İsviçre üniversitesinde ‘İslam ve Toplum’ araştırma merkezi açılıyor

Fribourg üniversitesi, İsviçre İslam ve Toplum Araştırma Merkezi (Schweizerisches Zentrum für İslam und Zentrum) açma kararı aldı.

Google Haberlere Abone ol
İsviçre üniversitesinde ‘İslam ve Toplum’ araştırma merkezi açılıyor

Fribourg üniversitesi, İsviçre İslam ve Toplum Araştırma Merkezi (Schweizerisches Zentrum für İslam und Zentrum) açma kararı aldı. Rektör Profesör Guido Vergauwen’in verdiği bilgiye göre 2015 yılın ikinci sömestrinde yüksek lisans düzeyinde İslam teoloji dersleri başlayacak.

İsviçre Rektörler Birliği (CRUS) Başkanı Profesör Antonio Loprieno, “İsviçre’deki Müslümanların kendilerini yansıtabilecek akademik ortam sunmak çok önemli. Böyle bir proje tepeden inme yöntemlerle gerçekleştirilemez. Müslüman sivil toplum kuruluşları İslam ve Toplum Merkezi'yle irtibata geçerek yürütülen projenin içeriğini üniversiteyle birlikte şekillendirmeli.” diyerek İsviçre’de yaşayan Müslümanlara katılım çağrısında bulundu. Yazdan sonra açılması planlanan merkez, teoloji fakültesinin bünyesinde yürütüleceği bildirildi.

İslam ve toplum konuların teolojik açıdan araştırılma fikrine sıcak bakan Müslüman katılımcılar, üniversitenin İslam dinini nasıl işleyeceği konusunda tedirginlik yaşıyor. Almanya’daki Erlangen üniversitesinde görev yapan Profesör Harun Behr, “İslam dinin araştırılması sadece Müslüman topluluğa değil, bütün topluma hizmettir.” diye konuştu.

REKTÖR: MÜSLÜMANLAR KATILIM SAĞLAMALI

İsviçre Rektörler Birliğin (CRUS) başlattığı projeyi hayata geçirme kararı alan Fribourg üniversitesi, İsviçre’deki Müslüman sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya geldi. Rektör Vergauwen, “İslam dinin ve toplumsal konuların akademik camiada araştırılması ve değerlendirilmesi büyük önem taşıyor. Camilerde görev yapan imamların İsviçre üniversitesinde eğitim alarak İsviçre’yi tanımaları kaçınılmaz. Yeni açılacak İsviçre İslam ve Toplum Merkezi'nde iki araştırma alanı açmayı düşünüyoruz. Birisi İslam teolojisi ve ikincisi ise dinler arası sosyal ahlâk. Merkezde araştırmalara, üniversite bünyesinde derslere ve mesleki seminerlere yer verilebilir.” diye konuştu. İsviçre üniversiteleri arasında en büyük teoloji fakültesinin Fribourg üniversitesinde olduğunu hatırlatan rektör, bir profesörün İslam teolojisi ve bir profesörün dinler arası ahlâk alanına istihdam edileceğini açıkladı. Aynı zamanda rahip olan rektör Guido Vergauwen, Müslüman sivil toplum temsilcilerinden oluşacak danışma kurulun sinyalini verdi.

SCHMİD: MÜSLÜMANLARIN SÖZCÜSÜ OLMA NİYETİMİZ YOK

İslam ve Toplum Merkezi proje sorumlusu Doktor Hansjörg Schmid, araştırma programın henüz netleşmediğini ifade etti. Doktor Schmid, “İslam dini İsviçre toplumun bir parçası haline geldi. Toplumsal konular bilimsel kriterler dahilinde İslami açıdan araştırılmalı. Araştırma programın henüz belirlenmemesi İsviçre’de yaşayan Müslümanlardan katılım beklememizden kaynaklanıyor. İsviçre’deki Müslümanlar Araştırma merkeziyle ilgili sorumluluk üstlenmesi gerekiyor.” dedi.

Hansjörg Schmid, Cihan Haber Ajansı'nın sorusu üzerine, “Yeni açılacak araştırma merkezin içtihat kararı alma veya İsviçre’deki Müslümanların sözcüsü olma gibi bir hedefi yok. İsviçre toplumunu ilgilendiren konularda araştırmalar yapılacak.” diyerek cevap verdi. Aynı soruyla ilgili CRUS başkanı Loprieno da düşüncelerini ifade etti. Profesör Loprieno, basının hangi konuda hangi kurumu bilirkişi yapacağına kendi karar verdiğini ifade etti.

Tessin kantonunda görev yapan imam Samir Jelassi ise “Araştırma merkezin güvenilirliği Müslümanların dahil edilmesine bağlı. Bilim çok önemli ama İslam dinin araştırma içeriğine nasıl dahil edileceği Müslüman toplum için büyük önem taşıyor.” şeklinde endişelerini paylaştı.

Almanya’da Erlangen üniversitesinde araştırmalarını sürdüren Profesör Harry Harun Behr, "İslam dini tek olan Allah’a, Kuran’a, ahiret gününe ve meleklere imanı, çevrendeki insanlara hizmet sunmak gibi ahlâki değerleri, namaz ve zekat gibi ibadetleri, anlaşma yapan tarafların anlaşma şartlarına uyması gerektiğini ve çevrendeki insanları sevme ve onlara karşı empati duymanın önemi gibi konuları işliyor. Bu öğretiyi teoloji olarak ifade sevmiyorum. Teoloji terimi İslam dinine yeterli gelmiyor. İslam dinin araştırılması sadece Müslüman topluluğa değil, bütün topluma hizmettir.” yorumunda bulundu. Harun Behr, araştırma merkezin Hristiyan teoloji fakültesine bağlanmasına yanlış olduğunun, bağımsız bir merkez olarak doğrudan rektörlüğe bağlanması gerektiğini savundu.

‘LAİK DEVLET DİNİ İNANÇLARI GÖRMEZLİKTEN GELMEZ’

İsviçre İslam ve Toplum araştırma merkezi Fribourg Üniversitesi, eğitim ve bilim müsteşarlığı ve bağış yapmak isteyen vakıflar tarafından finanse edilecek. Vergi parasıyla İslam araştırma merkezinin finans edilmesini eleştiren bir dinleyiciye ‘Irkçılığa karşı mücadele komisyonu’ başkanı Michele Galizia, “İsviçre Konfederasyonu laik bir devlet. Devletin laik olması dini inançları görmezlikten gelmesi anlamına gelmiyor. Aksine toplumda inanılan dinlerin daha anlaşılması için eşit oranda destek verilmesini gerektiriyor. Ölümcül hastalığa yakalanmış bir Müslümanla ilgilenen hastabakıcı İslam dininde ölümün ve hastalığın ne anlam ifade ettiğini bilmiyorsa, ona gereken hizmeti sunamaz.” cevabını verdi. CİHAN

Yorumlar