Yıldırım'dan Biden'a üstü kapalı mesaj: Gülen'i verin size inanalım

Başbakan Binali Yıldırım ile ABD Başkan Yardımcısı Biden, Başbakanlık'ta ortak basın toplantısında konuştu. Biden, Fetullah Gülen'in iade konusunun ciddiye alındığını, Türkiye gibi bir müttefiğe zarar veren birinin asla ABD tarafından korunmayacağını söyledi. Biden, PYD konusunda ise Fırat'ın doğusuna çekilmezler ise ABD'den hiçbir şekilde destek alamayacaklarını söyledi. 

ABD Başkan Yardımcısı Biden 15 Temmuz darbesi konusunda kesinlikle bir dahillerinin olmadığını, darbeyi desteklemelerinin mümkün olmadığını belirterek kendilerini savundu. Başbakan Binali Yıldırım ise, Türk halkının ABD yönetimine yeniden güvenebilmesi için terörist başının iadesinin gerçekleşmesi gerektiği imasında bulundu. 

Biden, konuşmasında 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ABD'nin müttefiki olan Türkiye'ye desteklerini belli etmek için Başkan Obama'nın talimatıyla Ankara'ya geldiğini söyledi. ABD'nin her zaman Türkiye'nin yanında olduğunu, her türlü desteği vermeye hazır olduğunu belirten ABD Başkan Yardımcısı Biden, 15 Temmuz olayını ilk anda anlayamadıklarını, bir internet oyunu olduğunu zannettiklerini savundu. 

Biden'ın açıklamalarından satırbaşları şöyle: Türkiye'deki darbe girişimi son derece şaşırtıcıydı. Meclis'teki beton yığınlarını gördüm. Bombalamaların yarattığı tahribata şahit oldum. 

Burada sadece parlameto binası yaralanmadı, Türk halkının güvenlik duygusu da yaralandı. Sizin talimatınızla milletvekillerinin sonuna kadar direnişi halka cesaret verdi. 

Türk halkının cesareti bizi duygulandırdı. Onlar tankların önüne çıktılar, hatta tankların üzerine çıktılar. Siz onlara şehit diyorsunuz, biz onlara demokrasi kahramanları diyoruz. 

Ben Türk halkının, bütün hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı diliyoruz. Onların yalnızca kahramanlıklarını alkışlamıyoruz, onların demokrasiye bağlılıklarını alkışlıyoruz. Biz onların fedakarlıklarını hiçbir zaman unutmayacağız. Onlar Türk tarihinde hiçbir zaman unutulmayacaktır. 

Bazı söylentilere karşı şunları söylemek istiyorum. Amerikalılalrın bu konuda bilgileri vardı ya da işbirliği yapmıştı söylentilerini işitiyorum. ABD hiçbir zaman bu olaydan haberdar olmammıştır. 15 Temmuz akşamı olanlardan hiçbir zaman önceden haberdar olmamıştır. Biz bu korkak girişimi hiçbir zaman hoş görmeyiz. Biz hiçbir zaman desteklemedik. Biz bu hareketi derhal kınadık. Biz bunlara karşı Türkiye hükümeti ve Türk halkıyla omuz omuzayız. Kusura bakmayın ama belki ama kendi adıma söylüyorum Türkiye'nin Amerika halkından daha iyi dostu yoktur. Daha iyi arkadaşı yoktur.

Biz her zaman ortak değerlerimiz ve ortak güvenliğimiz için bir aradayız. Hükümetiniz için her şeyi yapacaktır. Bu olaylardan sorumlu olanları size getirmek için her şeyi yapacaktır ABD. Başbakana da söylediğim gibi Gülen, sizin bu yoğun hisselerinizi anlıyorum. Biz Türk yetikilileriyle işbirliği yapıyoruz. Bizim hukuk uzmanlarımız şu anda Türk makamlarıyla çalışıyorlar. Amerikan makamlarına bu belgelerin teslim edilmesi lazım.

Anlaşmamız gereği Gülen'in iadesi için bu belgeleri işleme koyacağız. Biz hiçbir şekilde herhagni birini korumak, özellikle müttefikimize zarar veren birini korumak gibi bir niyetimiz yoktur. Amerikan yasalarına göre, ABD başkanlarının kendi yetkilerinin dışına çıkma yetkisi yoktur. Bunu sadece Amerikan mahkemelerinin yetkisi vardı. Eğer bir başkan böyle bir müdahalede bulunursa görevinden olur. Bu her zaman bir azaman alır. 

BAŞBAKAN YILDIRIM'DAN GÜLEN'İN İADESİNE VURGU

Biden'den sonra söz alan Başbakan Binali Yıldırım, konuya direkt Fetullah Gülen'in idaesiyle başladı. Yıldırım, iki ülke arasındaki ilişkiler bakımından Gülen'in iadesinin hayati bir önem taşıdığını söyledi. Yıldırım, sürecin başladığını bir kez daha hatırlatarak sorunun ABD tarafından ciddiye alındığını gördüklerini belirterek, Türkiye'nin beklentisinin zaman kaybetmeden sürecin yürümesi yönünde oludğunu söyledi.

Yıldırım'ın konuşmasından satırbaşları: Eğer bu terör başının cezalandırılmak üzere ülkemize iadesini hızlandırabilirsek, Türk milletinin bu konudaki hayal kırıklığı ve üzüntüsü de hızlıca müsbete dönüşecektir. Sizin de ifade ettiğiniz gibi bu konu dışında terörle mücadele adına bugüne kadar yapılan ve yapılacak işbirliğini değerlendirdik. DAEŞ, PKK ve diğer terör örgütleriyle mücadelede kararlılık vurgusu yaptık. Suriye'de durum iç açıcı değil. Milyonlarca insan bu savaşta hayatını kaybetti. Çocuklar yaşlılar ülkelerini terk etmek zorunda kaldı.

Türkiye 3 milyondan fazla insana kucak açtı. Ancak bu sürdürülebilir bir durum değil. Başta ABD ve Rusya olmak üzere Türkiye'nin katılımıyla, İran ve diğer bölge ülkelerinin olumlu yaklaşımıyla artık daha fazla insanın hayatını kaybetmemesi için bir çözümü gerçekleştirmemiz lazım.

Burada dikkat etmemiz gereken iki nokta var. Birinci Suriye'nin toprak bütünlüğü, herhangi bir etnik yapılanmaya müsaade edilmemesi. Türkiye yeni bir Kürt oluşumunu asla ve asla kabul etmiyor. 

Diğer bir nokta ise adil bir yönetim şeklinin yapılşamasıdır. 

Diğer bir konuda Kıbrıs meselesidir. Bu konuda da sizin çabanızı takdirle karşılıyoruz. Kıbrıs Rum kesimi bir çözümü ıskalamıştır. Bu kez de ıskalamamasını umuyoruz.