Gülen Hareketi Almanya'da takip edilmiyor

Almanya'nın Baden-Württemberg eyaletinde Hizmet Hareketi'yle ilgili dördüncü kez verilen soru önergesine verilen cevaplar çoğunluğu itibariyle önceki önergelere verilen cevaplar gibi oldu.

Google Haberlere Abone ol
Gülen Hareketi Almanya'da takip edilmiyor

Almanya'nın Baden-Württemberg eyaletinde Hizmet Hareketi'yle ilgili dördüncü kez verilen soru önergesine verilen cevaplar çoğunluğu itibariyle önceki önergelere verilen cevaplar gibi oldu. Genel olarak cevaplarda hareketin Anayasayı Koruma Teşkilatı tarafından takip edilmediği vurgusu yapıldı. Önergelerin somut verilere ve kaynaklara dayanmaması ise ortak özellik olarak dikkat çekiyor.

Baden Württemberg (BW) Eyalet Meclisi'ne şubat ayında Hıristiyan Demokratik Birlik (CDU) partili milletvekilleri tarafından ‘Gülen Hareketi' ile ilgili verilen dokuz maddelik soru önergesine eyaletin İçişleri Bakanlığı'ndan cevap geldi. Birçok sorunun cevabı için daha önce yine CDU'ya ait soru önergelerine verilen cevaplara atıfta bulunulması dikkat çekti.
Hareket ile ilgili Eyalet Hükümeti'nin hangi bilgilere sahip olduğu sorusu, Gülen Hareketi'nin Anayasayı Koruma Dairesi tarafından takip edilmediği, şimdiye kadar yıllık yayımlanan Anayasayı Koruma raporlarında da hareketin adının geçmediği ve dolayısıyla Gülen Hareketi'ne karşı bir uyarının da söz konusu olmadığı şeklinde cevaplandırıldı.

Hareketin müntesiplerinin sayısı, yaş ve cinsiyet aralığı, sosyal statüleri, hareketin finansmanı hakkında eyalet hükümetinin herhangi bir tespitinin söz konusu olmadığı da cevaplardaki bir diğer ayrıntı. Son zamanlarda bazı gazete ve dergilerde çıkan Anayasayı Koruma Teşkilatı'nın bir ‘iç yazışmasında' hareketin takip edildiği imasının yapıldığı haberlerin içeriği ile ilgili soruya ise, 2013 yılında İçişleri Bakanlığı'nın Anayasayı Koruma Dairesi'nden Gülen Hareketi hakkındaki rapordan bir örnek istediği ve bu raporun Gülen Hareketi ile henüz herhangi bir nihai değerlendirme, ayrıca bireysel kurumlar, dernekler ve okullar hakkında da hiçbir ayrıntı içermediği cevabı verildi.

Bu konuda ayrıca medya ve kamudan gelen taleplerden dolayı diğer eyaletlerdeki Anayasayı Koruma Daireleri'yle beraber 2014 yılı ortalarına kadar Gülen Hareketi hakkında yeniden bir değerlendirme yapılacağı bilgisi de verildi. Cevaba göre, gerek eyaletler, gerekse federal düzeydeki Anayasayı Koruma Kurumları'na göre Gülen Hareketi'nin aşırı amaçları olduğuna dair bir emare bulunmadı, hareketinin temsilcilerinin, özgür demokratik anayasal düzene karşı herhangi bir faaliyeti tespit edilmedi.

Hareketle ilgili Anayasayı Koruma Kanunu'nun 3. maddesinin 2. fıkrasında ifade edildiği şekliyle anayasa karşıtı amaçlara yönelik yeterli emare bulunmuyor. Bunun yanında Fethullah Gülen'in bazı eski açıklamalarında din özgürlüğü, eşitlik prensibi gibi konularda seküler anlayışa muhalif olduğu, evrim teorisini reddettiği gibi ayrıntılar da yer alıyor.

HAREKETİN MOTİVASYONU DİNLER ARASI DİYALOG

Hareketin tanımında ise Günter Seufert'in çalışmasına atıfta bulunularak, ‘Gülen Hareketi, hiyerarşik yapılandırılmış, sivil toplum misyonu olan ve bu konuda belirgin bir siyasi iradeye sahip, dini bir cemaat olarak karakterize edilebilir' tanımına yer verilmiş. Hareketin çalışma motivasyonunun dinler arası diyaloğa dayandığı, bunun, hareketi, bu konuya ağırlık vermeyen diğer gruplardan ayırdığı da tanımlamada yer alıyor. Buna ek olarak şu ifadelere de yer verilmiş: "Gülen Hareketi, milliyetçi unsurlarla zenginleştirilmiş muhafazakâr ve Sünni bir İslam anlayışını temsil ediyor. Bu yönü ile Gülen Hareketi, diğerleri, özellikle Türk kökenli ama Türk olmayan etnik grupların ve Sünni yönelimi olmayan grupların eleştirisinin hedefi oluyor."

OKULLARLA İLGİLİ ŞİKAYETLER ANONİM VE SOMUT DEĞİL

Önergede BW'de Türk müteşebbislerce açılan Ludwigsburg'daki ‘Carl-Friedrich-Gauß Schule' ve ‘BİL Schulen' ile ilgili şikâyet ve verilen devlet teşviklerinin iptalinin söz konusu olup olmadığı yönündeki soruya, yetkili makamlara ulaşan şikâyetlerin çoğunlukla anonim ve somut olmadığı şeklinde cevap verilmiş. Şikâyetlerin incelendiği, ilgili makam ve okul yönetimi ile görüşüldüğü, inceleme sonucuna göre ise verilen onayın iptali için ya da öğretimin yasaklanması için Özel Okul Yasası'nın 8. maddesine göre hiçbir delil olmadığı ayrıntısı da cevapta yer aldı. Stuttgart'taki Bil- Schulen hakkında ise herhangi bir şikâyet bulunmadığı vurgulandı. CİHAN

Yorumlar