Polislere gözaltına Alman Meclisi’nden bir tepki daha

Yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarını yöneten polislerin gözaltına alınmasına Alman Federal Meclis’inden sert eleştiriler gelmeye devam ediyor. Claudia Roth, “Bu tutuklamaların Cumhurbaşkanlığı seçimiyle alakasının olduğunu düşünüyorum....

Google Haberlere Abone ol
Polislere gözaltına Alman Meclisi’nden bir tepki daha

Yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarını yöneten polislerin gözaltına alınmasına Alman Federal Meclis’inden sert eleştiriler gelmeye devam ediyor. Claudia Roth, “Bu tutuklamaların Cumhurbaşkanlığı seçimiyle alakasının olduğunu düşünüyorum. İzlenimim, hedef için her türlü siyasi aracın meşru kılınma gayretinin gösterildiğidir. Tutuklanan polisler sanki canilermiş gibi kelepçeleniyorlar. Ardından da bir oraya bir buraya televizyon kanalları gönderiliyor. Yürütülen bu siyaset beni endişelendiriyor.” dedi.

17 ve 25 Aralık 2013 yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarını yöneten polislerin gözaltına alınmasına Alman Federal Meclis’inden sert eleştiriler gelmeye devam ediyor. Sosyal Demokrat Parti’nin ardından açıklamada bulunan Yeşiller Partisi, Başbakan Erdoğan’ın tutuklamalar ile cumhurbaşkanlığı seçimine yatırım yaptığını belirterek, “Erdoğan’ın rüşvet operasyonları kapsamında sadece görevini yapan polislerin ortaya çıkardıklarının kendi hükümetinin ucuna dayanmasından ötürü hem polisleri hem de adli kovuşturma yapan yüksek yargı mensuplarını ‘temizlemek’ istediği izleniminin oluştuğu” kaydedildi.

Konuyla ilgili açıklama yapan Yeşiller Partisi Federal Meclis milletvekili Claudia Roth, “Bu tutuklamaların Cumhurbaşkanlığı seçimiyle alakasının olduğunu düşünüyorum. İzlenimim, hedef için her türlü siyasi aracın meşru kılınma gayretinin gösterildiğidir. Tutuklanan polisler sanki canilermiş gibi kelepçeleniyorlar. Ardından da bir oraya bir buraya televizyon kanalları gönderiliyor. Yürütülen bu siyaset beni endişelendiriyor.” dedi.

Açıklamalarının devamında, “Bu gözaltına almalar ‘temizlik’ dalgası kokuyor, bu adil ve hukuk devleti ilkelerine bağlı bir dava gibi gözükmüyor.” tepkisinde bulunan Roth, “Tutuklanan polisler yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarında sadece görevlerini yaptılar.” dedi. Roth şunları belirtti: “Bu tutuklamalar bana büyük bir korku uyandıran temizlik dalgalarını hatırlatıyor. Hukuk devleti prensibine dayalı demokratik ülkelerde böyle bir şey yok, olamaz da. Ayrıca, bunlar bana (Vladimir) Putin’in tedbirlerini anımsatıyor. Başbakan Erdoğan geçmişte sıkça demokrasinin karşıtı olan ‘Putin modelini’ kendisine örnek seçmişti. Tüm alanlarda şeffaf olunması gerekiyor. Rüşvet, Türkiye için büyük bir problem. Polisler sadece görevlerini yaptılar. Erdoğan’ın kabinesine dokunan yolsuzluk ve rüşveti ortaya çıkarınca bu tür muamelelere maruz kaldılar. Tabi ki polis içinde bir kanunsuzluk varsa ortaya çıkarılmalıdır. Fakat burada farklı bir durum olduğu açıkça görülüyor. Kullanılan dil bile intikam kokuyor.”

KUVVETLER AYRILIĞININ ARTIK OLMADIĞINI DÜŞÜNÜYORUM

Başbakan Erdoğan’ın rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasını yapan savcıları dahi sürdüğünü kaydeden Roth, “Kendi konseptine uymayanları müdahaleyle devre dışı bıraktı.” eleştirisinde bulundu. Yeşiller Partisi Federal Meclis milletvekili Claudia Roth ayrıca, “Tüm konularda toplumu ayrıştırıyor. Kullandığı model ‘ya benim dostumsun ya da düşmanım’ çıkışını içeriyor. Bu model alenen insanları kutuplaştırıyor.” dedi. Türkiye’nin demokratikleşme yolunda elde ettiği farklı alanlardaki kazanımlarının güç çıkarları için Başbakan Erdoğan tarafından feda edildiğinin altını çizen Roth, “Demokratikleşme süreci, parti çıkarları için durduruldu. Burada söz konusu olan gücü bırakmamadır, bir kişinin cumhurbaşkanı olmak istediğidir. Bunun için ise kendilerine göre her yol mubahtır. Bu Türkiye için büyük bir tehlikedir.” dedi.

“Türkiye’de artık kuvvetler ayrılığı olduğunu düşünmediğini” belirten Roth, “Bağımsız savcılar Erdoğan tarafından açıkça hakarete maruz kalmaktadırlar.” eleştirisinde bulundu. Roth ayrıca, sıklıkla dile getirilen ‘dış güçler’ söyleminin “popülizm” olduğunu da söyleyerek, “Kendisini ve parti politikalarını eleştiren herkes dış güçlerle işbirlikçi, ajan, vatan haini ve terörist oluyor. Almanya dış güç oluyor, ABD dış güç oluyor, herkes dış güç oluyor. Bu komplo teorileriyle toplum maalesef bölündü.” dedi.

CİHAN

Yorumlar