Girişimci kadınların hikayesi dizi film olsun önerisi

-KEFEK Başkanı Katırcıoğlu: -"Girişimci kadınların öykülerinin konu edildiği dizi filmler ülkenin pek çok yerindeki kadınlara, Anadolu'nun pek çok yerindeki kadınlara ulaşabilir, farkındalık oluşturabilir. Kadınlarda 'Ben de yapabilirim' duygusu yaratabilir" -"Aile ve iş hayatı uyumu noktasında Türkiye olarak her türlü kanuni düzenlemeyi yapmışız. Bunu Avrupa'daki örnekleri de inceleyerek tespit ettik. İyi bir yükselme de sağlamışız ancak değişim ve dönüşümün kalıcı olabilmesi için biraz daha zamana ihtiyacımız var" -"Girişimci kadın örneklerimiz o kadar çok ki. Ne yazık ki bir çoğundan haberimiz yok. Sadece yerel de üretimler değil, teknolojik gelişimi de hedefleyen kadınlarımızın olmasının önünü açmamız gerekiyor"

Google Haberlere Abone ol
Girişimci kadınların hikayesi dizi film olsun önerisi

TBMM (AA) - SEVAL GÜLER - TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu (KEFEK) Başkanı ve AK Parti Kocaeli Milletvekili Radiye Sezer Katırcıoğlu, girişimci kadınların öykülerinin konu edildiği dizi filmlerin ülkenin pek çok yerindeki kadınlara ulaşabileceğini ve "Ben de yapabilirim" duygusu yaratarak, yeni girişimci kadınlara örnek olabileceğini söyledi.

Katırcıoğlu, AA muhabirinin, girişimci kadınlara ilişkin sorularını yanıtladı.

AK Parti iktidarlarının kadınların iş ve sosyal hayattaki yerini çok önemsediğinin altını çizen Katırcıoğlu, bu bağlamda 2002 yılının Türkiye için milat sayılabileceğini bildirdi.

Katırcıoğlu, 2002 yılıyla birlikte kadınların her alanda güçlenmesi 'Bu toplumda ben de varım' diyebilmesi için hukuksal anlamda bir çok değişikliklere imza attıldığını dile getirerek, iktidar partisi olarak sadece bunlarla yetinmediklerini özellikle kadın meselelerinde zihinsel dönüşümü de beraber yürütmenin gerektiğini bildikleri için farkındalık çalışmaları ve iyi uygulamalarla birlikte hareket etmeye özen gösterdiklerini ifade etti.

Verilerin bu alanda 2002 yılı ve sonrasında anlamlı bir grafiğin hızlı yükselişini gösterdiğine işaret eden Katırcıoğlu, bu yükselişi artırarak devam ettirmeyi hedeflediklerini belirtti.

Katırcıoğlu, şöyle devam etti:

"Toplumun yarısını kadınlar oluşturuyor. Kadın her alanda olmazsa toplumsal hayat eksik kalır. İlerleme yavaş olur. Sürdürülebilir kalkınma hedeflerimizi kadını da istihdama koyarak belirledik. Kadınlanra yönelik girişimcilik, kendi işini kurabilmesi noktasında, içindeki cevheri ortaya çıkarabilmek için pek çok teşviğimiz oldu. KOSGEB ve İŞ-KUR üzerinden önemli çalışmalar yapıldı. 'Nasıl girişimci olunur?', 'Proje nasıl hayata geçirilir?' noktasında eğitimler verildi. Finans sıkıntısının aşılması için devlet desteği verildi. Bu noktada pozitif ayrımcılık da yapıldı. Erkeğe verilen hibenin çok daha fazlası kadına verildi. İşine devam ettiği sürece de başka bazı desteklerle yolu açılmaya çalışıldı. Kadın eğitimli olursa, ekonomik gücü olursa şiddete de uğramıyor, erken yaşta de evlenmiyor, ülkesine de daha fazla katkı sağlıyor."

-"Yükler artıyor, şapkalar çoğalıyor"

AK Parti iktidarlarının kadınların girişimciliği önündeki en önemli engellerden olan aile ve iş hayatı uyumu noktasındaki sıkıntıları ortadan kaldıracak düzenlemeler yaptığının altını çizen Katırcıoğlu, "Aile ve iş hayatı uyumu noktasında Türkiye olarak her türlü kanuni düzenlemeyi yapmışız. Bunu Avrupa'daki örnekleri de inceleyerek tespit ettik. İyi bir yükselme de sağlamışız ancak değişim ve dönüşümün kalıcı olabilmesi için biraz daha zamana ihtiyacımız var." diye konuştu.

Özellikle çalışan kadınların ailesi ve iş hayatının gerekleri karşısında arada kaldığı durumlar olabildiğini, yüklerinin arttığını, şapkalarının çoğaldığına değinen Katırcıoğlu, kadınların hem kariyer olanaklarından yoksun kalmaması hem de ailesine gereken zamanı ayırabilmesi için yarım zamanlı çalışma seçeneği gibi yasal düzenlemelerin hayata geçirildiğini vurguladı.

-"Kızlarımızı bilime teknolojiye yönlendirmemiz lazım"

Dünyanın pek çok ülkesinde yapılan araştırmaların kadınların eğitim, sağlık, hukuk gibi belli alanlara yöneldiğini ortaya koyduğuna dikkati çeken Katırcıoğlu, bilim, teknoloji ve mühendislik alanlarının daha az tercih edildiğini söyledi.

Katırcıoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Bilim, teknoloji ve mühendislik gibi alanlarda da istihdamı artırmamız lazım. Gelişmeler gösteriyor ki yakın zamanda çok sayıda iş kolu ortadan kalkacak ve yeni iş kolları ortaya çıkacak. Artık yapay zeka tartışılıyor, bilişim sektörü, teknolojik gelişmeler ön plana çıkıyor. Ülkelerin dünya lideri olması için bu alanlarda atağa geçmesi gerekiyor. Bizim genç nüfusumuzu, bununla birlikte kızlarımızı bu alanlarda yetiştirmemiz lazım. Buna yönelik de üniversiteler ve ilgili bakanlıklarla işbirliği noktasında projeler hazırladık. Sürdürülebilir kalkınmada bu alanlar önemli. Ve kadınlarımızı da bu alanlara yönlendirmeli, sürdürülebilir kalkınmanını içine katmalıyız. Sadece yerel de üretimler değil, teknolojik gelişimi de hedefleyen kadınlarımızın olmasının önünü açmamız gerekiyor."

Komisyon Başkanı Katırcıoğlu, kadınların daha fazla girişimci olabilmesi için yasal düzenlemelerin ve maddi desteklerin yanı sıra onların yüreklendirilmesine de ihtiyaç olduğunun, bu noktada da Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu olarak önemli bir çalışma yürüttüklerini belirtti.

Türkiye'nin cesur ve girişimci kadınlar açısından çok şanslı bir ülke olduğuna işaret eden Katırcıoğlu, şu görüşlere yer verdi:

"Girişimci kadın örneklerimiz o kadar çok ki. Ama ne yazık ki bir çoğundan haberimiz yok. Anadolu kadını muhteşem cesaretli. Özgüvenimiz çok, bunu farkına varmamız gerekiyor. Bizim bir Avrupa ülkesinden farkımız yok. Hatta çok daha güçlüyüz ve yetenekliyiz. Son 15 yıldır bunları farkına varıyoruz. Geçmişte, Kurtuluş Savaşı'mızda, çok daha yakın zamanda 15 Temmuz'da cesaretiyle göz dolduran kahraman kadınlarımız var. Devlet kadınlarımıza, 'Biz sana güveniyoruz. Elinden tutuyoruz, bir adım atıyoruz, sen de bir adım at. Bu ülkenin geleceğini beraber kucaklayalım' diyor. Ben başardıysam, herkes başarır. 'Ben ne yapabilirim ki' diye düşünmeyeceğiz. Muhakkak herkesin yapabileceği bir şey, bir diğerinden farklı ya da üstün bir yanı vardır. Yeter ki bunları bulalım. Biz kadınlarımızı yüreklendirmeye yollarını açmaya hazırız."

-"Başarılı örnekler çoğalınca erkeklerin de desteği arttı"

Başarılı örnekler çoğaldıkça erkeklerin de kadınlara desteğinin arttığını aktaran Katırcıoğlu, "Kadınlara yönelik mikro kredi uygulamaları sırasında gördük ki başta eşlerine, annelerine, kardeşlerine inanmayan erkekler, onların neler başarabildiğini görünce 'Olabilirmiş' dediler. Kadınlar işlerini büyütünce patronluğa kalkanları bile gördük." ifadesini kullandı.

Eşlerin, hayatın müşterek olduğunu farkına vararak yol aldığını, erkeklerin girişimci kadınlara, eskiye göre çok daha teşvik edici bir tutum takındığını belirten Katırcıoğlu, ailenin desteğinin başarıda önemli bir etken olduğunu, ancak kadınların ikna kabiliyetleriyle eşlerini bu destek konusunda da yanlarına çekebildiğini vurguladı.

Medyada yer alan kadın profiline yönelik de tespitlerde bulunan Katırcıoğlu, "Kadını hep olumsuz yanıyla resmetmek çok yanlış. Televizyonlarda yanlızca şiddete uğrayan ya da bir kavganın, gerginliğin tarafı olan kadınları göstermek birşey kazandırmıyor. Dizilerde, filmlerde, programlarda hep böyle." dedi.

Katırcıoğlu, medyadaki bu olumsuz görüntülerle büyüyen çocukların kadınlara yönelik gelecekteki bakış açılarının da sorunlu olacağına işaret etti.

Kadınların içindeki cevheri çıkarmakta medyaya önemli görevler düştüğünü belirten Katırcıoğlu, şunları kaydetti:

"Başarılı kadın örneklerini yeteri kadar medyada göremiyoruz. Mesela böyle bir dizi olsa; girişimci, mücadeleyle gelmiş, ekmeğini kazanmış kadınların hikayesi anlatılsa. Görüyoruz ki dizi filmler çok izleniyor. Anadolu'nun pek çok yerinde kadınlara ulaşabilir, farkındalık yaratabilir. Kadınlarda 'Ben de yapabilirim' duygusu yaratabilir. Bu tür karakterler motivasyon yaratır. Düşüyoruz, sendeliyoruz ama ayağa kalkıyoruz. O ayağa kalkmaya bu örnekler yol gösterici olabilir. 'Ben başardım, sıra sende' diyen yapımlar kadınlarımız için ön açıcıdır. Medya kuruluşlarına seslenmek istiyorum; toplumsal bilinç ve sosyal sorumluluk projeleri kapsamında bu konulara öncelik vermeleri herkesin yararına olacaktır."

Yorumlar