Kazakistan’daki Türk işadamları: ‘Süleyman’ bizi dolandırdı
Kazakistan’ın başkenti Astana’da Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçilik binasının yapımını üstlenen Yapı Kz İnşaat Şirketi Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Hamit Müftigil’in çoğu Türk, yüzlerce işadamını dolandırdığı ve daha sonra ortadan kaybolduğu iddia edili.
Kazakistan’ın başkenti Astana’da Türkiye Cumhuriyeti
Büyükelçilik binasının yapımını üstlenen Yapı Kz İnşaat Şirketi
Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Hamit Müftigil’in çoğu Türk,
yüzlerce işadamını dolandırdığı ve daha sonra ortadan kaybolduğu
iddia ediliyor.
Türkiye’de kamuoyu, geçtiğimiz günlerde Süleyman Hamit Müftigil’i
yasa dışı yollarla elde edilen ses kayıtlarının internete
düşmesinden sonra ilk kez duydu. Temeli 2006 yılında Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan tarafından atılan ve inşaatına 2007 yılında başlanan
Türkiye’nin Astana Büyükelçiliği binası 2010 yılında hizmete
açılmıştı. Büyükelçilik binası inşaatının ana müteahhidi Süleyman
Hamit Müftigil’in 250’den fazla şirketi mağdur ettiği illeri
sürülüyor.
Kazakistan’da Cihan Haber Ajansı’na(Cihan) açıklamada bulunan çok
sayıda iş adamı, Müftigil’in kendilerini mağdur ettiğini ifade
etti. İşadamı Müftigil’in büyükelçilik inşaatı için devletten
alacağının hepsini tahsil ettiği, fakat iş yaptığı taşeron
şirketlerin alacağını ödemediği belirtiliyor.
Astana büyükelçilik inşaatının izolasyon işlerini yapan ve malzeme
tedarikçisi olan işadamı Tamer Ozkay, Süleyman Müftigil’in
devletten alacağının hepsini almasına rağmen, kendisiyle birlikte
250 firmayı mağdur ettiği iddiasında bulundu.
İstanbul’dan bir firma sahibinin Kazakistan’a gönderdiği malların
karşılığında aldığı çeklerin karşılıksız çıkması sonucu zor durumda
kaldığını ifade eden Ozkay, çok zor bir dönem geçirdiğini kaydetti.
Tamer Ozkay, Yapı Kz şirketinden alacağını tahsil edemeyen bir Türk
işadamının ise intihar ettiğini iddia etti.
Alacaklı iş adamlarından Tamer Ozkay, Kazakistan kanunları
çerçevesinde her türlü hukuki yola başvurduklarını, Müftigil’in
sahibi olduğu Yapı Kz şirketinin yerel firma olmaması nedeniyle
bugüne kadar sonuç alamadıklarını anlattı. Ozkay, elçilik binasının
uluslararası kanunlardan kaynaklanan özel mülk olması sebebiyle
Kazak makamlarının kendilerine şirket hakkında herhangi bir yasal
işlem yapamayacaklarını söylediklerini kaydetti.
CUMHURBAŞKANI GÜL’ÜN ADINI KULLANDI
Süleyman Müftigil’in büyükelçilik inşaatı sürecinde Cumhurbaşkanı
Abdullah Gül’ün ismini kullanılarak, taşeron şirketleri tehdit
ettiği, aksi halde başlarının belaya gireceğini söylediği illeri
sürüldü. Yapı Kz’nin Kazakistan’da zamanında iş bitiren ve önemli
projelere imza atan Türk firmaların olumlu imajı ve güvenirliliğini
zedelediğini söyleyen Tamer Ozkay, bu güvenin tekrar kazanılmasının
ise uzun zaman aldığını vurguladı.
DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI MAHKEMEYE VERDİ
Hamit Müftigil’in şirketinin verdiği taahhütleri yerine
getiremediği için kendisi ve şirketinin Dışişleri Bakanlığı
tarafından mahkemeye verildiğini açıklayan Ozkay, “Böyle bir
insanın Hizmet Hareketi ile uzaktan ve yakından hiçbir alakası yok.
Buradaki bütün Türk işadamları bu adamın Hizmet Hareketi ile
ilişkisinin olmadığını biliyor. “dedi.
Türkiye’nin Astana Büyükelçilik binasının 2008-2010 yılları
arasında yapılan inşaatının nakliye işlerini yapan Kazakistan
vatandaşı Azeri işadamı İbrahim Balayzev da, Yapı Kz gibi
şirketlerin iki ülke ilişkilerini zedelediğini söyledi. Yapı Kz’in
kendisini dolandırdığını ve alacaklarını tahsil edemediklerini
anlatan Balayzev, Kazakistan mahkemelerine başvurduklarını ve
mahkemeyi kazandıklarını kaydetti. İşadamı Balayzev, Kazakistan’da
Yapı Kz’den muhatap bulamadıkları için Türkiye Büyükelçiliği’ne
başvurduklarını, ancak buradan da olumlu bir sonuç almadıklarını
dile getirdi. İbrahim Balayzev, Yapı Kz’ye Türk mahkemeleri
nezdinden de dava açtıklarını belirtti. Azeri iş adamı Balayzev,
yaklaşık 60 bin dolar alacağı olduğunu, ama üzerinden 4 yıl
geçmesine rağmen bu parayı tahsil edemediklerini ifade etti.
MANİSA HAVALİMANI İNŞAATINI ALDI MI?
Yaklaşık 20 yıldır Kazakistan’da yaşayan ve inşaat malzemeleri
satan Türk işadamı Erhan Demir de elçilik inşaatından dolayı Yapı
Kz’den alacakları parayı 4 yıldan beri beklediklerini söyledi.
