Putin: Obama’yı kıskanıyorum, istihbaratın iştahına sınır koymalı

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, yıllık basın toplantısında CIA eski çalışanı Edward Snowden’in ifşaatı ile ortaya çıkan dinleme ve casusluk skandalları ile ilgili soruya cevap verdi.

Almanya Şansölyesi Angela Merkel’in ABD Başkanı Barack Obama ile arasının bozulduğu yönündeki değerlendirmelere cevap veren Putin, “Merkel’i merak etmeyin. O kendisini iyi hissediyor… Ben Obama’yı kıskanıyorum. Çünkü o casus skandalının figüranı olabilir, ancak herhangi bir sonucu olmayacak.” dedi.

Snowden’i merak ettiği bir karakter olarak tanımlayan Putin, “Onun sayesinde milyonlarca insan ve önemli siyasi figürlerin düşünceleri değişti. Bu kesinlikle onun başarısı. Ben hep merak ettim bunu nasıl yaptığını? Buna nasıl karar verdiğini merak ettim? Çok genç birisi. Nerede yaşayacak? Ama kendisi için böyle mertçe bir karar aldı… Onun işi kendisine, benim işim kendime.” ifadelerini kullandı.

Amerikan karşıtı propaganda yapmamak şartı ile Rusya’da kalmasına izin verdiklerini belirten Putin, “Biz kendisi ile operasyonel anlamda herhangi bir çalışma yapmadık. O istihbaratın Rusya üzerindeki etkileri gibi sorular yöneltiyoruz. Hayatı ile ilgili kendisi karar vermeli. Biz sadece ona kalacak yer verdik…” bilgisini verdi.

BEN DE YAZDIM

Ajanlık yapmanın çok eskiye dayalı bir meslek olduğunu belirten Putin, “Bir çok diğer meslekler gibi… (Putin dahil herkes gülümsüyor), onları saymama gerek yok. Ajanların analitik metinlerini okumak faydasız. Çünkü onlar gerçek bilgi değil, görüşlerini aktarıyor. Ajanı tanımanız gerekiyor. Ya da asıl belgeleri okumanız gerekiyor. Ben bunları biliyorum. Kendim de analitik yazılar yazmıştım. Fakat bu her zaman mümkün olmuyor. Ayrıca şu anda yapılan tüm ajanlık çalışmaları teröre karşı mücadele etmek için yürütülüyor. İstihbaratın iştahına sınır koymak, belirli kurallar koymak gerekiyor. Genel olarak bu şart. Bunlar terörle mücadele için yapılıyor. Ama tabiî ki kurallar belirlenmeli ve herkes için anlaşılır olmalı…” tespitinde bulundu.
CİHAN