Özersay: Atina'ya müzakereler bağlamında resmî ziyaret yapacağım

Kıbrıs Türk tarafının müzakerecisi Kudret Özersay, eş zamanlı Atina ve Ankara ziyaretlerinin 27 Şubat tarihinde yapılacağını belirtti. Ziyaretlerin, her iki tarafın da diyalog kurması açısından yararlı olacağını kaydeden Özersay, Kıbrıs müzakereleri bağlamında resmî görüşmeler yapılacğaını kaydetti. Özersay, Rum kesiminin müzakere programını en erken zamanda açıklaması çağrısında bulunarak bu işin fazla uzatılmaması gerektiğini ifade etti.

Kıbrıs Türk Müzakereci Kudret Özersay, yarın her iki tarafın müzakere heyetlerinin tekrar bir araya geleceğini söyledi. Kıbrıs Türk tarafının müzakere sürecinin nasıl yapılması hakkında kendi düşüncelerini Rum tarafına ilettiklerini belirten Özersay, "Rum tarafına müzakere programımızla ilgili birkaç adımdan oluşan bir yapı tasvir ettik ve tanımladık. Rum tarafına bu şekilde olursa erken zamanda olumlu sonuç alabileceğimizi düşünüyoruz. Siz bu konuda ne düşünüyorsunuz, diye sorduk." ifadelerini kyllandı.

“RUMLAR KENDİ DÜŞÜNCELERİNİ İFADE ETMELİ; SÜREÇ ÇOK UZATILMAMALI"

Yarın yapılacak toplantıda Rumların kendi düşüncelerini dile getirmelerini beklediklerini kaydeden Özersay, bunu çok fazla uzatmamak gerektiğini, erken zamanda sürecin nasıl yürüyeceğini karara bağlayarak, konuların özüne geçilmesi gerektiğini vurguladı.

Kıbrıs Türk tarafının konuların özüyle ilgili erken zamanda müzakere etmeye hazır olduklarını anlatan Özersay, “Bizim ilk aşamada Kıbrıs Rum tarafına sorduğumuz; daha önceki dönemde Kıbrıs Rum liderin vermiş olduğu öneriler hâlâ masada mı?yoksa siz bunu geri çekecek misiniz, daha farklı daha esnek bir pozisyon mu ortaya koyacaksınız? daha talepkâr mı olacaksınız bunu görmek istiyoruz diye Rum kesimine bazı somut sorularımız oldu.” ifadelerini kullandı.

“ATİNA VE ANKARA ZİYARETLERİ TARİHİ ZİYARETLER OLACAK”

Gerçekleşmesi planlan Atina ve Ankara ziyaretlerinin kuşkusuz tarihi ziyaretler olacağını söyleyen Özersay, bunun örneğinin daha önce olmadığını kaydetti.

Özersay, Kıbrıslı Türklerin bir garantör devlet olan Yunanistan ile diyalog başlatması açısından gerçekleşmesi planlanan ziyaretin sağlıklı olduğunu vurgulayarak, Kıbrıslı Rumların da Türkiye ile doğrudan diyalog başlatması açısından yapılacak ziyaretin sağlıklı olduğunu belirtti.

“MÜZAKERELER KIBRISLI TÜRKLER İLE KIBRISLI RUMLAR ARASINDA OLACAK”

“Bunun tarafların birbirlerinin anlaması açısından özellikle yararlı olacağını düşünüyorum ancak bir husussun altını özellikle çizmek istiyorum her ne kadar Rum tarafının iç siyaset gereği biz ‘Türkiye’ ile müzakere ile etmek istiyoruz algısı yaratmaya çalışılıyorsa, bu ziyaretlerde esas olacak olan şey bir diyalogun başlamasıdır.” diye konuşan Özersay, müzakerenin Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumlar arasında olacağını vurguladı.

Kurulacak yeni ortaklığın Kıbrıslı Rumlar ile Kıbrıslı Türkler arasında olacağına işaret eden Özersay, ortaklığın yaşayabilmesinin ise yeni ortaklığın Kıbrıslı Türklerle nasıl çalıştıracaklarına bağlı olduğunu belirtti.

Atina ve Ankara ziyaretlerinin 27 Şubat 2014’de gerçekleşeceğini söyleyen Özersay, “Yani büyük ihtimalle 26 Şubat’ta Atina ve Ankara’ya ulaşılacak. 27 Şubat’ta aynı düzeyde olan Yunan ve Türk Dışişleri Bakanlıkları yetkilisiyle çapraz görüşeceğiz. Muhtemelen görüşmeler ayni sürelerde olacak, eşitlik sağlanacak ve ertesi gün de Kıbrıs’a geri dönülecek” dedi.

“KIBRIS MÜZAKERELERİ BAĞLAMINDA RESMİ BİR GÖRÜŞME OLACAK”

Görüşmeye bir heyetle gidileceğini söyleyen Müzakereci Kudret Özersay, görüşmenin Kıbrıs müzakereleri bağlamında resmî bir görüşme olduğunu kaydetti.

Ortak açıklama metninde üzerinde uzlaşmaya varılan metnin referanduma gidileceğinin yazıldığını belirten Özersay, “Öncellikle metin üzerinde ulaşılması gerekir. Öncelikli hedefimiz al-ver yaparak bir sonuca ulaşılmasıdır. Referandum son aşamadır.” dedi.

Türkiye Yunanistan ziyaretlerinin Türkiye ve Yunanistan Dışişleri Bakanları arasında varılan uzlaşıyla gerçekleşeceğini söyleyen Özersay, bunun Cenevre’de 2-3 sene önce BM Genel Sekreteri’nin dile getirdiği bir öneri olduğunu, Kıbrıs Türk tarafının bu öneriyi kabul ettiğini fakat Dimitris Hristofyas’ın bunu uygun görmediğini kaydetti. CİHAN