İsviçre sağı, AB mücadelesine hazırlanıyor

Muhafazakar İsviçre Halk Partisinin (SVP) sembol ismi Christoph Blocher milletvekilliğinden istifa etti. Kurt politikacı ülkesinin gizlice Avrupa Birliği’ne (AB) yaklaştığını ifade ederek bundan sonra tek hedefinin AB karşıtlığı olacağını...

Google Haberlere Abone ol
İsviçre sağı, AB mücadelesine hazırlanıyor

Muhafazakar İsviçre Halk Partisinin (SVP) sembol ismi Christoph Blocher milletvekilliğinden istifa etti. Kurt politikacı ülkesinin gizlice Avrupa Birliği’ne (AB) yaklaştığını ifade ederek bundan sonra tek hedefinin AB karşıtlığı olacağını açıkladı.

Hafta içinde kendine ait olan Teleblocher sitesinde açıklama yapan İsviçre Halk Partisi’nin eski bakanı ve Zürih milletvekili Christoph Blocher Mayıs ayının sonunda milletvekilliği görevini sonlandıracağını söyledi. Bu kararı ‘gizlice yaklaşan AB üyeliğine karşı mücadele etmek için aldığını belirten Blocher, bütün enerjisini Avrupa Birliği’ne karşı oluşturdukları yeni kampanyaya ayırmak için verdiğini söyledi. Deneyimli politikacı, “İsviçre hayati bir karar vermek üzere. Önemli işlere vakit ayırabilmem için önemsiz olanı bırakmam gerekiyor.” diyerek parlamentonun bürokrasi içinde boğulduğunu iddia etti. Ani istifa kararı yerel basında geniş yankı uyandırdı.

Siyaset dünyasının yaşlı kurdu bir kez daha radikal tavırlarıyla ilgiyi üstüne çekmeyi başardı. Blocher, Avrupa Birliğine kota uygulama taslağının da fikir babasıydı. Avrupa’nın ortasında yer alan İsviçre, Şubat ayında yapılan kota oylamasında AB’ye göz dağıvermişti. Konfederasyon Başkanı Didier Burkhalter geçtiğimiz hafta İsviçre’nin AB ile ilişkilerinin netleşeceği yeni yasa tasarısı sinyali verdi. Seçmenin aksine hükümet, AB ile ilişkisini sıkılaştırmayı hedefliyor.

Christoph Blocher ise İsviçre’nin AB’ye kurumsal alanda bağlanmasını bağımsızlık kaybı olarak değerlendiriyor. Milyarder işadamı Blocher İsviçre’nin AB üyesi olması durumunda egemenliğini ve tarafsızlığını kaybedeceğini savunuyor. Zürihli siyasetçi Tages-Anzeiger gazetesine verdiği röportajda, “Federal Konsey, ülkenin bağımsızlığına zarar verecek adımların sinyalini verdi. İsviçre ile AB arasında kurumsal anlaşma yapılırsa ihtilaf durumunda son sözü AB’li hakimler söyleyecek. Halk iradesinin hükmü kalmayacak. Bu gelişmeleri durdurmak zorundayım. Mecliste kaybettiğim zamanı bu mücadele için kullanacağım.” şeklinde konuştu.

AB KARŞITLIĞININ YENİ ADRESİ: EU-NO

İsviçre için en önemli gündemin AB üyelik konusu olduğunu anlatan Blocher, “Genci yaşlısı herkes gizlice yaklaşan AB üyeliğine karşı mücadeleye girmeli” diyerek yeni kampanyasından bahsetti. SVP’nin strateji şefi ‘EU-No’ ismini verdikleri yeni oluşumun 20 Haziran tarihinde büyük bir programla AB’ye karşı kampanyaya start vereceğini açıkladı. Yeni komitenin sekreteri Ulrich Schlüer olurken başkanlığını ise tabii ki Blocher üstlendi. Yeni komiteye şu ana kadar 70 derneğin ve 1500 kişinin üye olduğunu açıklayan Blocher, “Mecliste milletvekili olarak AB üyeliğine karşı mücadeleye çok katkım olmazdı. İşadamı olarak liderliğe alışkın birisiyim. Bu mücadelede EU-No komitesine liderlik yaparak ilerleyeceğim.” ifadelerini kullandı.

SİYASETÇİLERİN YORUMLARI

SVP Genel Başkanı Toni Brunner, Blocher’in kararını memnuniyetle karşıladıklarını söyledi. Genel başkana göre Blocher’in ‘asıl önemli olan konulara’ yoğunlaşması güzel bir gelişme. Bununla birlikte ChristophB locher parti genel başkan yardımcılığını bırakmayacağını açıkladı.

Liberal Parti Genel Başkanı Philipp Müller istifa kararını, “Siyasetteki etkisini kaybetmeyecek ve bizi rahatsız etmeye devam edecek.” şeklinde yorumladı. Siyaset bilimcisi Michael Hermann, Blocher’in milletvekilliği statüsüne ihtiyaç duymadığını ve istifa etmek için yeni kampanyasına faydalı olacak en uygun zamanı seçtiğini iddia etti.

BİR ÖMÜRLÜK MÜCADELE

73 yaşındaki Blocher’ın siyasi kariyeri İsviçre Konfederasyonunu derinden etkiledi. Blocher’ın tesiri ülkenin Avrupa Birliği ilişkilerindeki dönüm noktalarından biri oldu. Yaklaşık 22 yıl önce İsviçreli seçmen kıl payı farkla Federal Konsey’in aldığı Avrupa Ekonomi Alanı’na (AEA) katılma kararını reddetti. Muhafazakar sağın o yıllardaki hırslı siyasetçisi Christoph Blocher, politik kariyerinin ilk büyük zaferini elde etti. İsviçre’nin geleceğini derinden etkileyen referandum sonucu, SVP’nin daha sonraki yıllarda genel seçimlerden birinci parti olarak çıkmasında büyük katkı sağladı. Blocher’in yürüttüğü kampanya sonucunda oylanan referandumda seçmenin yüzde 50,3’ü ‘hayır’ diyerek AEA’ya dahil olmayı reddetmişti. AEA referandumu İsviçre demokrasi tarihinde az görülen yüzde 78,7 katılım oranıyla yakın tarihin en önemli halk oylaması olmuştu.

6 Aralık 1992 tarihin de gerçeklesen halk oylaması kantonlar arasındaki görüş farklılığını ortaya çıkaran ‘Röschtigraben’in en ilginç örneklerindendi. Alman ve İtalyan kantonlarında yaşayan vatandaşlar yaklaşık yüzde 60 oranında ‘hayır’ derken, Fransız kantonlarına kayıtlı olan seçmenin yüzde 70’i Avrupa Ekonomi Alanına katılma isteğini sandık başında ifade etti. Finans piyasasında çatı dernekleri ve farklı sendikalar katılmayı tavsiye etmesine rağmen halk iradesini farklı yönde kullanmıştı. CİHAN

Yorumlar