DHKP-C'nin kilit ismi Hüseyin Fevzi Tekin yakalandı
Yunanistan’ın başkenti Atina’da yakalanan DHKP-C üyesi 4 terörist, bugün çıkarıldıkları mahkemeden Cuma gününe kadar ek süre aldı.
Yunanistan’ın başkenti Atina’da yakalanan DHKP-C üyesi 4
terörist, bugün çıkarıldıkları mahkemeden Cuma gününe kadar ek süre
aldı. DHKP-C'nin kilit ismi Hüseyin Fevzi Tekin'in de aralarında
bulunduğu zanlılar, çok sayıda suçlamadan hakim karşısına
çıkacak.
Yunan Anti Terör Timi’nin operasyonu sonucu dün Atina’daki hücre
evinde ağır silah ve patlayıcılarla birlikte yakalanan DHKP-C üyesi
4 kişinin suç dosyasının kabarık olduğu anlaşıldı. Bugün akşam
üzeri hakim karşısına çıkan 4 zanlı, savunmalarını hazırlamak için
Cuma gününe kadar ek süre aldı. Yoğun güvenlik önlemleri altında
savcılığa getirilen zanlılar, uzun süre Türkçe slogan attı.
Yunan polisinin yaptığı incelemeye göre, yaşları 25, 33, 41 ve 49
olan zanlıların, Türkiye’ye eylem için giderken geçen yaz Sakız
Adası açıklarında seyreden şişme botta yakalanan DHKP-C üyeleri
Hasan Biber ve Mehmet Yayla ile doğrudan ilişkili oldukları tespit
edildi. Bu kişilerin, DHKP-C’nin operasyonel kolu olduğu ve
Türkiye’de ölümle sonuçlanan eylemlerde bulundukları açıklandı.
ÖRGÜTÜN KİLİT İSMİ YAKALANDI
Türkiye’de terör örgütüne üyelikten hakkında yakalama kararı
bulunan DHKP-C'nin 'derin kilit ismi' olarak kabul edilen Hüseyin
Tekin'in (49) İnterpol ve Yunan makamları tarafından da arandığı
belirtildi. Tekin'in üzerinden başka isim adına düzenlenmiş sahte
Bulgar kimliği çıktı. Yunan polisi, Tekin’in 2011 yılında
Selanik’teki bir binanın bodrum katında meydana gelen patlama ile
ilişkili olduğunu tespit etti. O patlamada DHKP-C üyesi bir kişi
parçalanarak ölmüştü.
Bu arada laboratuvar incelemesi sonucu polis, Hüseyin Tekin’in DNA
ve parmak izinin, geçen yaz ele geçirilen şişme bottaki LAW silahı,
DHKP-C bayrağı ve bir cep telefonundaki verilerle uyuştuğunu tespit
etti. Tekin’in Selanik’teki patlama ile de ilişkili olduğu, teknik
inceleme sonucu anlaşıldı. Tekin, Selanik’teki patlamanın ardından
gözaltına alınmış, Türkiye'nin talebine rağmen serbest
bırakılmıştı.
Öte yandan sahte kimlikte adı Bagır Çekin olarak görülen 41
yaşındaki bir diğer teröristin ise kimlik bilgilerinin Türk
makamları tarafından doğrulanması bekleniyor. Yunan polisinin
elindeki bilgilere göre bu kişi, 1996’da Özdemir Sabancı cinayetine
karışanlar arasında yer aldı. O tarihten sonra ise izini
kaybettirdi.
Bir açıklama yapan zanlıların avukatı Aleka Zorbala, 4 DHKP-C
üyesinin polis tarafından şiddet gördüğünü iddia etti. Zorbala,
zanlıların zorla DNA testine tabi tutulduğunu da öne sürdü.
Yunan Anti Terör yetkilileri, ele geçirilen küçük çaplı
cephaneliğin Türkiye’de kullanılmak üzere bu ülkeye götürülmek için
temin edildiğini düşünüyor. Polis, ele geçirilen Atina, Dedeağaç ve
Türkiye haritaları üzerinden teröristlerin planlarını çözmeye
çalışıyor. Ele geçirilen çok sayıda silah ve patlayıcının Girit’ten
temin edildiği belirtiliyor.
5 FARKLI SUÇLAMA
Teröristler, terör örgütüne üye olma, patlayıcı temin etme ve
bulundurma, yasadışı silah, patlayıcı ve savaş malzemesi
bulundurma, belgede sahtecilik ve ülkeye yasadışı yollardan giriş
yapma suçlamalarından dava açıldı. DHKP-C’nin hücre evine yapılan
operasyonun, kimliği açıklanmayan bir kişinin telefonla ihbarı
sonucu gerçekleştiği öğrenildi.
DHKP-C'nin Atina'daki hücre evinde; 1 Kalaşnikof, 3 Kalaşnikof
şarjörü, 3 tabanca, susturucu, scorpion ve mini uzi tipi 2 otomatik
silah, çok sayıda mermi, 6 kilo 350 gram jelatin dinamiti, 2 el
bombası, 3 bilgisayar, Atina, Dedeağaç ve Türkiye haritaları,
DHKP-C flaması, örgüt fotoğrafları, çeşitli patlayıcılar ve 8 metre
fitil ele geçirilmişti. CİHAN
Yorumlar