Avustralyalı gazeteci: Medya ırkçı söylemler konusunda hassas olmalı

Avustralya Kültürlerarası Diyalog Merkezi (AIS), ülkenin önemli gazetecilerinden Jon Faine’i ağırladı. Yaklaşık 200 misafirin katıldığı programa, farklı etnik toplum temsilcileri ilgi gösterdi.

Programın açış konuşmasını yapan AIS Koordinatörü Ahmet Orhan Polat, kurumun çalışmaları hakkında misafirleri bilgilendirerek, “Avustralya Kültürlerarası Diyalog Merkezi olarak, tüm farklılıkları, ülkenin önemli bir rengi olarak görüyoruz. Her kesimden ve kültürden oluşan bu renkler ise; Avustralya’nın en büyük zenginliğidir. Bu nedenle, başta Türkiye olmak üzere çeşitli ülkelere yönelik gerçekleştirdiğimiz ziyaretler de bu nedenle yapılıyor. Çanakkale, cami ve diğer mabetlerde yapılan programlar ve önemli etkinlikler, bu maksatla yapılmaktadır. Artık geleneksel hale gelen ve Ramazan ayına ayrı bir renk katan iftarlarımız olacak. Avustralya’da barış içinde yaşayan farklı kültür, dil, din ve etnik geçmişe sahip insanları bu yıl yine aynı şekilde iftar sofralarında bir araya getireceğiz.” dedi.

Geceye konuşmacı olarak katılan ABC Radyosu’nun sunucularından Jon Faine, 20 yıllık meslek hayatı hakkında bilgi verdi. ABC Radyosu’ndaki programıyla yaklaşık yarım milyonluk bir dinleyici kitlesine ulaştığını belirten Faine; ABC’nin kamu yayıncılığı adına ülkede çok önemli bir işlevi yerine getirdiğine vurgu yaptı.

Medya’nın ırkçı söylemlere ve dini konulara karşı son derece hassas olması gerektiğine dikkat çeken Jon Faine, bir yayıncı olarak ırkçı ve hakaret içeren çok sayıda gelen mesajı ise üzüntüyle karşıladığını söyledi. Faine; “Maalesef bana gönderilen, hakaret, küfür, ırkçı ve antisemitik ifadeler ve mesajlar yığınlarladır. Son 15 aydan bu yana, gönderilen bu hakaret edici mesajları, biriktirmeye başladım. 18 yıldan beri bu mesleği icra eden biri olarak, nasıl bir durumla karşı karşıya olduğumu siz düşünün.” İfadelerini kullandı.

Çok kültürlülük konusundaki güzel çalışmalar yapan kurum ve kuruluşların, yapmış olduğu çalışmalara dikkat işaret eden Jon Faine, kendisi gibi farklı etnik geçmişe sahip göçmen çocukların, Avustralya medyasında yer almasının önemine işaret etti. Kendisinin de sığınmacı bir aileden geldiğini hatırlatan Faine, sözlerini şöyle tamamladı; “Ben de sığınmacı bir ailenin çocuğuyum. Ailem, o dönemde, çarlık Rusya’sının bir parçası olan Belarus’tan kaçarak geldi. Gelmeden dünyanın ucu olan Avustralya’da hayat ‘daha iyi olabilir mi?’ diye yola çıkmışlar.” CİHAN