
(Hollanda), Veronica Derneği (Hollanda), Guardian Vakfı (Birleşik
Krallık), Jyllands-Posten Vakfı (Danimarka), Politiken Vakfı
(Danimarka), Medya Geliştirme Yatırım Fonu (Çek Cumhuriyeti)
var.
YAVUZ BAYDAR KİMDİR?
Yavuz Baydar gazetecilik kariyerine 1980’de İsveç’te, Stockholm
Üniversitesi Gazetecilik Bölümü’ne (Journalisthögskolan) giderken
başladı. 1980'lerde sırasıyla radyo, televizyon ve yazılı basında
çalıştı. Hasan Cemal yönetimindeki Cumhuriyet'in İsveç muhabiri
olarak 1984-92 arasında görev yaptı. Londra’da BBC’de de kısa bir
dönem çalışan Baydar, 1994’te ülkesine döndü. O zamandan beri
radyo, televizyonun yanı sıra Türk ve yabancı gazetelerde çalışmayı
sürdürdü. Türkiye basınındaki ilk ombudsman olan Yavuz Baydar,
Dünya Haber Ombudsmanları Örgütü’nün başkanlığını da yapmtı.
Baydar, halen Today’s Zaman gazetesinde düzenli köşe yazıları,
Huffington Post'a blog ve Al Jazeera İngilizce sitesine analizler
yazıyor. Ayrıca BBC World, İsveç Radyo ve Televizyonu, NPR,
Guardian dahil birçok yayın kuruluşunda katkıda bulunuyor.
CİHAN
Yorumlar