Demir, Yapı Kz ile yaptıkları işin karşılığı olan 80 bin doları
tahsil edemediklerini ve şirketten bir muhatap da bulamadıklarını
anlattı. İş adamı Demir, Süleyman Müftigil’in Türkiye’de hala
itibar görmesinin kendilerini üzdüğünü kaydetti.
Demir, 250 şirkete borcu nedeniyle Kazakistan’da uzun süredir
görülmeyen Süleyman Müftigil’in Türkiye’de Manisa Havalimanı
inşaatını aldığını iddia etti. Demir, Süleyman Müftigil’in elçilik
inşaatı sırasında sürekli olarak devlet büyüklerine olan
yakınlığını dile getirdiğini ve Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan
Erdoğan’ın adını kullanarak Kazakistan’da iş aldığını ifade etti.
Kullanılan isimlere olan itimatlarından dolayı Yapı Kz’ye mal
verdiklerini ve sonunda işin renginin farklı olduğunu gördüklerini
ifade eden Demir, kendisi gibi yüzlerce Türk iş damının mağdur
olduğunu Türk yöneticilerinin bir an önce meseleye el atmalarını
istedi.
İŞİ YARIDA BIRAKTI
İddiaların merkezindeki projenin bedeli olan 30 milyon dolarlık
Astana büyükelçilik binasının inşaatındaki sorunlar, Dışişleri
Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Şubat 2010 Astana’ya yaptığı ziyarette
de gündeme gelmişti. Bakan Davutoğlu Türk işadamlarının Yapı Kz
hakkındaki şikayetlerini dinleyerek Müftigil ‘den sorunları
çözmelerini istemişti.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün 2010 yılında Kazakistan’a yaptığı 4
günlük ziyareti çerçevesinde açılışı planlanan büyükelçilik binası,
hazır olmadığından Dışişleri Bakanlığı projeyi Yapı Kz’den alarak
başka bir Türk şirketi Sembol İnşaat’a vermişti. Sembol İnşaat, çok
kısa bir zamanda işi tamamlayarak elçilik binasını açılışa
yetiştirmişti.
Dışişleri Bakanlığı ile mahkemelik olan Yapı Kz’nin 11 milyon dolar
civarında ek bir ödeme talebi ettiği ve şirketin piyasaya yaklaşık
4 milyon dolar borcu olduğu illeri sürülüyor.
AVUKATI: MÜVEKKİLİMİN CEMAAT’LE İLGİSİ YOK
Öte yandan yasa dışı yollardan elde edilen ses kayıtları internete
düşen iş adamı Süleyman Hamit Müftigil'in avukatı Mahmut
Tanrıseven, önceki gün Cihan’a yaptığı açıklamada müvekkilinin
Hizmet Hareketi ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını söylemişti.
Tanrıseven, "Süleyman Bey cemaatin finans koordinatörü olsaydı şu
anda Bank Asya ile mahkemelik olmazdı." Demiş ve Müftigil'in
şoförüyle ya da mühendisleriyle yaptığı görüşmelerin parça parça
birleştirilip servis edildiğini kaydetmişti.
Müftigil'in 'cemaatin finansörü' olduğu yönündeki haberlere tepki
gösteren Tanrıseven, "Süleyman Bey cemaatin finans koordinatörü
olsaydı şu anda Bank Asya ile mahkemelik olmazdı. Kendisi hakkında
icra takibi var. Çarşamba günü Bank Asya, Süleyman Bey'in hesabına
el koydu. Bunlar yazılıyor ama bunların sonu yok. Hangi gazete için
tekzip yayınlatalım? Konuyla ilgili medyaya yazılı bir metin
gönderdik , ancak hiçbir yerde yayınlanmadı." diye konuşmuştu.
Ses kayıtlarının internete düşmesinin ardından müvekkilinin tehdit
telefonları aldığını, bunun üzerine yurt dışına gittiğini söyleyen
Tanrıseven, şunları aktarmıştı: "İlk başlarda ses kayıtlarını
ciddiye almadık. Kayıtların tamamı montajlama. Uzun konuşmaların
kesilip, parça parça birleştirme yoluyla elde edilen konuşmalar.
Müvekkilim, bazı konuşmaların tamamının kendisine ait olmadığını
söyledi. Aslında, ciddiye alınacak şeyler değildi. Görüntüler, daha
sonrasında yazılı ve görsel medyada fazlasıyla yer bulmaya başladı.
En sonunda Sayın Başbakan da bu konuşmalara değindikten sonra yasal
yollara başvurma kararı aldık."
'GÖRÜŞMELER PARÇA PARÇA BİRLEŞTİRİLMİŞ'
Müftigil'in çoğu zaman yurt dışında olduğunu kaydeden Tanrıseven,
"Müvekkilim görüşmelerini Skype aracılığıyla yapıyor. Yayınlanan
görüşmelerin çoğu, ya şoförüyle ya da mühendisleriyle yaptığı
konuşma. Bu görüşmeler de parça parça birleştirilmiştir. Örneğin
bir mimarla otel hakkında yaptığı görüşmenin parçalanarak
birleştirilmesi suretiyle kopya haline getirilmiş. Konuşmaların bir
kısmı geçen yıl, bir kısmı Ocak ayında yapılmış. Kendisi bu olayın
kimin yaptığı ile ilgili bir tahmin yürüttü ama gerekli delil yok.
Bunu ileri ki aşamalarda belki kendisi açıklar." ifadelerini
kullanmıştı.
CİHAN
Yorumlar