Çin’de ailelerin ‘’ikinci çocuk yapabilme’’ sevinci yaşanıyor
Çin’in 1970’lerin sonunda başlattığı ve nüfus artışını azaltmak için getirilen ‘’tek çocuk politikası’’ndaki kısmi serbestliğin ardından çiftlerin ikinci çocuk mutluluğu yaşanıyor.
Çin’in 1970’lerin sonunda başlattığı ve nüfus artışını azaltmak
için getirilen ‘’tek çocuk politikası’’ndaki kısmi serbestliğin
ardından çiftlerin ikinci çocuk mutluluğu yaşanıyor.
Pekin yönetiminin, getirdiği olumsuz neticelerle uzun yıllardır
eleştiri konusu olan tek çocuk politikasında kısa süre önce
gevşemeye gitmesi ve çiftlerden birinin ailenin tek çocuğu olması
halinde ikinci çocuk yapmalarına imkân tanıyan tasarı ülkede
memnulukla karşılandı. Kısa süre önce Pekin’de gerçekleştirilen 18.
ÇKP Merkez Komitesi'nin 3. Genel Toplantısı'nda ülkede artan yaşlı
nüfus ve sosyal problemler göz önüne alınarak, tek çocuklu ailelere
ikinci çocuk yapma hakkı getirileceği açıklanmıştı. Daha önce
çiftlerin ailelerinin tek çocukları olması halinde ikinci çocuğa
müsaade ediliyordu. Şimdi ise çiftlerden birinin tek çocuk olması
halinde ikinci çocuğa izin verileceği açıklanmıştı.
Söz konusu adım, özellikle cinsiyet eşitsizliğini gidermesi ve iş
gücü piyasasına pozitif etkisi olması bakımından doğru verilmiş bir
karar olarak yorumlandı.
Daha çok şehirdekileri etkileyecek yeni uygulamanın, ülkedeki nüfus
oranını çok etkilemeyeceği belirtiliyor.
Birçoğu yeni adımımın sonucu olarak doğumlarda artış beklerken, 15
ile 20 milyon kişinin ikinci çocuk yapma hakkını elde edeceği,
bunlardan da yüzde 50-60’ının yeni fırsattan yararlanmak istediği
kaydediliyor.
Çin’de genelde erkek çocuk tercih edildiğinden, ülkede tek çocuk
politikasının da etkisiyle cinsiyet eşitsizliği ciddi sorun haline
gelmişti. Geçen yılki istatistiklere göre Çin’de 100 kıza 117,7
erkek düşüyor. Normalde ise oranın en fazla 100 kıza 107 erkek
şeklinde olması gerekiyor. Sonuç olarak da 15 altı yaş grubunda
25,4 milyon erkeğin artması beklenirken, ülke genelinde bu oranın
ise 51,5 milyon olacağı tahmin ediliyor.
Çin’de ilk çocukların erkek olması eğilimi çok fazla. Yeni
uygulamayla ikinci çocukların kız olmasını isteyen ailelerin
sayısında da büyük oranda artış olabileceği ifade ediliyor. Yeni
taslağın yürürlüğe girmesi halinde her yıl 1-2 milyon daha fazla
doğum olacağı tahmin ediliyor.
CİNSİYET DENGESİZLİĞİ VE YAŞLI NÜFUS
Ülkedeki cinsiyet dengesizliği dünyanın fabrikası konumundaki
Çin’in iş gücü piyasasını da olumsuz etkiliyor. Özellikle sanayi
sektörlerinde erkeklere duyulan ihtiyaç kızlara oranla çok daha
fazla. Çin’de 15-64 yaşları arasındaki çalışan nüfus azalıyor.
Birleşmiş Milletler’e (BM) göre, Çin’de 2010 ile 2030 yılları
arasında 67 milyon iş gücü kaybı yaşanacağı ve bu sayının
Fransa’nın nüfusundan fazla olduğu kaydedildi. Yine BM’ye göre
Çin’in yaşlı nüfusu 2010 yılında 110 milyondan 2030 yılına 210
milyona çıkacağı, bu rakamın 2050 yılında ise nüfusun çeyreğine
denk geleceği belirtiliyor.
Resmi rakamlara göre ülkede yaşlıların sayısı giderek artıyor.
Cinsiyet dengesizliğine ek olarak ülkede nüfus dağılımı trendinde
de endişeler artıyor. Ortalama yaşam süresinin 2010 rakamlarına
göre 74,83’e çıkması ve bunun 10 yıl öncesine göre 3,43 yıl daha
fazla oluşu bu endişeleri haklı çıkarıyor. Ortalama yaşam süresinin
2015’ten önce ise 1 yıl daha artarak, 75’i geçmesi bekleniyor.
Çin’in nüfusu 2010’da 1,34 milyara olmuştu ve 10 yıl içinde bu
sayının 1,4 milyara çıkacağı, ancak gelecek 30 yılda azalacağı
ifade ediliyor.
Çin’in nüfusunun 2026’da 1 milyar 401 milyona ulaşacağı tahmin
ediliyor. CİHAN
Yorumlar